Logo

1. Hukuk Dairesi2023/2790 E. 2024/5811 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayalı olarak davacılar tarafından, davalılar adına kayıtlı taşınmazlar üzerindeki tapu kaydının iptali ve kendi adlarına tescilinin talep edildiği uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu taşınmazın ortak kök murisinden kaldığı, davacıların taşınmazı üçüncü kişiden satın aldıklarını ispat edemedikleri, mirasın mirasçılar arasında yöntemince paylaşılmadığı ve davacıların zilyetliğinin tereke adına olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/4 E., 2023/349 K.

HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Çarşamba 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/330 E., 2022/192 K.

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı ... vekili; Samsun ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 111 ada 23 parsel, 125 ada 2, 3, 6 ve 7 parsel sayılı taşınmazların müvekkili tarafından 35 - 40 yıldır kullanıldığını, söz konusu yerlerin müvekkili tarafından 1975-1980 yılları arasında satın alındığını, kadastro çalışmasında taşınmazların tamamında müvekkili adına 1/2 pay yazıldığını, kalan 1/2 payın ... adına yazıldığını, ...'nin vefatı ile de davalılar adına miras intikali ile paylaşıldığını, davalıların veya murislerinin bu yerlerde hiçbir zaman tasarruflarının olmadığını ileri sürerek davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile müvekkili adına tapuya tesciline karar verilmesi istemiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili; davalıların mirasbırakan ile anlaştığına dair herhangi bir noter anlaşması, yazılı sözleşme, köy senedi dosyaya sunmadığını, cebir ve tehdit ile dava konusu taşınmazları kullanamadıklarını, davacının söz konusu taşınmazları satın aldığına dair beyanlarının gerçek dışı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 30.06.2020 tarihli ve 2014/537 Esas, 2020/145 Karar sayılı kararıyla; tarafların babalarından kalan yerleri taksim ettikleri, bu kapsamda dava konusu 111 ada 23 parselin davacının payına düştüğü ve davacıların tasarruf ve zilyetliğinde olduğu, dava konusu 125 ada 2, 3, 6 ve 7 parsel numaları taşınmazların irsen intikal etmediği, müteveffa davacı tarafından dava dışı ve bir kısmı keşifte dinlenen şahıslardan satın alındığını, taşınmazlar üzerinde davacıların malik sıfatıyla eklemeli zilyet oldukları, zilyetlik ve tasarrufların devam ettiği, davalıların bu taşınmazlarla ilgililerinin olmadığı, taşınmaz üzerinde zilyet olmadıklarının anlaşıldığı, davalı ... .'ın tapu maliki olarak görünmemesi nedeniyle bu şahsa husumet yöneltilemeyeceği, ...'ın nüfus kayıtlarının Çarşamba 2. Asliye Hukuk Mahkemesi 2018/152 Esas, 2019/71 Karar sayılı kesinleşen hükmü ile tashihine karar verildiği, davalılar ...,...,ve ....'nın ... mirasçıları olduğu, diğer davalıların ... çocukları ve mirasçıları olmadığı gerekçesiyle Samsun ili, .... ilçesi, ... Mahallesi hudutları dahilinde ve tapunun 111 ada 23 parsel, 125 ada 2, 3, 6 ve 7 parsel numaralarında kain taşınmazların davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile müteveffa davacı ... mirasçıları olan davacılar adına tapuya tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ve davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Kaldırma Kararı

Bölge Adliye Mahkemesinin 12.11.2021 tarihli ve 2021/716 Esas, 2021/1215 Karar sayılı kararıyla; yapılan keşifte beyanına başvurulan mahalli bilirkişi ... 111 ada 23 parselin muris ....'dan kaldığını ve ölümünden sonra paylaştıklarını, davacının da burada 2 dönümlük payı olduğunu, ancak neresi olduğu bilmediğini; mahalli bilirkişi ...111 ada 23 parselin babası....'dan kaldığını ve sağlığında kardeşlerinin paylaştığını; mahalli bilirkişi ... 111 ada 23 parselin davacı ve davalının babasından kaldığını, babalarının ölümünden sonra kardeşlerinin burayı taksım ettiğini, ...'ın iki dönüm yeri olduğunu, ancak kimin nereyi kullandığını bilmediğini ifade ettiğini,buna göre taraflar arasındaki uyuşmazlığın çekişmeli 111 ada 23 parsel ile beraber dava dışı 111 ada 22, 24ve 25 parsellerin mirasçılar arasında yöntemince paylaşılıp paylaşılmadığı ve paylaşıldı ise bu paylaşımın ne şekilde yapıldığı ve nihayetinde çekişmeli 111 ada 23 parselin taksim neticesinde kime kaldığı noktasında toplandığı, Mahkemece bu hususta yeterli araştırma yapılmadığı tespitine yer vererek mahalli bilirkişiler ve taraf tanıklarının katılımıyla yeniden keşif yapılması gerektiği değerlendirilerek davacılar vekili ile davalılar vekilibin stinaf başvurularının ayrı ayrı kabulü ile Yerel Mahkemece verilen kararın kaldırılmasına ve dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesince Kaldırma Kararı Sonrasında Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla;

davaya konu 111 ada 23 parselin evveliyatında tarafların murisi ...a ait olduğu, ...ın mirasının sadece erkek çocuklar arasında paylaşıldığı, davalı ...'ye herhangi bir miras bırakılmadığı, ...'nin babadan kalma olup da kullandığı herhangi bir yerin bulunmadığı, bu hali ile usulüne uygun olarak tüm mirasçıların katılımı ile yapılmış bir miras paylaşımının bulunmadığı, tanıkların bu yerin miras paylaşımı esnasında ...'a düştüğünü, davacının ...'dan satın aldığını beyan ettikleri, usulüne uygun bir miras paylaşımı bulunmaması sebebiyle yerin ...'a ait olduğunun kabul edilemeyeceği, bu hali ile davacının ...'dan satın alma işleminin de geçerli sayılamayacağı belirlenerek 111 ada 23 parsele ilişkin davanın reddine, 125 ada 2, 3, 6 ve 7 parsellere ilişkin herhangi bir kaldırma kararıı bulunmamakla aynı şekilde davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile müteveffa davacı ... mirasçıları olan davacılar adına tapuya tesciline karar verilmiştir.

Ç. Kaldırma Kararı Sonrası İlk Derece Mahkemesi Kararına Karşı İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

D. İstinaf Nedenleri

Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davaya konu 111 ada 23 parsel sayılı taşınmaza ilişkin yapılan keşif sonucunda taşınmazın tamamına 40 - 45 yıldır müteveffa davacı ...'ın aralıksız malik sıfatıyla asli zilyet olduğunu, tarlanın ekilip biçilmesiyle kendisinin ilgilendiğini, ... ve murislerinin herhangi bir şekilde kullanımı ve zilyetliğinin bulunmadığını, taşınmazı davacının kendi emeğiyle satın alındığının tanık ve mahalli bilirkişiler ile ispat olduğunu, 111 ada 23 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmalarından önce herhangi bir tapu kaydının bulunmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.

E. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davaya konu taşınmazın ortak kök muris ...dan kaldığının belirlendiği, davacının buna göre taşınmazın üçüncü kişiden satın aldığını ispat edemediği, kök murisin mirasçıları arasında davalının da katılımı ile yöntemince murisin terekesinin taksim edilmemiş olması nedeni ile mirasçılardan biri olan davacı tarafından taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin tereke adına olduğunun kabulü gerektiği ve davacının talebinin de taşınmazın müstakilen adına tescil istemine ilişkin olup tapuda halen miras payından fazla olacak şekilde paydaş olmasına göre Mahkemece verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığı belirlenerek davacılar vekilinin istinaf isteminin reddine karar verilmiştir

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz başvuru dilekçesinde; istinaf dilekçesini tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptalive tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14., 15. maddesi,

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713/1. maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Kadastro sonucu; Samsun ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 111 ada 23 parsel sayılı 2.180,92 metrekare yüz ölçümündeki fındık bahçesi vasfındaki taşınmaz 1/2'şer hisse ile davacıların murisi ... ve davalıların murisi ... adına irsen intikal, taksimen ve kazandırıcı zamanaşımı nedeniyle tespit ve tescil edilmiştir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 247,70 TL bakiye temyiz onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.10.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.