"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/197 E., 2023/12 K.
HÜKÜM : Ret
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar; eldeki davanın daha önce Gaziantep 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/820 Esas ve 2014/1112 Karar sayılı dosyası ile görülüp karara bağlandığını, dava açıldığını duyan davalının şahsında diğer mirasçıların kendilerine sulh teklif ettiğini, davaya gerek olmadan mirastan haklarına düşen payı vereceklerini taahhüt ettiklerini, bunun üzerine sulh durumunun mahkemeye bildirildiğini ve davada sulh nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğini, tedbir kararı kalkınca dava konusu 11 parça taşınmazdan birinin davalı ...’ye devredildiğini, diğerinin ise kamulaştırma parası alınarak DSİ’ye geçtiğini, akabinde sulhten vazgeçtiklerini bildirdiklerini, mirasbırakan babaları ...’nın maliki olduğu 239, 301, 302, 419, 631, 641, 643, 767, 115 ve 116 parsel sayılı taşınmazlarını kayınbiraderi ...’in oğlu olan davalı ...’ye temlik ettiğini, yörede kız çocuklarına mal verilmediğini, temlikin bedelsiz yapıldığını, murisin 6 erkek çocuğunun taşınmazları aralarında fiilen taksim edip kullandıklarını, davalının taşınmazlara hiçbir zaman zilyet olmadığı gibi taşınmazları alacak ekonomik gücü de olmadığını, murisin mal satmaya ihtiyacı olmadığını ileri sürerek taşınmazların tapu kaydının iptali ile payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
II. CEVAP
Davalılar; süresinde davaya cevap vermemişler, aşamada aynı talebe ilişkin daha önce açılan davada davacıların imzaladıkları 05.12.2014 tarihli belge ile taleplerinden feragat ettiklerini ve kendilerini ibra ettiklerini, sulhun kesin hüküm gibi sonuç doğurduğunu, sunacakları feragatname başlıklı belgede davadan dolayı tüm hak ve alacaklarını aldıklarının, hiçbir hak ve alacaklarının kalmadığının ve davadan feragat edeceklerinin yazılı olduğunu, imzaları hakim huzurunda ikrar ettiklerini, bunun mahkeme içi ikrar sayıldığını ve kesin delil hükmünde olduğunu, temlikin gerçek satış olduğunu, muvazaalı olmadığını, mal kaçırma amacı bulunmadığını, muris adına kayıtlı başka taşınmazlar da olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 23.02.20218 tarihli ve 2016/135 Esas, 2018/92 Karar sayılı kararı ile; kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 20.12.2018 tarihli, 2018/927 Esas, 2018/1869 Karar sayılı kararı ile; vekalet ücreti yönünden istinaf başvurusunun kabulü ile hükmün kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında hüküm kurularak davanın kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 26.10.2020 tarihli ve 2019/1173 Esas, 2020/5426 Karar sayılı kararı ile; Mahkemece kesin hüküm nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmişse de, inceleme konusu davada şifahen yapılan sulh sözleşmesinin infaz edilememesine dayalı tapu iptal ve tescil hukuksal nedenine dayanıldığı, Gaziantep 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/820 Esas sayılı dosyasında ise muris muvazaası hukuksal nedenine dayanıldığı, farklı hukuksal nedenlere dayalı açılan davalar arasında kesin hükümden söz edilemeyeceği, işin esasının incelenmesi gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarihi ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; Mahkemenin, davacıların üzerinde bırakılan ve onlara miras olarak intikal eden, şu anda bile terekenin içinde bulunan taşınmazların durumunu değerlendirilmediğini, saklı paya tecavüz olup olmadığını değerlendirmediğini, tanıklarının dinlenilmediğini, 08.04.2022 tarihli celsede tanıkları dinlemek ve davacıların miras taksimi sırasında zilyetlerine bırakılan saklı paylarını incelemek üzere keşif günü verildiğini, sonrasında keşiften vazgeçildiğini, tanıkların 18.01.2023 günkü celsede hazır edildiğini ancak bozma sonrasında yeni tanık bildirilmediğini gerekçe göstererek önceki ara kararından döndüğünü, savunma hakkının kısıtlandığını, murisin 2007 yılında üzerinde bulunan tüm malları satmadığı, 2007 yılında ihtiyacı kadar mal sattığını, murisin mal kaçırma gayesi olmadığını, tarafların Gaziantep 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/820 Esas ve 2014/1112 Karar sayılı dosyasında anlaşarak sulh olduklarını, araya bir kısım kötü niyetli insanların girmesi sonucunda daha önceki sulh anlaşmasına rağmen yeniden eldeki davanın açıldığını, kesin hükmün aşılması için yeni açılan bu davaya ...’ın davalı olarak ilave edildiğini, dava açılmasının kanuna karşı açık bir hile olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 373. maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları
3. Değerlendirme
Bilindiği üzere, HMK'nın 373/2. maddesi hükmü uyarınca, bölge adliye mahkemesinin düzelterek veya yeniden esas hakkında verdiği karar Yargıtayca tamamen veya kısmen bozulduğu takdirde dosya, kararı veren bölge adliye mahkemesi veya uygun görülen diğer bir bölge adliye mahkemesine gönderilir.
Yukarıda açıklandığı üzere, İlk Derece Mahkemesinin 23.02.2018 tarihli kararına karşı davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, İstinaf Dairesince, vekalet ücreti yönünden istinaf başvurusunun kabulü ile hükmün kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında hüküm kurularak davanın kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmiş, anılan kararın davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizce bozma kararı verilmiştir.
Dairemizce bozulmasına karar verilen karar, Bölge Adliye Mahkemesinin 20.12.2018 tarihli, 2018/927 Esas, 2018/1869 Karar sayılı kararı olup bozma ilamının sonuç kısmında, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına ve dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, maddi hataya dayalı olarak Bölge Adliye Mahkemesinin kararının ortadan kaldırılması ile İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilerek dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
İlk Derece Mahkemesince, bozma ilamına uyularak iş bu temyize konu karar verilmiş ise de; dosyanın, maddi hata sonucu İlk Derece Mahkemesine gönderilmiş olması yasal olarak yetkisiz olan İlk Derece Mahkemesini yetkili hale getirmez. HMK'nın 373. maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları uyarınca, bozmaya uyulup uyulmayacağı konusunda ve sonucuna göre işin esası hakkında karar verme yetkisi bölge adliye mahkemesine ait olup İlk Derece Mahkemesince bu husus gözetilmeden yargılamaya devamla hüküm kurulması doğru bulunmadığından, verilen karar yok hükmündedir.
VII. KARAR
Açıklanan nedenlerle yok hükmünde olduğu tespit edilen İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, HMK’nın 373. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca dosyanın Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılara iadesine,
23.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.