"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/916 E., 2023/720 K.
HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul-Kısmen Ret/Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Aşkale Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/143 E., 2021/176 K.
Taraflar arasında görülen kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, duruşma isteğinin değerden reddine, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği görüşülüp düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; Erzurum ili, ... ilçesindeki kadastro çalışmalarında, 102 ada 19 parselin davalı ... adına, 101 ada 31 parsel, 102 ada 10 parsel, 102 ada 12 parsel, 105 ada 3 parsel, 105 ada 11 parsel, 101 ada 15 parsel, 107 ada 16 parsel, 108 ada 26 parsel, 112 ada 22 parsel, 112 ada 247 parsel, 115 ada 8 parsel, 115 ada 14 parsel, 115 ada 15 parsel, 117 ada 1 parsel sayılı taşınmazların davalı ... adına tapuya tescil edildiğini, taşınmazların kadastro tespitinin öncesinde tarafların babaları ve ortak mirasbırakanları ...’a ait olduğunu ileri sürerek dava konusu taşınmazların tapu kaydının miras payı oranında iptali ile davacı adına tescilini istemiş, 25.02.2021 havale tarihli açıklama dilekçesinde; Erzurum ili, Aşkale ilçesi, ... Mahallesinde bulunan ... adına kayıtlı taşınmaz 101 ada 19 parsel iken sehven 102 ada 19 parsel, yine 112 ada 24 parsel iken sehven 112 ada 247 parsel, 105 ada 15 parsel iken sehven 101 ada 15 parsel olarak yazıldığını, 112 ada 19 parsele ilişkin talepleri bulunmadığını bildirilmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... cevap dilekçesinde; davanın öncelikle hak düşürücü süre nedeniyle usulden, olmazsa esastan reddini istemiştir.
Davalı ... cevap dilekçesinde; davayı kabul ettiğini beyan etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 27.10.2021 tarih ve 2019/143 Esas, 2021/176 Karar sayılı kararı ile, diğer taşınmazların kadastro tespitlerinin 23.09.2008 tarihinde kesinleştiği ve davanın 10 yıllık hak düşürücü süre dolduktan sonra 28.08.2019 tarihinde açıldığı gerekçesiyle reddine; davalı ... kayıtsız ve şartsız kabul beyanında bulunduğundan 101 ada 19 parsel hakkındaki davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davalı ...'nun 23.12.2019 tarihli cevap dilekçesi ile davayı kabul ettiğini belirtmesine rağmen davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı konusunda itirazda bulunarak dürüstlük kuralına aykırı davrandığını, Aşkale Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/180 Esas sayılı dosyasına sunmuş olduğu müdahale dilekçesinin harç yatıramamış olması nedeniyle kesin süre verilmeden reddedildiğini, mülkiyet hakkının ihlal edildiğini beyanla kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesince, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayalı olarak tapu iptali ve tescil davasının kadastro tespitinin kesinleştiği 23.09.2008 tarihinden itibaren 3402 sayılı Kanun'un 12/3 üncü maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra 28.08.2019 tarihinde açıldığı anlaşılmakla, davanın hak düşürücü süre nedeniyle usulden reddi kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; tarafların kız kardeşleri dava dışı ...ın Aşkale Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/180 Esas sayılı dosyasında aynı davalılar aleyhine aynı taşınmazlarla ilgili olarak açılan tapu iptali ve tescil davasında her iki davalının da dava konusu taşınmazların babaları ...'tan bütün mirasçılarına intikal ettiğini beyanla davayı kabul ettiklerini, bu davaya müvekkilinin asli müdahale dilekçesi gönderdiği, önce müdahale talebinin kabul edilmesine rağmen daha sonra harç yatırılmadığı gerekçesiyle hüküm kurulmadığını, o tarihlerde Almanya'da yaşayan ve peşin harç yatırılması zorunluluğunu bilmeyen, kendisine ihbar da edilmeyen davacının yargıya erişim hakkını kullanamadığını, davalının Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesindeki hak düşürücü süreye sığınmasının dürüstlük kuralına aykırılık olduğunu, hak düşürücü sürenin kamu düzenine ilişkin olduğuna değinilmiş ise de hak düşürücü süre söz konusu olan her olayda dürüstlük kuralının uygulanamayacağının düşünülemeyeceğini, gerçekten büyük masraflar ve çabalar sonucu gerçekleştirilip kesinleşen kadastro tespitlerinin uzun bir süre geçtikten sonra dava yoluyla değiştirilmemesinde nasıl kamu yararı varsa TMK'nın 2 nci maddesi hükmünün de kamu yararı ve düzenini amaçlandığını, yargılamada re'sen dikkate alınması gerektiğinin açıkça anlaşıldığını, davalı ...'nun mülkiyet hakkını kötüye kullandığını, mürafaa talebinin kabulü ile yargılamanın duruşma açılarak görülmesini talep ettiklerini beyanla kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 89,95 TL bakiye onama harcının davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20.12.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.