Logo

1. Hukuk Dairesi2023/2260 E. 2024/3502 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Cebri icra yoluyla satışı yapılan bir taşınmazdaki payın, tapuda davacı adına tescil edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Cebri ihalenin kesinleşmesinden sonra davacı adına tapuda tescil işleminin gerçekleştiğinin anlaşılması nedeniyle, konusuz kalan davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/274 E., 2022/423 K.

HÜKÜM : Kabul

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece kararın bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde; kesinleşmiş cebri satış ihalesi sonucu 428 parsel sayılı taşınmazda alacağına mahsuben satın aldığı 11/20 oranındaki payın, Tapu Müdürlüğünce 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu'nun 8 inci maddesi hükmü gerekçe gösterilerek intikal ve tescil işlemlerinin yapılmadığını ileri sürerek idarenin işleminin iptalini ve bu paya ilişkin olarak tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili; 5403 sayılı Kanun'un 5578 sayılı Kanun ile değişik 8 inci maddesi gereğince işlemin yapıldığını belirtip davanın reddini savunmuştur.

Son bozma kararından sonra davalı olarak davada yer alması sağlanan kayıt maliki ... mirasçıları davaya cevap vermemişlerdir.

III. YARGILAMA SAFAHATİ VE MAHKEME KARARI

Bafra 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 19.02.2013 tarihinde 2012/409 E. 2013/38 K. sayılı kararı ile; cebri ihale ile yapılan satışı engelleyecek bir hüküm bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Davalı ... vekilinin temyizi üzerine; Dairenin 19.06.2013 tarihli ve 2013/8094 E., 2013/10269 K. sayılı kararı ile hükmün onanmasına karar verilmiştir.

Davalı ... vekilinin karar düzeltme isteği üzerine Dairenin 16.04.2014 tarihli ve 2013/18342 E. 2014/7935 K. sayılı kararıyla; "...öncelikle cebri ihale sonucu satılıp tescili istenen taşınmazın Bakanlıkça belirlenen tarımsal niteliğinin Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı il veya ilçe Müdürlüğünden sorulup görüşü alındıktan sonra, tescilinin mümkün olup olmadığı saptanarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Bu açıklamalar karşısında somut olay değerlendirildiğinde, dava konusu 17.687,00 m² yüz ölçümününde ki taşınmazın niteliğinin mutlak tarım arazisi olduğu, cebri ihale ile yapılan satışın taşınmazın 11/20 payına yönelik bulunduğu, arazinin büyüklüğü itibari ile hangi sınıf arazi olursa olsun hiç bir halde pay satışının mümkün olmadığı anlaşıldığından, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile kabulüne karar verilmesi isabetsizdir..." gerekçesiyle karar bozulmuştur.

Bafra 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 21.10.2014 tarihli ve 2014/374 E. 2014/536 K. sayılı kararıyla; bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda bozmada belirtilen gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir.

Davacının temyizi üzerine Dairenin 15.05.2019 tarihli ve 2016/9255 E. 2019/3027 K. sayılı kararıyla; "...dosya içeriği ve toplanan delillerden, dava konusu 428 parsel sayılı tarla vasıflı taşınmazın 11/20 payının, 04.12.2009 tarihli cebri ihale ile davacıya satışının yapıldığı ve ihalenin kesinleştiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere; cebri icra sonucu davacı adına tescile engel olan 5403 sayılı Kanun'un 5578 sayılı Kanun'un 2 inci maddesiyle değişik 8 inci maddesi 30.04.2014 tarihinde 6537 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi ile değiştirilmiş olup '' taşınmazlardaki pay ve paydaş adedi arttırılamaz'' hükmüne yer verilmiş ve bir önceki yasadaki engel durum 6537 sayılı Kanun ile ortadan kaldırılmıştır. Somut olayda, taşınmazın sadece 11/20 payı cebri satışa konu edildiğine göre pay ve paydaş adedinin arttırıldığından söz edilemez. Ne var ki, tapu iptali ve tescil davalarının kayıt maliki ya da maliklerine yöneltilmesi zorunludur. Hal böyle olunca, kayıt maliki ...’ın davada yer alması sağlandıktan sonra 5403 sayılı Kanunda 6537 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik gözetilmek suretiyle bir karar verilmek üzere karar bozulmalıdır..." gerekçesiyle karar bozulmuştur.

Bafra 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 27.02.2020 tarihli ve 2020/4 E. 2020/129 K. sayılı kararıyla; bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, 5403 sayılı Kanun'da 6537 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik gözetildiğinde taşınmazda pay ve paydaş adedinin arttırıldığından söz edilemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Davacının ve davalı ... vekilinin temyizi üzerine Dairenin 17.03.2021 tarihli ve 2020/2202 E., 2021/1565 K. Sayılı kararıyla ; "...davacının temyiz dilekçesinin süreden reddine... Davalı vekilinin temyizine gelince... Mahkemece bozma ilamına uyulmasına rağmen, kayıt maliki olan ...’ın davada yer almasının sağlanmaması ve tapu kayıt maliki olmayan Tapu Sicil Müdürlüğü üzerinden tescil hükmü oluşturulması isabetsizdir. Hal böyle olunca, kayıt maliki ...’ın davada yer alması sağlandıktan sonra 5403 sayılı Kanunda 6537 Sayılı Kanun ile yapılan değişiklik gözetilmek suretiyle bir karar verilmek üzere karar bozulmalıdır..." gerekçesiyle karar bozulmuştur.

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda, kayıt maliki ...'ın mirasçılarının davaya dahil edilerek davada yer almalarının

sağlandığı, cebri icra sonucu davacı adına tescile engel olan durumun 5403 sayılı Kanun'da 6537 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik ile ortadan kalktığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının talebinin idari bir işlem olup idari yargıda görülmesi gerektiğini, davacı adına tescil kararı verilebilmesi için İlçe Tarım Müdürlüğünden görüş sorulmasının gerektiği, davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı belirterek hükmün bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, 5403 sayılı Kanun'un 8 inci maddesine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu'nun 6537 sayılı Kanun ile değişik 8 inci maddesi.

3. Değerlendirme

Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu 428 parsel sayılı tarla vasıflı taşınmazın davalı ...'a ait 11/20 payının 04.12.2009 tarihli cebri ihale suretiyle davacıya satışının yapıldığı ve ihalenin kesinleştiği, bilahare Kadastro Kanunu'nun 22/A maddesi uyarınca yenileme çalışmaları sonucunda taşınmazın 142 ada 4 parsel numarasını aldığı anlaşılmaktadır.

Hemen belirtilmelidir ki, bozma kararı sonrası dosyaya getirtilen tapu kütük suretinden, dava konusu 142 ada 4 parsel sayılı taşınmazda çekişmeli 11/20 payın 16.09.2015 tarihinde davacı adına tescil edildiği, dolayısıyla cebri ihale sonucu tescil işlemlerinin tapuda infazının sağlandığı görülmektedir.

Hâl böyle olunca; konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken bu husus göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetsizdir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı ... vekilinin değinilen yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA,

Temyiz eden davalı ... harçtan muaf bulunduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

14.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.