Logo

1. Hukuk Dairesi2023/2539 E. 2024/5847 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalılar adına tespit ve tescil edilen taşınmazların mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespiti ve tapu kaydının iptali istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, dayandıkları tapu kaydının belirsiz hudutlu olması ve yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu uyuşmazlık konusu taşınmazların eski tapu kaydının kapsamı dışında kaldığının tespit edilmesi, davacıların zilyetlik iddiasının da ispatlanamaması gözetilerek mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1557 E., 2023/148 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gölköy Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2015/44 E., 2022/744 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Karar davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I .DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; ... Mahallesinde yapılan kadastro çalışmaları sonucunda 141 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitlerinin hatalı olarak belgesizden davalılar adına yapıldığını, davacının babasının adına hisseli tapu kaydı olduğunu ve daha sonra diğer hisselerin de harici olarak davacının babası tarafından satın alındığını, dava konusu taşınmazların davacının babası tarafından davacıya bağışlandığını ve davacının zilyet olduğunu ileri sürerek taşınmazların tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tescilini istemiştir.

Yargılama sırasında davacının vefat etmesi üzerine davaya mirasçıları devam etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... Yangın vekili cevap dilekçesinde; davanın hak düşürücü süre ve zamanaşımından reddi gerektiğini, davalının dava konusu yeri uzun zaman önce dava dışı bir üçüncü kişiden tapudan satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEME KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı eski tarihli tapu kaydına dayanarak dava konusu yerin kendisine ait olduğunu iddia etmiş ise de mahallinde yapılan keşifte dinlenilen mahalli bilirkişilerin ve tanıkların beyanları ile dava konusu yerlerin eski tarihli tapu kaydının kapsamında kalmadığının anlaşıldığı, bu sebeple davanın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel Mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, fen bilirkişi raporunun eksik inceleme ve değerlendirmeye dayalı olduğunu, tapu kaydı uygulamasında dinlenen tanık beyanlarının rapora yansıtılmadığını, Yargıtay kararlarında belirtildiği üzere tanık beyanlarının dikkate alınması ve bu doğrultuda bir rapor düzenlenmesi gerektiğini, davalılara ait (2B) arazisi olup olmadığının belirlenmediğini, dava konusu taşınmazların kadastro öncesi tapunun 14.11.1967 tarih 39 nolu tapu kaydı ile davacıların kök murisi... adına tapuda tescilli olduğunu, ... tarafından tapu kaydında hissesi olan diğer kişilerin hisselerinin de senet ile satın alınarak tamamının sahibi olduğunu, ayrıca davacıların murisi dava konusu taşınmazlara nizasız fasılasız malik sıfatı ile olağanüstü kazandırıcı zamanaşımından daha uzun süredir zilyet olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacının ve murisinin taşınmazlarda herhangi bir zilyetliğinin bulunmadığı, taşınmazlarda kimsenin zilyet olmadığı, taşınmazların tüm köy hayvanlarının otladığı yer olduğu, davacının dayandığı tapu kaydının üç hududu bulunmakta olup bu hudutların birleşmemesi nedeniyle bir hududun açıkta kaldığı, bu nedenle tapunun gayrı sabit hudutlu tapu niteliğinde olduğu ve dolayısıyla miktar itibariyle geçerli olduğu, sabit sınırlardan başlandığında çekişmeli taşınmazların tapu kapsamı dışında kaldığının keşifte yapılan tapu uygulaması sonucunda alınan fen bilirkişi raporu ve eklerinden anlaşılmasına göre Mahkemece davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile davacılar vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun HMK'nın 353/1-b.(1) maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde; İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf dilekçesinde ileri sürdükleri itirazlarını tekrarlayarak kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190. maddesi, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14, 17 ve 20. maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6. ve 713/1. maddeleri.

3. Değerlendirme

Ordu ili .... ilçesi .... Mahallesinde 2011 yılında yapılan kadastro çalışmaları sonucunda 141 ada 1 parsel sayılı 1.568,71 m2 yüz ölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ½ pay şeklinde davalılar ... ve ... adına, 141 ada 2 parsel sayılı 2.120,10 m2 yüz ölçümündeki taşınmaz aynı gerekçelerle davalı ... Yangın adına belgesizden tespit ve tescil edilmiştir.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 247,70 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.10.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.