Logo

1. Hukuk Dairesi2023/2515 E. 2024/1144 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi hukuki nedene dayalı olarak tapu iptali ve tescil davasında, davacının dava konusu taşınmaz üzerindeki zilyetlik ve kullanım iddiasının ispatlanıp ispatlanmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: İstinaf aşamasında ileri sürülmeyen hususların temyiz aşamasında dinlenemeyeceği ve dosya kapsamındaki delillerden davacının zilyetlik ve kullanım iddiasını ispatlayamadığı, taşınmazın köy tüzel kişiliğine ait olduğunun tespit edildiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/1315 E., 2023/30 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/159 E., 2019/162 K.

Taraflar arasındaki kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ... mahallesi 126 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazların kadastro çalışmaları sırasında ... Köyü Tüzel Kişiliği adına tespit gördüğünü, taşınmazların karşısında bulunan ve müvekkili adına tespit gören taşınmaz ile bir bütün iken derede yapılan ıslah çalışmaları sonucu müvekkiline ait taşınmazın bölündüğünü, kadastro çalışmaları başlamadan müvekkili tarafından uzun yıllar malik sıfatı ile kullanıldığını, Köy Tüzel Kişiliğinin bu taşınmazlar üzerinde korunması gerekir hukuki durumunun olmadığını, bu nedenlerle belirtilen taşınmazların müvekkili adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı ... Belediyesi vekili cevap dilekçesinde özetle; söz konusu davada husumetin sadece ... ilçe belediyesine yöneltilmesinin gerektiğini, dava konusu yerin mülkiyetinin ... Belediyesine ait olduğunu, ilgili tapu kaydı ve haritasını dilekçe ekinde sunduğunu belirtip kendileri açısından husumet yokluğu nedeniyle davanın reddini talep etmiştir.

2.Davalı ... Hazinesi vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava konusu ettiği taşınmazların köy tüzel kişiliği adına tescil edilmiş olup 6360 sayılı Yasa ile değişik Büyükşehir Belediye Yasası'nın hükümleri göz önüne alındığında köy tüzel kişiliği sona erdiğinden söz konusu taşınmazların mülkiyetinin belediyeye geçtiğini, bu nedenle davanın Hazineyi ilgilendiren bir yönü bulunmadığını belirterek husumet yönünden reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu taşınmaza ilişkin dava dışı ... tarafından açılan davada Kozan 1. Kadastro Mahkemesinin yapmış olduğu değerlendirmede 126 ada 1 ve 2 nolu parsellerin kimsenin kullanımında olmadığı, köyün ortak kullanımında olduğu sonucuna varılarak davanın reddedildiği ve kararın temyiz incelemesi sonucu kesinleştiği, keşif sonucu orman bilirkişisinden alınan raporda dava konusu parsellerin memleket haritalarında, mescere haritasında ve hava fotoğraflarında dere yatağı olarak görüldüğünün tespiti yapıldığı, ziraat bilirkişi raporunda dava konusu parsellerin kumsal, ham toprak, taşlık, dere yatağı vasfında olduğunun, Devletin hüküm ve tasarrufu altında olması gereken yerlerden olduğunun bildirildiği, mahalli bilirkişilerin ortak beyanında dava konusu parsellerin evveliyatından beri köye ait yerlerden olduğu ve davacının burayı ekip biçtiğine dair hiçbir bilgilerinin olmadığının belirtildiği, böylece davacının dava konusu parselleri hiçbir zaman kullanmadığı, zilyetliğinde bulundurmadığı, dava konusu parsellerin evveliyatından beri köye ait olduğunun tüm dosya kapsamından sabit olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin bildirmiş olduğu tanıkların vefat etmiş olduklarını, müvekkili tarafından bu durumun bildirildiği halde Mahkemenin keşfi yaparak davanın reddine karar vermiş olduğunu, ölen tanıklar yerine tekrar tanık bildirilmesi için süre verilmesi gerekir iken bu husus yerine getirilmeyerek usul ve yasaya aykırı şekilde hüküm kurulmuş olduğunu belirterek Yerel Mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Nedenleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, gayrimenkul satış senedi mahkeme dosyasına sunulduğu halde bu satış senedinin davaya konu yere uygulanmadığını, şayet uygulanmış olsa idi bu yeri davacının malik sıfatı ile yıllardan bu yana kullandığının anlaşılacağını, senette bulunan satan kişilerin keşif sırasında dinlenmediğini, bu nedenlerle kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713/1 inci, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 17 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup özellikle, istinaf aşamasında öne sürülmeyen hususların temyiz aşamasında ileri sürülmesinin mümkün olmamasına göre, davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin temyiz itirazının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 247,70 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.02.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.

...