"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı ... mirasçıları vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ... mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vasisi, ...’ın ... 9.Sulh Hukuk Mahkemesinin 24.07.2015 tarihli ve 2015/575 E., 2015/835 K. sayılı kararı ile kısıtlandığını, ...’nin maliki olduğu 379 ada 128 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki 33 numaralı bağımsız bölümde 2014 yılında tadilat yaptırdığını, 40.000 TL’lik senetin kısıtlıya tadilatı yapan firma tarafından imzalattırıldığını, daha sonra borcu ödeyemeyeceğinin söylenmesi üzerine kredi çektirildiğini, en sonunda bu borcuda ödeyemeyeceğinin söylenmesi üzerine kısıtlı davacıya evi satılığa çıkartması gerektiği, hatta kendisine müşteri bulduklarının söylendiğini, ... tarafından eşi...’ın ... 3.Noterliğinin 21.01.2015 tarihli vekaletnamesi ile vekil tayin edildiğini, anılan vekaletname uyarınca dava konusu taşınmazın vekil... tarafından davalılardan ...’e, ondan da 2 ay sonra diğer davalı ...’e satış suretiyle devredildiğini, ... Devlet Hastanesinin 24.06.2015 tarihli raporunun ...’ın akıl zayıflığı olduğu, iradesi ile verdiği kararlar ve hareketlerin yetersiz olduğu, kendi işlerini görecek güce sahip olmadığı yönünde olduğunu, davalıların bu durumu bildiklerini, kısıtlının içerisinde bulunduğu durumdan istifade etmek suretiyle taşınmaza malik olduklarını ileri sürerek, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile kısıtlı adına tesciline, aksi halde bedele karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında kısıtlının ölümü üzerine mirasçıları... ve ... davaya dahil edilmiş, 22.09.2017 tarihli ıslah dilekçesiyle, dava konusu taşınmazın satış tarihi itibariyle keşfen saptanan değeri ile resmi akitteki değeri arasında aşırı oransızlık olduğunu, davalıların ...’nin tecrübesizliği ve akıl zayıflığından yararlanarak taşınmazı satış işlemine konu ettiklerini, bu nedenle gabinin hukuki şartlarının gerçekleştiğini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile kısıtlı adına tesciline, aksi halde bedele karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ..., dava konusu taşınmazın devri karşılığında 60.000 TL nakit verdiğini, 93.000 TL ...’a olan borcun kapatıldığını, toplamda 153.000 TL ödemek suretiyle dava konusu taşınmazı devraldığını, işleme kısıtlının eşi...’ın vekil olarak katıldığını, iddiaların asılsız olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
2.Davalı ..., dava konusu taşınmazı bedeli karşılığında ...’den satın aldığını, öncesine dayalı işlemlerden haberdar olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 16.04.2019 tarihli ve 2018/582 E., 2019/295 K. sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazın satış tarihi itibariyle keşfen değerinin 150.000 TL olarak saptandığı, davalı ... tarafından 60.000 TL nakit, 93.000 TL’nin ise taşınmaz üzerindeki ipotek borcunun kapatılması suretiyle ödendiği, gabinin hukuki şartlarının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... mirasçıları vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davacı ... mirasçıları vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın dava tarihi itibariyle değerinin 180.000 TL olduğunu, ... Hakman’a ise 60.000 TL ödendiğini, değerler arasında aşırı oransızlık olduğunu, gabinin hukuki şartlarının gerçekleştiğini, davalıların ... Hakman’ın içerisinde bulunduğu durumdan istifade etmek suretiyle dava konusu taşınmazı satış işlemine konu ettiklerini ileri sürerek, kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesinin 07.04.2022 tarihli ve 2019/2642 Esas, 2022/972 Karar sayılı kararıyla; Adli Tıp Kurumu raporu ile davacı ... ... işlem tarihinde ve gayrimenkul satışına ilişkin vekaletnamenin düzenlendiği tarihte fiil ehliyetini, haiz olduğunun belirlendiği, dava konusu taşınmazın işlem tarihindeki değerinin 150.000 TL olduğu, davalı ... tarafından bu bedelin 60.000 TL'sinin peşin ödendiği, geri kalan 93.000 TL ile taşınmaz üzerindeki davacının sorumlu olması gereken ipotek borcunun kapatıldığı ve ipoteğin kaldırdığı bu şekli ile taşınmazın toplam da 153.000,00 TL bedelle satın aldığı, o halde davacı yanın aşırı yararlanma iddiasının usulünce ispatlanamadığı gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... mirasçıları vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Nedenleri
Davacı ... mirasçıları vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerle kararın bozulmasını talep etmiştir.
C.Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; gabin hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. Sözleşmenin aşırı yararlanma (gabin) nedeniyle illetli olduğunun kabulü için edim ve karşı edim arasındaki oransızlığın, taraflardan birinin, diğerinin şahsında mevcut özel bir durumu bilerek istismar etmesi, sömürmesi sonucu oluşması gerekir. Dar ve zor durumda kalmaları nedeniyle, sözleşme yapmaya, mallarını çok düşük bedel ile devretmeye sürüklenmiş kişileri korumak, zayıfı güçlüye ezdirmemek için hukukumuzda da düzenlemeler yapılmış 6098 sayılı ... Borçlar Kanunu'nun (TBK) 28. maddesi ile aynen; "Bir sözleşmede karşılıklı edimler arasında açık bir oransızlık varsa, bu oransızlık, zarar görenin zor durumda kalmasından veya düşüncesizliğinden ya da deneyimsizliğinden yararlanılmak suretiyle gerçekleştirildiği takdirde, zarar gören, durumun özelliğine göre ya sözleşme ile bağlı olmadığını diğer tarafa bildirerek ediminin geri verilmesini ya da sözleşmeye bağlı kalarak edimler arasındaki oransızlığın giderilmesini isteyebilir.
2. Zarar gören bu hakkını, düşüncesizlik veya deneyimsizliğini öğrendiği; zor durumda kalmada ise, bu durumun ortadan kalktığı tarihten başlayarak bir yıl ve her hâlde sözleşmenin kurulduğu tarihten başlayarak beş yıl içinde kullanabilir." hükmü getirilmiştir.
3. O halde, aşırı yararlanmadan (gabinden) söz edilebilmesi, objektif unsur olan edimler arasındaki aşırı oransızlık yanında, bir tarafın darda kalma, tecrübesizlik, düşüncesizlik (hafiflik) hallerinin bulunması, diğer yanın ise yararlanmak, sömürmek kastını taşıması biçiminde iki sübjektif unsurun dahi gerçekleşmesine bağlıdır. Gabinin varlığı zarar görene (sömürülene), sözleşme tarihinden itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde sözleşme ile bağlı olmadığını bildirerek iptal davası açıp iddiasını her türlü delille kanıtlama ve verdiğini geri isteme hakkı ya da sözleşmeye bağlı kalarak edimler arasındaki oransızlığın giderilmesini isteme hakkı verir.
4. Aşırı yararlanma davasında öncelikle edimler arasındaki, açık oransızlık üzerinde durulmalı, objektif unsur ispatlandığı takdirde zarar gördüğünü iddia edenin kişiliği, yaşı, sağlık durumu, toplumdaki yeri, ekonomik gücü, psikolojik yapısı gibi maddi, manevi yönler yani sübjektif unsur derinliğine araştırılıp incelenmelidir.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde, hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, özellikle gabin hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davalarında, vekil ile yapılan temliklerde gabin hukuksal nedeninin değerlendirilemeyeceği gözetilerek karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla; davacı ... mirasçıları vekilinin temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan nedenlerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 99,20 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacı ... mirasçılarından alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
22.06.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.