"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1165 E., 2022/1575 K.
HÜKÜM/KARAR : Kabul-Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gölköy Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/269 E., 2022/440 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı ... tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... tarafından duruşma istekli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 03.12.2024 Salı günü duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde Daireye gelmeleri hususunda taraflara tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildi. Süresinde verildiği anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı ... Köse dava dilekçesinde; Ordu ili, .... ilçesi, .... mahallesinde bulunan 183 ada 31 parsel sayılı taşınmazın kendisine ait iken kadastro tespiti sırasında davalılar adına tespit edildiğini, taşınmazda davalıların hakları bulunmadığını, çekişmeli taşınmazı bizzat kendisinin 35-40 yıl önce ormandan açma yapmak sureti ile edindiğini, üzerine fındık ağaçları dikerek büyüttüğünü, davalılar ile kendi sınırının kah ile ayrıldığını belirterek çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... cevap dilekçesinde; çekişmeli taşınmazın 1978’den beri davacı ile müşterek fındık bahçesi olduğunu, kadastro tespitinin yokluğunda yapıldığını, çekişmeli taşınmazda ... ve ...’nin hakları bulunmadığını belirterek dava konusu taşınmazın davacı ve kendi adına tescilini talep etmiştir.
Davalı ... aşamada davanın reddini istemiştir.
Aşamada ... ve ..., davayı kabul ettiklerin bildirmiştir.
Davalı ..., davalıların kabul beyanına katılmadığını, o mahalde bulunan arazilerin henüz paylaştırılmadığını, eşi ...., davacı ... ve diğer davalılar ... ve ...’nin kardeş olduklarını, babaları....’ten intikal eden taşınmazda 4 kardeşin de hakkı olduğunu beyan ederek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 14.12.2017 tarihli ve 2016/1034 Esas, 2017/201 Karar sayılı kararıyla; dava konusu taşınmaz üzerinde zilyetlikle edinim koşullarının sadece davacı açısından gerçekleştiği yönündeki davacının iddiasının ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı ... ...., verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf talebinde bulunmuş, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 11.10.2018 tarihli ve 2018/902 Esas, 2018/1309 Karar sayılı kararıyla; çekişmeli taşınmaz bölümünün davacı tarafından mı yoksa babası tarafından mı imar-ihya edildiğinin kesin olarak belirlenmediği, taşınmazın kullanım durumu ile ilgili mahalli bilirkişi ve tanık beyanları arasındaki çelişkilerin giderilmediği, yetersiz ziraat bilirkişi raporu ile yetinildiği belirtilerek taşınmaz başında yeniden keşif yapılarak çekişmeli taşınmazla ilgili zilyetlik araştırması yapılması, ziraat bilirkişisinden taşınmaz üzerinde bulunan ağaçların yaşlarını belirtir şekilde rapor alınması gereğine değinilerek İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılmış, dosya Mahkemesine gönderilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bilirkişi raporunda (A) ile gösterilen bölümün öncesinde 20 yıl ....'ın kullanımında olduğu, ondan sonra ise ... mirasçılarının kullanımına geçtiği, esasen her ne kadar çekişmeli taşınmazın ...'a murisi .... 'ten kaldığı belirtilmiş ise de ilgili arazi bölümünün kök muristen ...'a intikal edene kadar boş alan ve çayırlık olması sebebi ile ortada kök muris tarafından zilyetliği sürdürülen bir taşınmaz bulunmadığı, bu durumun çekişmeli taşınmazın davacı ... tarafından imar ve ihya edilerek 20 yıldan fazla ve fasılasız olarak sürdürülen zilyetliğe bir etkisi bulunmadığı, davacı ...'ın imar ve ihya etmek sureti ile taşınmazı iktisap etmesinin kök muristen gelip gelmediği ve intikal sebebi karşısında üstün tutulması gerektiği, davaya davalılar tarafından da itiraz edilmediği gerekçeleri ile davanın kabulüne, 183 ada 31 parselde kain davalılar ... - ... - ... adlarına olan tapu kayıtlarının iptali ile taşınmazın fen bilirkişisi ....oğlu'nun 09.12.2021 havale tarihli raporu ekindeki krokisinde A harfi ile kırmızı renkte taralı 611,99 metrekare miktarındaki taşınmaz bölümünün ifrazı ile aynı adada son parsel numarası verilmek sureti ile fındık bahçesi vasfıyla muris....'ye ait ....Noterliğinin 17.05.2021 tarih A yevmiye numaralı mirasçılık belgesindeki davacıların miras payları oranında tapuya tesciline, taşınmazdan kalan kısmın davacı muris ... .... ve davalılar adlarına olan tapu kaydının aynen sürdürülmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davalı istinaf dilekçesinde; keşfin usulünce yapılmadığını, tanık ve bilirkişi beyanları arasındaki çelişkinin giderilmediğini, taşınmazın ifrazına karar verilmesinin isabetsiz olduğunu, çekişmeli taşınmazın müşterek muristen intikalen gelen yer olduğunu ve kendilerince kullanıldığını, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin kararıyla; kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davalılar ... ve ...'nin açılan davayı kabul etmiş olmasına, mahallinde yapılan keşif sırasında dinlenilen özellikle mahalli bilirkişi ...'un beyanları ile birlikte tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde çekişmeli taşınmazın muris .... tarafından imar ve ihya edilmek sureti ile fındık bahçesi haline getirildiğinin belirlenmesine göre teknik bilirkişi raporunda (A) harfi ile nitelendirilen taşınmaz bölümü açısından adına tescil kararı verilen davacılar yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesi ile davalının yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... temyiz başvurusunda bulunmuştur.
B. Temyiz Nedenleri
Davalı temyiz dilekçesinde; eksik araştırma ile karar verildiğini, taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin belirlenmesi gerektiğini, Mahkemece keşif mahalline gidilmeden gıyaben keşif yapıldığını,mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının çeliştiğini, Mahkeme kararının somut delillerle desteklenmediğini, yargılama boyunca davanın reddini istemelerine rağmen Mahkemece davaya itiraz etmediğinin belirtildiğini beyan ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14., ve 15. maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713/1. maddesi
3. Değerlendirme
1. Kadastro sonucu; Ordu ili, .... ilçesi, .... köyünde bulunan 183 ada 31 parsel sayılı taşınmaz fındık bahçesi ve tarla vasfıyla eşit hisselerle ..., ...., ... ve ... adına tespit edilmiş, tespit 06.05.2011 tarihinde kesinleşmiştir.
Davacı dava konusu taşınmazın kendisi tarafından imar ihya edilmek suretiyle zilyet edildiği iddiasıyla 13.06.2016 tarihinde tapu iptali ve tescil istemi ile dava açmıştır.
2. Mahkemece, dava konusu taşınmazın davacı tarafından imar ihya edildiği ve davacının zilyetliğinde bulunduğu gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Davalı ..., temyiz dilekçesinde Mahkemece yapılan araştırmanın eksik olduğunu ve yapılan keşfin usulüne uygun yapılmadığını ileri sürmüş ise de; 03.12.2021 tarihli keşif tutanağındaki imzalı beyanına göre keşfin yapılışına bir itirazının olmadığını bildirmiştir. Açıklanan nedenle davalının keşfin usulüne uygun yapılmadığına ilişkin temyiz itirazları yerinde bulunmamakla birlikte, Mahkemece çekişmeli taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin süre ve niteliği ile taşınmazın müşterek muristen mi intikal ettiği, yoksa bizzat davacı tarafından mı zilyet edildiği kesin olarak belirlenmemiş, müşterek muristen intikal etmesi halinde taksime konu olup olmadığı değerlendirilmemiş,dava konusu taşınmazın evveliyatında orman olup olmadığı ve zilyetlikle edinilebilecek yerlerden olup olmadığı üzerinde durulmamış, ziraat bilirkişisinden taşınmaz üzerinde bulunan ağaçların yaşlarını belirtir şekilde ayrıntılı rapor alınmamış, uyuşmazlığın çözümünde komşu parsel tutanak ve dayanaklarından yararlanılmamış, çekişmeli taşınmazın ¼’ er hisse ile müşterek olarak davacı ile davalılar adına tespit ve tescil edildiği, davalılar ... ve ...’in davayı kabul etmelerine karşın, davalı ...’nin davanın reddini istediği gözardı edilmiştir.
Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz.
3. Hâl böyle olunca; Mahkemece doğru sonuca ulaşılabilmesi için öncelikle dava konusu taşınmaza komşu taşınmazların kadastro tespit tutanak ve dayanakları getirtilerek dosyasına konulmalı, bundan sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile ziraat mühendisi bilirkişi ve fen bilirkişinin katılımı ile yeniden keşif yapılmalıdır.
Yapılacak keşifte, dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan çekişmeli taşınmazın öncesi itibariyle kime ait olduğu, kimden kime ne zaman ve ne şekilde intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ve hangi tasarruflarla zilyet edildiği, taşınmazın müşterek muristen intikal edip etmediği, muristen intikal etmiş ise taksime konu olup olmadığı, taşınmazın evvelinde orman olup olmadığı ve imar-ihya gerektiren yerlerden olup olmadığı, davacı tarafından dosyaya sunulan men kararına konu taşınmaz ile dava konusu taşınmazın aynı taşınmaz olup olmadığı ve men kararının akıbeti belirlenmeli, dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle oluşan çelişkilerin giderilmesine çalışılmalı; bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsellerin tespit tutanakları ve dayanaklarıyla denetlenmelidir.
Ziraat mühendisi bilirkişiye çekişmeli taşınmaz bölümünün niteliğiyle, dava konusu taşınmazın evvelinde orman olup olmadığı, orman özelliği gösterip göstermediği hususlarını belirleyen, komşu
parsellerle karşılaştırmalı biçimde toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerden üzerinde ekonomik amaca uygun zilyetlik bulunup bulunmadığı ve ekonomik amaca uygun zilyetlik varsa hangi tarihten beri ve hangi tasarruflar ile sürdürüldüğü, üzerinde bulunan ağaçların yaşları da açıklattırılarak tarımsal niteliğini belirten, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı ayrıntılı ve gerekçeli rapor düzenlettirilmelidir.
Fen bilirkişisinden ise keşfi izlemeye ve bilirkişi ve tanık sözlerini denetlemeye elverişli krokili rapor alınarak ve davalılar ... ve ...’in davanın kabulüne ilişkin beyanları da göz önünde bulundurularak toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Mahkemece, değinilen hususlar göz ardı edilerek eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmiş olması isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalının temyiz itirazlarının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde temyiz eden davalıya iadesine,
Dosyanın Gölköy Asliye Hukuk Mahkemesine, kararın bir örneğinin Samsun Bölge Adliye Mahkemesi
2. Hukuk Dairesine gönderilmesine,
03.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.