Logo

1. Hukuk Dairesi2023/4406 E. 2025/105 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tescil harici bırakılan bir taşınmazın adına tescilini talep eden davada, kadastro çalışmaları sonucu taşınmazın Hazine adına tescil edilmesinin ve mahkemenin görevsizliğinin gözetilmemesi uyuşmazlığa konu olmuştur.

Gerekçe ve Sonuç: Kadastro Kanunu'nun 27. maddesi uyarınca, taşınmaz mala ilişkin kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte mahalli hukuk mahkemelerinin görevinin sona ereceği ve davanın kadastro mahkemesine devredilmesi gerektiği gözetilerek, mahkemenin görevsizlik kararı vermesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/986 E., 2023/263 K.

Mardin 1. Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar; davalı Hazine vekili, dahili davalı ... vekili, dahili davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde; kendisine babasından, babasına da dedesinden intikal eden taşınmazın kadastro çalışmaları sonucunda tescil harici bırakıldığını, bu yerin yıllardır kendi zilyetliğinde olduğunu ileri sürerek tescil harici bırakılan taşınmazın adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; İdareleri tarafından mahallinde yapılan gözlemde dava konusu yerin dağlık ve engebeli arazi vasfında olduğunun anlaşıldığını, davacı lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının emsal yargı kararlarına uygun olarak araştırılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

2. Dahili davalı ... vekili cevap dilekçesinde; İdareleri yönünden husumet yokluğundan davanın reddi gerektiğini, dava konusu taşınmazın özel mülkiyete konu olamayacak yerlerden olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 26.12.2014 tarihli ve 2012/305 Esas, 2014/588 Karar sayılı kararıyla; davacı lehine zilyetlikle mülkiyet edinme koşullarının oluştuğu gerekçesiyle 630 parsel sayılı taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde, davalı Hazine vekili ve dahili davalı ... vekili

temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 09.10.2017 tarihli ve 2017/4798 Esas, 2017/6213 Karar sayılı kararıyla; Türk Medeni Kanunu'nun 713. maddesinde düzenlenen yasal ilanların yapılması gerektiği belirtilerek bozma nedenine göre sair hususlar incelenmeksizin Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 03.07.2018 tarihli ve 2017/624 Esas, 2018/508 Karar sayılı kararıyla; davacı lehine zilyetlikle mülk edinme koşulları oluştuğu gerekçesiyle 630 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde, davalı Hazine vekili ve dahili davalı ... vekilitemyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 09.06.2021 tarihli ve 2019/2378 Esas, 2021/5233 Karar sayılı kararıyla, dava konusu taşınmazın Tapulama Mahkemesinin kararıyla tespit harici bırakıldığı tarihten itibaren taşınmazın imar-ihya edilip edilmediğinin araştırılmadığını, Tapulama Mahkemesi ilamında yer alan tespitler ile ziraat bilirkişilerin tespitleri arasındaki çelişkilerin giderilmediğini, önceki ziraat bilirkişilerinden farklı 3 kişilik ziraat bilirkişi raporu alınması, hava fotoğraflarında inceleme yaptırılması gerektiği belirtilmiş, kabule göre de tescil harici bırakılan taşınmazla ilgili tapu iptali ve tescil hükmü kurulmasının hatalı olduğu ve yasal hasım konumundaki davalılar aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğuna işaret edilerek Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar

Mahkemenin, yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğu gerekçesiyle dava konusu 630 parsel sayılı taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

1.Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazda imar-ihyanın ne zaman tamamlandığının tespit edilmediğini, taşınmazla ilgili alınan hava fotoğrafları ile bilirkişi raporlarının çelişkili olduğunu, Orman idaresinin dosyaya dahil edilmesini ve orman bilirkişiden rapor alınması gerektiğini belirterek Mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.

2.Dahili davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; davalı Kuruma husumet yönlendirilmesinin hatalı olduğunu, taşınmazda imar-ihyanın ne zaman tamamlandığının tespit edilmediğini, davacı lehine Kadastro Kanunu'nda öngörülen şartların oluşmadığını belirterek Mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.

3. Dahili davalı ... temyiz dilekçesinde özetle; tapu iptali ve tescil davasının kayıt malikine karşı açılması gerektiğini, dava konusu taşınmazın niteliğinin tespit edilmediğini belirterek Mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir.

1. Kadastro sonucu, Mardin ili Merkez ilçesi Yalım köyü çalışma alanında bulunan 630 parsel sayılı 2.800 metrekare yüz ölçümündeki bağ nitelikli taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle Yusuf oğlu Ahmet Cırık adına 21.09.1979 tarihinde tespit edilmiş, Hazinenin kadastro tespitine karşı açtığı dava sonucunda, Mardin Tapulama Mahkemesinin 01.06.1987 tarihli ve 1980/392 Esas, 1987/36 Karar sayılı kararıyla davanın kabulüyle 630 parsel sayılı taşınmazın tespit harici bırakılmasına karar verilmiş ve karar taraflarca temyiz edilmeden 15.10.1987 tarihinde kesinleşmiştir. Davacı irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava konusu taşınmazın adına tescili istemiyle dava açmıştır.

2. UYAP üzerinden yapılan kontrolde ve sonrasında geri çevirme kararına istinaden gelen Tapu Müdürlüğünün 03.01.2025 tarihli yazısı ve eklerinden dava konusu 630 parsel sayılı taşınmazın 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun geçici 8. maddesi (tesis kadastrosu sırasında tescil harici bırakılan taşınmazlar hakkında) gereğince yapılan çalışmalar neticesinde 1752 ada 12 parsel numarasıyla bağ vasfı ile Hazine adına tescil edildiği bilgisi edinilmiştir.

3. Kadastro Kanunu'nun 27. maddesinde mahalli hukuk mahkemelerinde görülmekte olan kadastro ile ilgili ve henüz kesinleşmemiş bulunan taşınmaz mala ilişkin davalar hakkında o taşınmaz mal için kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte bu mahkemelerin görevinin sona ereceği ve dava dosyalarının kadastro mahkemesine re'sen devrolunacağı düzenlenmiştir. Mahkemelerin görevlerine ilişkin kurallar kamu düzenine ilişkin olduğundan, yargılamanın her aşamasında mahkemece re'sen gözetilmesi gerekir.

4. Hal böyle olunca; Mahkemece görevsizlik kararı verilerek dosyanın re'sen Kadastro Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş olması isabetsizdir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı Hazine vekili, dahili davalı ... vekili ve dahili davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA,Temyiz eden davalı Hazine harçtan muaf olduğundan, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,Peşin yatırılan harcın istek halinde dahili davalı ... ve dahili davalı ...'na iadesine, Dosyanın Mardin 1. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,1086 sayılı HUMK'un 440/III-1. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 20.01.2025 tarihinde oy birliği ile karar verildi.