Logo

1. Hukuk Dairesi2023/3721 E. 2024/1166 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazlar üzerinde davacıların mirasçıları sıfatıyla tapu iptali ve tescil isteyip isteyemeyecekleri.

Gerekçe ve Sonuç: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin dava tarihi itibarıyla geçmiş olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2348 E., 2023/170 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret /Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Çeşme Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/53 E., 2022/377 K.

Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil istekli davada İlk Derece Mahkemesince davanın reddine ilişkin verilen kararın istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince bir kısım davacılar vekilinin ve bir kısım davacıların istinaf isteğinin HMK'nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

Karar, davacılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... vekilleri Av. ..., davacılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... vekilleri Av.... ile davacılar ..., ... ve ... tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

I. DAVA

Asıl ve birleştirilen davada davacılar vekili; ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 7161 ada 1 ve 7162 ada 1 parsel sayılı taşınmazların kadastro çalışmaları sırasında davalı Hazine adına tespit edildiğini, tespitin hatalı olduğunu, taşınmazların tapu kayıtlarına 11.09.1992 tarih ve 2914 yevmiye numaralı işlem ile şerh koyulduğunu, taşınmazların öncesinde davacıların kök mirasbırakanı...'e ait iken onun ölümü ile mirasçılarına intikal ettiğini ileri sürerek tapu kayıtlarındaki şerhin terkini ile dava konusu taşınmazların tapu kaydının iptaline ve miras payları oranında davacılar adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili; hak düşürücü sürenin geçtiğini, dava konusu taşınmazların miktar fazlası olarak Hazine adına tespit edildiğini belirterek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararı ile; 3402 sayılı Yasa'nın 12/3 üncü maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar ..., ..., ... ve davacı ... ile diğer davacılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacılar ve davacılar vekilleri istinaf dilekçelerinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu taşınmazların tarafların mirasbırakanı... adına tapuda kayıtlı olduğunu, fakat daha sonrasında imar uygulaması ile davalı Hazine adına tescil edildiğini, mirasbırakan... ve ailesine iskanen verilen taşınmazların yeniden Hazine adına tescil edildiğini, dava konusu taşınmazları öncesinde mirasbırakan...’in, ölümünden sonra ise mirasçılarının nizasız fasılasız malik sıfatıyla kullandığını, iskanen verilen yerler konusunda 1771 sayılı Kanun gereği zamanaşımının söz konusu olmadığını, 21.07.1967 tarihli Çeşme Toprak ve İskan Memurluğu’nun 54 sayılı mirasbırakan... hakkında düzenlediği belgede Çeşme’nin Çiftlik köyünde yerleşik Karaferya muhacirlerinden ... olu ... ve zevcesi ... hanım bin ... ve mahdumu ... ve kerimesi ...'ye iskanen verilen ve bugüne kadar adlarına tescil edilmeyen ekli 37 nolu çiftlik ovacık tevzi arazi defterinin esas/970, kura 42 sayılı iskan kaydına göre verilen 9 parça taşınmaz ile 1 evin mirasbırakan ve ailesi adına tescil edilmesi gerektiğinin belirtildiğini, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu reddine karar verildiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmişlerdir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, 3402 sayılı Yasa'nın 12/3 üncü maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin dava tarihi itibariyle geçtiği gerekçesi ile davacıların istinaf isteğinin HMK'nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar ..., ... ve ... ile diğer (davacı ...(Bat) dışındaki) davacılar vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar ve davacılar vekilleri temyiz dilekçelerinde, istinaf dilekçelerindeki itirazları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmişlerdir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 7161 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 1350/2400 payının; 7162 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tamamının 11.09.1992 tarih, 1404 yevmiye numaralı işlem ile imar uygulaması sonucunda davalı Hazine adına tescil edildiği; dava konusu 7162 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 1544 ve 283 parsel sayılı taşınmazlardan geldiği, 1544 parsel sayılı taşınmazın, 284 parsel sayılı taşınmazın miktar fazlası olarak 07.09.1972 tarihinde Hazine adına tespit edildiği, tespitin 09.02.1973 tarihinde kesinleştiği, 283 parsel sayılı taşınmazın Rum eşhastan Hazineye intikal eden yerlerden olduğundan bahisle senetsizden Hazine adına 22.07.1971 tarihinde tespit edildiği, itiraz üzerine dava açıldığından taşınmazın 21.05.1982 tarih, 1615 yevmiye numaralı işlem ile hükmen Hazine adına tescil edildiği; dava konusu 7161 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 1988, 284 ve 1544 parsellerden geldiği, dava dışı 295 parsel sayılı taşınmazın 29.12.1970 tarih, 42 sıra, 123 cilt, 42 sayfada kayıtlı tapu kaydına binaen dava dışı kişiler adına 10.06.1971 tarihinde tespit edildiği, tespite itiraz edilmesi üzerine komisyon kararı ile taşınmazın 2481 m2’lik kısmının 1988 parsel olarak miktar fazlası ile Hazine adına tespit edildiği, tespitin 22.02.1977 tarihinde kesinleştiği; 284 parsel sayılı taşınmazın 25.07.1967 tarih, 43 ve 44 sıra, 117 cilt, 7 sayfada kayıtlı tapu kayıtlarına binaen 1/4’er paylı olarak davacıların mirasbırakanı... ile ... ve ... adlarına, kalan 1/4 payın da iştirak halinde..., ...,... adına 17.05.1972 tarihinde tespit edildiği, tespitin 09.02.1973 tarihinde kesinleştiği; asıl ve birleştirilen davaların ise Kadastro Kanunu'nun 12 nci maddesinin 3 üncü fıkrasında düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra 30.01.2018 ve 05.04.2018 tarihlerinde açıldığı anlaşılmaktadır.

2. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar ve davacılar vekilleri tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar ..., ... ve ... ile diğer (davacı ...(Bat) dışındaki) davacılar vekillerinin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı fazla yatan harcın istek halinde yatıranlara iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.02.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.

...