Logo

1. Hukuk Dairesi2023/2213 E. 2024/2665 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Vakıf tarafından, 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun geçici 11. maddesine dayanılarak açılan tapu iptali ve tescil ile şerhin terkini davasında, yerel mahkemenin davayı kısmen kabul etmesi üzerine yapılan temyiz incelemesi.

Gerekçe ve Sonuç: Kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyularak verilen kararda karşı taraf yararına kazanılmış hak durumu oluştuğu ve şerhin terkini talebinde şerh lehtarlarının davada taraf olmadığı gözetilerek, temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/422 E., 2022/226 K.

HÜKÜM : Kısmen Kabul

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, şerhin terkini davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Karar davalı ... vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vakıf; Osmanlı döneminde kurulmuş bir vakıf olduklarını, taşınmaz edinme ehliyetleri bulunmadığı için kendilerine vakfedilen taşınmazların inançlı işlem şeklinde cemaatten birine ya da bir aziz adına kaydettiklerini, dava konusu 747 ada 2 parsel sayılı taşınmazın da bu şekilde 2/20 payının ... kızı ..., 9/20 hissesi Hatime, 9/20 hissesi Mığırdıç oğlu Ohannes adına kayıtlı iken 1963 tarihinde Hazine adına tescil edildiğini, 1969 tarihinde ise Buyükşehir Belediyesi’ne kanuni devir yoluyla tescil edildiğini, taşınmazın uzun yıllardır vakfın zilyeti ve tasarrufunda olduğunu, 1986 yılına kadar emlak vergilerini ödediklerini, kadastro tespitinin usulüne uygun yapılmadığını, Lozan Muahelesine göre 06.08.1340 tarihinden sonra azınlıkların mallarına vaziyet edilmesinin hukuken mümkün olmadığını, 2008 yılında 5737 sayılı Kanun'a geçici madde eklendiğini ve taşınmazların cemaat vakıfları adına tesciline imkan verildiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile vakıf adına tesciline, taşınmazdaki tüm şerhlerin de terkinine karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine, dava konusu taşınmazın Hazine adına kayıtlı olmadığından tapu iptal ve tescil davasında husumet yöneltilemeyeceğini, kadastro tespiti sırasında tespite de itiraz edilmediğini ve kesinleştiğini, Hazine adına tescil idari yoldan olduğundan idare mahkemesinde iptal davası açılmadığını, gaip kişilerin mallarının işleme gerek kalmaksızın kendiliğinden Hazine’ye geçtiğini belirterek; davalı ..., daha önce açılan davanın şartlar oluşmadığından reddedildiğini, müracaatın reddine ilişkin kararın iptal edilmediğini, kadastro tespitine itiraz edilmediğini, taşınmazın Gecekondu Kanunu kapsamında usulüne uygun olarak devredildiğini, taşınmazı iyiniyetli edindiklerini, davacı tarafın davasının sadece Hazineye yöneltilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesince, Hazine yönünden davanın husumetten reddine, davalı ... yönünden ise esastan reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesince kararda isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

Dairenin 18.03.2021 tarihli 2190/915 E., 2021/1593 K. sayılı kararıyla, dava konusu taşınmazda yeniden keşif yapılmak suretiyle 1936 beyannamesinde bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İstanbul 40. Asliye Hukuk Mahkemesinin 15.12.2022 tarihli 2022/422 E., 2022/226 K. sayılı kararı ile; davalı Hazine yönünden kayıt maliki olmadığından davanın husumetten reddine, diğer davalı yönünden ise dava konusu taşınmazın vakfın 1936 beyannamesinde kayıtlıyken önce ... ve sonrasında İstanbul Belediyesi adına tescil olunduğu, 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun geçici 11-b maddesi şartları oluştuğundan tapu iptali ve tescil isteğinin kabulüne, şerhin terkini talebinin reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili ve davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini, inançlı işlemle kayıt oluşturulduğunun ispat edilmediğini, yazlı delille ispat gerektiğini, yazılı delil bulunmadığını, iyiniyetli olup inanç sözleşmesinin kendisini bağlamadığını, hangi şartlarda vakfın taşınmazı devrettiğinin belirsiz olduğunu, Hazine’den bedel talep edebileceğini, alınan raporun varsayıma dayalı olduğunu, Vakıflar Kanunu'nun geçici 7 inci ve 11 inci madde şartlarının oluşmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; Hazine yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini, her iki davalı adına da tescilin yolsuz olduğunu, şerh ve beyanların yolsuz tescilden sonra oluştuğundan terkini gerektiğini, tapu tahsis belgelerini kendisinin düzenlemediğini, muvafakati olmadığını, Hazine tarafından 775 sayılı Kanun'a göre bedelsiz devredildiğini, Yasa koşullarına uyulmazsa geri alınacağını, o yüzden Hazine’nin taraf olmasının olağan olduğunu belirterek kararın bozulmasını veya düzeltilerek onanmasına karar verilmesini istemiş, temyize cevap dilekçesinde hükmün altıncı bentteki Hazine lehine vekalet ücretinin de düzeltilerek onanmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun geçici 11 inci maddesine dayalı tapu iptali ve tescil, şerhin terkini isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun geçici 11 inci maddesi

3. Değerlendirme

Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı, özellikle tapu kaydındaki şerhin terkin edilmesi istekli davalarda pasif davalı sıfatı şerh lehtarına ait olup eldeki davada şerh lehtarlarının davada taraf olmadığı da gözetilerek temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı ... ve davacı vekillerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 247,70 TL bakiye temyiz harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Aşağıda yazılı 122.958,00 TL bakiye temyiz harcının temyiz eden davalı Belediyeden alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.04.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi