"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/29 E., 2023/268 K.
HÜKÜM/KARAR : Kabul/Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Akdağmadeni Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/113 E., 2022/520 K.
Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Davacı dava dilekçesinde; Yozgat ili, ... ilçesi, ... köyünde bulunan 101 ada 34 parsel sayılı taşınmazın vefat eden eşi ...'tan mirasçılarına intikal ettiğini, ancak kadastro tespiti esnasında davalılar adına tespit edildiğini, adı geçen şahısların akrabası dahi olmadığını, tespit bilirkişisi ...'in bilerek ve kasten taşınmazı davalılar adına tespit ettirdiğini, Mersin'de yaşaması nedeniyle durumdan haberdar olamadığını ileri sürerek, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile kendisi ve diğer mirasçılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiş ve yargılama sırasında vefat etmiştir.
2. ... mirasçılarından ... 14.05.2019 tarihli duruşmada; dava konusu taşınmazın murisi olan babası ...’dan mirasçılarına kaldığını, ayrıca her ne kadar dosya arasında bulunan murisi ...’ya ait veraset ilamlarının bir kısmında murisin 4 çocuğu olup bunlardan ikisinin adı ... gibi görünse de murisin vefatı ile geriye eşi (davacı olan annesi) ve 3 çocuğunun kaldığını, veraset ilamındaki hatanın giderileceğini beyan ederek, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
3. ... mirasçılarından ... 18.09.2019 tarihli keşifte; taşınmazın murisi olan babası ...’dan mirasçılarına kaldığını, tespit bilirkişisi Niyazi Güzel'in tespit sırasında kasıtlı şekilde hareket ettiğini beyan ederek, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
4. ... mirasçılarından ... 28.05.2019 tarihli dilekçeyle; felç geçirdiği ve Mersin’de ikamet ettiği için duruşmalara katılamadığını, kardeşlerinin davada kendisini temsil etmesine muvafakat ettiğini belirtmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... ve ... vekili cevap dilekçesinde; eldeki davada 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini, taşınmazın müvekkillerinin dedeleri ... tarafından ...’tan satın alındığını, taşınmazın mirasbırakanın vefatından tespit tarihine kadar müvekkilleri tarafından malik sıfatıyla nizasız ve fasılasız şekilde zilyetliklerinde bulundurduklarını, akrabaları olan ...’in taşınmazı kasıtlı olarak müvekkilleri adına tescil ettirdiğine ilişkin iddianın yerinde olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
2. Davalı ... cevap dilekçesinde; diğer davalılarla aynı sebebe dayanarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Bölge Adliye Mahkemesinin 24.03.2022 tarihli, yerel bilirkişi ve tanıkların yöntemine uygun şekilde dinlenilmesine yönelik kaldırma kararından sonra yapılan yargılama sonucunda, dava konusu taşınmazın davacı ... ve onun eşi muris ... tarafından tarla haline getirildiği, ...'ın Mersin'de işçi olarak çalıştığı, onun tarafından yaz aylarında taşınmazın bulunduğu köye gelmek suretiyle de ekilmeye devam edildiği ve sonrasında da mirasçıları olan davacılara kaldığının ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu 101 ada 34 parsel sayılı taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacıların muris ...'ın Akdağmadeni Sulh Hukuk Mahkemesinin 2021/264 Esas ve 2021/257 Karar sayılı veraset ilamındaki miras payları dikkate alınarak; 1/3 payın ... kızı ... adına, 1/3 payın ... oğlu ... adına ve 1/3 payın ... oğlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalılar ..., ... ve ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; tanıkların yaşlarına ve anlatımlarına bakıldığında eskiye dair afaki bir takım duyumlar çerçevesinde gerçeklikten uzak anlatımlar olduğunun açıkça görülmekte olduğunu, ayrıca yerel bilirkişi olarak dinlenen tanıklar ile taraf tanıklarının birbirleri ile karıştığını, ilk dinlenen tanıkların kaldırma kararından önce dinlenen yerel bilirkişilerin ifadeleri birleştirilerek hükme dayanak yapıldığını, bu sebeple bu tanık ve yerel bilirkişilerin ifadelerine dayanak yapılarak hüküm kurulmasının usul, yasa ve içtihatlara aykırı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, davalıların istinaf nedenleri yerinde görülmeyerek istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalılar vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava; kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
Türk Medeni Kanunu’nun 713 üncü maddesi; 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü maddesi
3. Değerlendirme
1. Kadastro sonucunda Yozgat ili, ... ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan 101 ada 34 parsel sayılı 3.428,03 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle eşit paylarla ..., ... ve ... adına tespit ve tescil edilmiştir.
2. Mahkemece, dava konusu taşınmazda davacı taraf lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu kabul edilmek suretiyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki; Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararından önce yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişi ..., taşınmazı davacıların murisi ...’nın 1960 yılından itibaren sürdüğünü ve işlediğini gördüğünü, 1965 yılında Mersin’e göçtüğü için sonrasını bilmediğini ancak davalıların kullanımına da şahit olmadığını beyan etmiş, kaldırma kararından sonra yapılan keşifte ise 1965 yılında Mersin’e göç ettikten sonra yaz aylarında köye gelip gittiğini, o zaman ... ve eşine sorduğunda kendisine, “biz burayı ekiyoruz” dediğini beyan etmiş; kaldırma kararından önce yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişi ... (aynı zamanda tespit bilirkişi), köylülerden taşınmazın geçmişten bu yana davacıların murisi ...’ya ait olduğunu duyduğunu beyan etmiş, kaldırma kararından sonra yapılan keşifte ise, taşınmazın kim tarafından kullanıldığını bilmediğini, görgüye dayalı bilgisinin olmadığını beyan etmiş; kaldırma kararından önce yapılan keşifte dinlenen davalı ... , taşınmazın davacının murisi ...’ya ait olduğunu duyduğunu ancak doğrudan bilgisinin olmadığını beyan etmiş, kaldırma kararından sonra yapılan keşifte ise, taşınmazın kim tarafından kullanıldığını bilmediğini beyan etmiştir. Mahkemece yerel bilirkişi ve tanık beyanları arasındaki çelişkiler yöntemince giderilmediği gibi, taşınmaza komşu taşınmazlara ait kadastro tutanakları dayanakları ile birlikte getirtilip, varsa dayanak kayıtların taşınmaz yönünü ne okuduğu araştırılmamış, öte yandan taşınmazın kullanım durumunu en iyi belirleme yöntemi hava fotoğrafı incelemesi olduğu halde, hava fotoğraflarından yararlanılmamıştır.
3. Hal böyle olunca Mahkemece, dava konusu taşınmaza komşu taşınmazlara ait kadastro tutanakları varsa dayanağı kayıtlarla (tapu kaydı, vergi kaydı gibi) birlikte getirtilmeli, taşınmazn tespit tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı tarihte çekilmiş streoskopik hava fotoğrafları ile temin edilebilen en eski tarihli uydu fotoğrafları Harita Genel Müdürlüğünden getirtilip dosya arasına alınmalı, bundan sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu, taraf tanıkları, ziraat mühendisi bilirkişi, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi ile teknik bilirkişi huzuruyla yeniden keşif yapılmalıdır.
Yapılacak bu keşifte yerel bilirkişi ve tanıklardan, dava konusu taşınmazın öncesinde kime ait olduğu, kim tarafından, ne sıfatla ve ne şekilde kullanıldığı, kimden kime ne şekilde intikal ettiği, taşınmazdaki zilyetliğin terkedilip edilmediği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanlar arasında oluşacak çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalı, komşu taşınmazların dayanak kayıtlarının dava konusu taşınmazın yönünü ne okuduğu belirlenmeli; teknik bilirkişiden keşfi izlemeye elverişli, krokili rapor aldırılmalı; ziraat mühendisi bilirkişiden, dava konusu taşınmazın niteliği, toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve kullanım durumunun ne olduğunu belirten, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş somut verilere dayalı ayrıntılı rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiye, dosya arasına aldırılan hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak, taşınmazın sınırlarını ve niteliğini, üzerlerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı; bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,11.03.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.