"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/330 E., 2022/345 K.
HÜKÜM : Asıl ve Birleştirilen Dava Ret
Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat ile alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl ve birleştirilen davanın reddine karar verilmiştir.
Karar asıl ve birleştirilen davada davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; mirasbırakan ...'in, 17131 parseldeki 7 nolu bağımsız bölümünün hasta ve şuurunun yerinde olmamasından yararlanarak davalı kızı ... tarafından temellük edildiğini, daha sonra ...'ın yakın arkadaşı olan davalı ...’a tescilinin sağladığını, yine mirasbırakanın banka hesaplarındaki mevduatının da bu suretle çekildiğini, işlemin kendisinin ve diğer mirasçıların haklarını ortadan kaldıracak tasarruflar olduğunu ileri sürerek işleminin iptaline, olmazsa satış değerinden miras payına isabet eden 10.000 TL’nin davalıdan tahsiline, mevduat hesaplarının boşaltılması nedeniyle(30.000 TL) miras payına isabet eden 5.000 TL’nin tahsiline karar verilmesini istemiş, birleştirilen davada ise ...'in çekişme konusu taşınmazdaki bağımsız bölümü yakını olan davalı ...'ye aktardığını, işlemlerin diğer mirasçılardan mal kaçırmak amacı ile yapıldığını ileri sürerek tapu kaydının iptaline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
1.Asıl davada davalı ...; dava konusu taşımazın adına tescil edilmeyip doğrudan mirasbırakan tarafından davalı ...'e temlik edildiğini, mirasbırakanın bankadaki parasının kendisi ile ortak olduğunu, son 3 yıl kendisinin baktığını, ihtiyacı olan giderler için harcandığını; asıl davanın davalısı ... ise, taşınmazı bedel karşılığı satın aldığını, muvazaanın söz konusu olmadığını, mirasbırakanın tasarruf işlemi yapılmadan önce akıl sağlığının yerinde olduğuna ilişkin Esenyurt Devlet Hastanesinden rapor alındığını, taşınmazı Makbule'ye satış suretiyle temlik ettiğini belirterek öncelikle davanın husumetten reddini aksi halde esastan reddini savunmuşlardır.
2.Birleştirilen davada davalı ...; dava konusu taşınmazı tapu kaydına güvenerek ve bedelini ödeyerek daha öncek tanımadığı ...'den satış suretiyle temlik aldığını, davacının kötüniyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
III.MAHKEMENİN KARARI
Küçükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26.09.2014 tarihli ve 2009/345 E., 2014/436 K. sayılı kararı ile iddianın ispatlanamadığı gerekçesiyle asıl ve birleştirilen davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl ve birleştirilen davada davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
Dairenin 31.05.2018 tarihli ve 2015/17235 E., 2018/10899 K. sayılı kararıyla; ehliyetsizlik iddiası yönünden usulünce inceleme yapılmadığı, Adli Tıp Kurumundan rapor alınması, mirasbırakanın ehliyetli çıkması halinde muris muvazaası iddiasının incelenmesi, ehliyetsiz çıkması halinde dava pay oranında açılamayacağından davanın tümden reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Küçükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 22.01.2022 tarihli 2002018/330 E., 2022/345 K. sayılı kararı ile; mirasbırakanın temlik tarihinde ehliyetli olduğunun Adli Tıp Kurumu raporu ile tespit edildiği, temlikin muvazaalı olduğu iddiasının ispat edilemediği, mirasbırakanın bakıma muhtaç olduğu, bankadaki paraların bakım için kullanıldığı gerekçesiyle asıl ve birleştirilen davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl ve birleştirilen davada davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Asıl ve birleştirilen davada davacı vekili temyiz dilekçesinde; mirasbırakanın kullandığı ilaç ve hastalıkları nedeniyle aklının tam olarak yerinde olmadığını, satışa ihtiyacı bulunmadığını, hastane masraflarının sigortasından karşılandığını, işlemlerin davalının iknası suretiyle ve davalı kızının yakın arkadaşına yapıldığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Asıl dava, ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat ile alacak istemine; birleştirilen dava ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
01.04.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu(HMK) 190 ıncı maddesi, Türk Medeni Kanunu'nun 6 ıncı maddesi
3. Değerlendirme
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; 1924 doğumlu mirasbırakan ...'in 17.02.2009 tarihinde ölümü ile geride mirasçı olarak davacı kızı ..., davalı kızı ... ile dava dışı kızları ..., ..., kendisinden önce ölen oğlu ...'nin çocukları ..., ..., ..., torunları ..., ..., ..., ..., ... ..., kendisinden önce ölen oğlu ...'in çocukları ..., ... ve ...'i bıraktığı, mirasbırakanın 09.10.2008 tarihinde maliki olduğu 17131 parseldeki 7 nolu bağımsız bölümü davalı ...'e satış suretiyle temlik ettiği, ...'in de asıl dava tarihinden önce 27.03.2009 tarihinde birleştirilen davada davalı ...'ye devrettiği anlaşılmaktadır.
Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun(HUMK) uygulanacağı davalar yönünden HUMK’un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan nedenlerle;
Asıl ve birleştirilen davada davacının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın, HMK'nın geçici 3 üncü maddesi yollamasıyla HUMK'un 438 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılan bakiye temyiz harcının ve onama harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
07.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.