Logo

1. Hukuk Dairesi2023/378 E. 2024/3176 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı, kadastro öncesi zilyetliğine dayanarak Hazine adına tescil edilen taşınmazlar üzerinde tapu iptali ve tescil talep etmiştir.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin hükmünde hukuki isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek temyiz itirazlarının reddiyle karar onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/89 E., 2022/79 K.

HÜKÜM : Ret

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili talepli davanın; bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı ..., 123 ada 7 parsel sayılı taşınmazın bir bölümü ile 123 ada 15 parsel sayılı taşınmazın tamamı hakkında, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır.

II. CEVAP

Davalı Hazine aşamalarda taşınmazların devletin hüküm ve tasarrufu altındaki tapulu yerlerden olduğunu ve zilyetlikle kazanılamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III.MAHKEME KARARI

Pınarbaşı (Kayseri) Asliye Hukuk Mahkemesinin 30.03.2000 tarih, 1999/86 Esas, 2000/76 Karar sayılı kararı ile davacı tarafından 3402 sayılı Kanun'un 14. maddesinde düzenlenen belgesiz zilyetlik yolu ile kazanılabilecek miktarın aşıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.

B. Bozma Kararı

Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 17.12.2019 tarih, 2016/13975 E. 2019/8613 K. sayılı kararıyla: " Davacı adına aynı çalışma alanında belgesiz zilyetlik yolu ile edinilen taşınmazların hangi taşınmazlar olduğu Tapu Müdürlüğünden sorularak bu taşınmazların kadastro tespit tutanakları bu yerden, dava konusu taşınmazlara ait tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı dönemde çekilmiş stereoskopik hava fotoğrafları ise Harita Genel Komutanlığı'dan getirtilip dosya ikmal edilerek, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile jeodezi ve fotogrametri mühendisi, ziraat mühendisi bilirkişi ve teknik bilirkişinin katılımı ile yeniden keşif yapılması; yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından, taşınmazların geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, taşınmazların imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılması, ziraat mühendisi bilirkişiden, çekişmeli taşınmazların eğimini, niteliğini, toprak yapısını, bitki örtüsünü, zirai durumunu, imar-ihyaya konu olup olmadıklarını, olmuş iseler imar-ihyaya konu olmaya başladıkları ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir, komşu taşınmazlarla mukayeseli değerlendirmeyi içerir rapor alınması; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişisinden, yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik üç adet hava fotoğrafının stereoskop aletiyle incelenmesi yaptırılarak, taşınmazların sınırlarını ve niteliğini, taşınmazların üzerinde imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarih ile sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor alınması ve sonucuna göre karar verilmesi’’ gereğine değinilerek karar bozulmuştur.

C. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen karar

Pınarbaşı(Kayseri) Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen temyiz incelemesine esas kararı ile; davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

D. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

E. Temyiz Sebepleri

Davacı temyiz dilekçesinde, yeterli araştırma ve inceleme yapılmadan hüküm kurulduğunu, çekişmeli taşınmazların mera ile ilgisinin bulunmadığını, taşınmazların özel mülkiyete konu tarım arazisi vasfında olduğunu, taşınmazların murisinden kendisine intikal ettiğini ve toplanan delillere göre davacı yararına mülk edinme koşullarının oluştuğunun sabit olduğunu, buna rağmen davanın reddine hükmedilmesinin isabetsiz olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

F. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü, 16 ncı ve 17 nci maddeleri,

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1 inci maddesi,

3. Değerlendirme

1.Kadastro sonucu, Pınarbaşı ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan 123 ada 7 ve 15 parsel sayılı 149.976,00 ve 4.400,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlardan; 123 ada 7 parsel sayılı taşınmaz Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu belirtilerek ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edildikten sonra bilahare cins tashihi suretiyle mera olarak sınırlandırılmış, 123 ada 15 parsel sayılı taşınmaz ise 1996 yılında ... tarafından sürülmekle beraber tespit tarihine kadar iktisap koşulları gerçekleşmediğinden bahisle Hazine adına ve tespit ve tescil edilmiştir.

2.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3.Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle; davacının yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 346,90 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

02.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.