Logo

1. Hukuk Dairesi2023/4275 E. 2025/3091 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Birleştirilen davalardan birinin temyiz, diğerinin istinaf yoluna tabi olması nedeniyle dosyanın hangi kanun yoluna göre değerlendirileceği uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davaların birleştirilmekle bağımsız dava olma özelliğini kaybetmedikleri ve birleştirilen davalardan birinin istinaf yoluna tabi olduğu gözetilerek, dosyanın öncelikle birleştirilen davanın istinaf incelemesi için ilgili Bölge Adliye Mahkemesine, sonrasında ise diğer davanın temyiz incelemesi için Yargıtay'a gönderilmesi gerektiği gerekçesiyle dosyanın tetkiksiz iadesine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Mahkemece birleştirilerek görülen davada verilen karar, duruşma istekli olarak davacı vekili, davalı ... vekili, davalı ...; davalılar ... vekili, ... vekili, ... vekili, ..., ..., ... tarafından temyiz edilmekle; 17.06.2025 Salı günü duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde, temyiz eden davacı vekili Avukat ... ve temyiz eden davalı ... vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalı ... vekili Avukat ...ve temyiz edilen davalı ... İnş. Taah. Org. Turz. San. ve Tic. Ltd. Şti. sahibi ... geldiler. Davetiye tebliğine rağmen başka gelen olmadı. Yokluklarında duruşmaya başlandı. Gelen taraf ve vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

Hatay 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/242 Esas (bozma kararı öncesi Hatay 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/128 Esas) sayılı asıl davada davacı; murisi ...’un çekişme konusu 498, 594, 595, 596, 597 ve 598 parsel sayılı taşınmazlardaki paylarını mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olarak devrettiğini, mirasbırakan tarafından yapılan sonraki tüm temliklerin akrabalık, dostluk ve iş ortaklığı bulunanlar arasında gerçekleştiğini, dolayısıyla durumu bilen ve bilmesi gereken kişiler olduklarını ileri sürerek tapu iptal-tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğiyle eldeki davayı açmış, yapılan yargılama sonunda davalı ... Kızı ... yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın usulden, diğer davalılar yönünden ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, kararın davacı tarafça temyizi üzerine Dairenin 15.11.2013 tarihli ve 2012/16666 Esas, 2013/15977 Karar sayılı kararı ile; davalı ... Kızı ... yönünden husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, ancak diğer davalılar yönünden yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermeye elverişli ve yeterli olmadığı gerekçesiyle anılan karar bozulmuştur.

Birleştirilen Hatay 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/321 Esas (dosyanın devrinden önce Hatay 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/490 Esas) sayılı davasında davacı; murisi ...’un dava konusu 465, 541, 2511 (eski 542 ve 543), 2041, 2042, 173, 325 (eski 5276), 326 (eski 5277) parsel sayılı taşınmazlarını mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olarak devrettiğini, sonraki temliklerin de muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu iptal-tescil, olmadığı takdirde tenkis, olmazsa tazminat isteği ile dava açmış, bilahare 17.10.2017 tarihinde bu davanın Hatay 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/242 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir.

Hatay 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 09.11.2022 tarihli ve 2014/242 Esas, 2022/604 Karar sayılı kararı ile; Hatay 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/321 Esas (dosyanın devrinden önce Hatay 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/490 Esas) sayılı dosyası eldeki asıl dava ile birleştirilmiş, yapılan yargılama neticesinde asıl ve birleştirilen davanın kısmen kabul-kısmen reddine karar verilmiş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiş, dosya temyiz incelemesi yapılmak üzere Daireye gönderilmiştir.

Bilindiği üzere, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesinin birinci fıkrasında Bölge Adliye Mahkemelerinin Resmi Gazete'de ilan edilecek göreve başlama tarihine kadar 1086 sayılı Kanun'un temyize ilişkin yürürlükteki hükümlerinin, yine aynı maddenin ikinci fıkrasında ise Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce aleyhine istinaf yoluna başvurulmuş olan kararlar hakkında kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanun'un 427 ilâ 444. madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı, yani bu kararlara ilişkin dosyaların Bölge Adliye Mahkemelerine gönderilemeyeceği belirtilmiştir.

Bu durumda 20 Temmuz 2016 tarihinden önce verilen kararlar, kanun yoluna başvurma tarihi ne olursa olsun 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 427 ilâ 444. maddelerindeki temyize ilişkin hükümlere tâbi olup dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay Başkanlığına gönderilmesi gerekmektedir.

Buna karşılık, 20 Temmuz 2016 tarihinde ve sonrasında verilen temyiz incelemesinden geçmeyen kararlara karşı kanun yoluna gidilmesi halinde ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341 ilâ 360. maddelerindeki istinafa ilişkin hükümlerinin uygulanması için dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesi zorunlu olup daha önce Yargıtay denetiminden geçen 2014/242 Esas sayılı asıl davanın “istinaf” kanun yoluna tabi olmadığı açık ise de 2015/321 Esas sayılı birleştirilen dava ile ilgili daha önce Yargıtayın bir denetiminin bulunmadığı gözetildiğinde, 2015/321 Esas sayılı birleştirilen davanın ''istinaf'' kanun yoluna tabi olduğu anlaşılmaktadır.

Hal böyle olunca, davaların birleştirilmekle bağımsız dava olma özelliğini kaybetmedikleri gözetilerek ''İstinaf'' kanun yoluna tâbi olduğu anlaşılan 2015/321 Esas sayılı birleştirilen dava dosyasının istinaf incelemesi yapılmak üzere ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesi, sonucunda verilen kararın temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi (anılan dosyada verilen karar temyiz edilmese dahi temyize tâbi olan 2014/242 Esas sayılı asıl davanın gönderilmesi) için dosyanın Mahkemesine iadesi gerekmektedir.

KARAR

Açıklanan sebeple;

Dosyanın Hatay 3. Asliye Hukuk Mahkemesine TETKİKSİZ İADESİNE,

17.06.2025 tarihinde oy birliği ile karar verildi.