"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1858 E., 2023/954 K.
HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul, Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 8. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2014/239 E., 2021/233 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar dava dilekçelerinde, mirasbırakanları ... adına kayıtlı 472 ada 9 ve 10 parsel sayılı taşınmazların Bakırköy 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/409 Esas, 476 ada 17, 18 ve 19 (yeni 835 ada 1576, 1577 ve 1578) parsel sayılı taşınmazların Bakırköy 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1995/535 Esas sayılı davaları ile Bezmi Alem Valide Sultan Vakfı adına tescil edildiğini, 148 ada 31 parsel sayılı taşınmazın ise Bakırköy 3. Asliye hukuk Mahkemesinin 2000/191 Esas sayılı kararı ile önce Hazine adına tescil edildiğini, sonrasında Bakırköy 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/190 Esas sayılı kararı ile Bezmi Alem Valide Sultan Vakfı adına tescil edildiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesinde, kayıt maliki ile irsi ilişkileri ispat edilmeden eldeki davanın açılamayacağını, davacıların mütekabiliyet esası gereğince taşınmaz edinip edinemeyeceğinin tespit edilmesi ve hasımlı veraset ilamı alınması gerektiğini, taşınmazların Mahkeme kararı ile vakıf adına tescil edildiğini, davanın görev yönünden reddi gerektiğini, tescil talep etme hakkının zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazların maliki ...'in mirasçıları olmasına rağmen taşınmazların haksız ve hukuka aykırı olacak şekilde vakıf adına tescil edildiği, İstanbul 9.Sulh Hukuk Mahkemesinin 05.05.2016 tarihli ve 2014/738 Esas, 2016/407 Karar sayılı veraset ilamı uyarınca ve tapu kayıtlarında da anlaşıldığı üzere taşınmazların davacılara mirasbırakanlarından intikal ettiği, davacı ... Mihalidi’nin dava konusu taşınmazlar yönünden mirasçı olmadığı gerekçesiyle davanın davacı ... yönünden reddine, diğer davacılar yönünden kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı istinaf dilekçesinde özetle; redde ilişkin kısım yönünden lehlerine yargılama giderlerine hükmedilmediğini, MÖHUK gereğince davacıların teminat yatırmaları gerektiğini, idare mahkemesinin görevli olduğunu, zamanaşımının geçtiğini, yetersiz bilirkişi raporu ve eksik araştırma ile karar verildiğini, bilirkişilerin vakıf konusunda uzman olmadıklarını, dosyada yer alan veraset ilamlarında ...'un baba adının ... olduğunu, kayıt maliki olan ...'un baba adının ise doktor ... olduğunu, isim benzerliğininden istifade edildiğini, davacılardan ... hariç diğerlerinin vatandaşlıktan çıktığı için pay alamayacaklarını, yasal hasım oldukları için yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin kendilerine yüklenilmemesi gerektiğini, yüklenecekse bile maktu olması gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemişlerdir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davaya konu taşınmazların kayıt maliki ile davacıların mirasbırakını ... oğlu ... arasındaki veraset ilişkisinin davalı idarenin taraf olduğu hasımlı veraset ilamı ile belirlendiği, dolayısıyla davacılar ..., ... ve ...'nin mutasarrıfın mirasçıları olduğu anlaşıldığı gerekçesiyle istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı istinaf dilekçesindeki gerekçelerle kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, yolsuz tescil hukuki sebebine dayalı pay oranında tapu iptali ve tescili, olmazsa bedel istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 640 ıncı ve 705 inci maddeleri,
3. Değerlendirme
1.Dosya içeriğinden, davacıların mirasbırakanı olan ...'in İstanbul 9. Sulh Hukuk Mahkemesinin 05.05.2016 tarihli ve 2014/738 Esas, 2016/407 Karar sayılı kararı ile; mirasın menkullerde 96 pay kabul edilerek; 33 payın eşi ...'nun ve ölü kardeşi ...'nin eşi ...'nin mirasçısı Hazine’ye, 42 payın ana baba bir kardeşi ...'nin ölü oğlu . ...'nin kızı ve ölü kızı ...'in manevi kızı ...'e, 7 payın ana baba bir kardeşi ...'nin ölü oğlu ...’nin oğlu ...’ye, 7 payın ana baba bir kardeşi ...'nin ölü oğlu ...’nin oğlu ...’ye, 7 payın ana baba bir kardeşi ...'nin ölü oğlu ...’nin oğlu ...’ye, gayrımenkullerde 64 pay kabul edilerek; 22 payın eşi ...'nun ve ölü kardeşi ...'nin eşi ...'nin mirasçısı Hazine’ye, 28 payın ana baba bir kardeşi ...'nin ölü oğlu ...'nin kızı ve ölü kızı ...'in manevi kızı ...'e, 7 payın ana baba bir kardeşi ...'nin ölü oğlu ...’nin oğlu ...i’ye, 7 payın ana baba bir kardeşi ...'nin ölü oğlu ...’nin oğlu ...’ye kaldığı, eldeki davanın mirasbırakan ...'in tüm mirasçılar tarafından açılmadığı gibi terekeye iade istemli olarak da açılmadığı görülmüştür.
Terekeye karşı yapılan mülkiyetten kaynaklanan haksız fiil niteliğindeki muris muvazaası ve el atmanın önlenmesi gibi davaların dışında ehliyetsizlik, yolsuz tescil, vekalet görevinin kötüye kullanılması vs gibi davalarda terekeyi temsil eden tüm mirasçıların bir arada hareket etmek suretiyle davayı birlikte açmaları, ayrıca, mirasçılardan bir tanesinin terekeye iade şeklinde dava açması halinde de tüm mirasçıların davada muvafakatlerinin sağlanması, aksi takdirde terekenin atanacak temsilci marifetiyle davada temsil edilmesi ve yürütülmesi gerekeceği (4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 640 ncı maddesi) tartışmasızdır. Mirasçı olmayan kişiye karşı ehliyetsizlik, yolsuz tescil, vekalet görevinin kötüye kullanılması vs hukuki nedenlerine dayalı miras payı oranında açılan tapu iptal ve tescil davasının dinlenme olanağının bulunmadığı, tereke adına dava açılmadığına göre terekeye temsilci tayin edilerek yargılamaya devam edilmesinin de pay oranında açılan davanın dinlenmesini mümkün hale getirmeyeceği de açıktır.
2. Somut olayda, mirasbırakan ...'in dava dışı mirasçısı olmasına rağmen yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı olarak üçüncü kişiye karşı pay oranında açılan eldeki davanın dinlenme olanağı bulunmamaktadır.
3. Hal böyle olunca, davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davalının temyiz itirazlarının değinilen yön itibariyle kabulü ile; temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
3. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
İstek halinde peşin harcın yatırana iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 27.02.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.