"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/453 E., 2022/205 K.
HÜKÜM : Kabul
Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece verilen karar Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince bozulmuştur.
Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; ... köyünde bulunan 174 ada 2, 184 ada 45 ve 185 ada 18 parsel sayılı taşınmaz davacı ve davalının babalarının kullanımında iken ölümü ile davacı ve davalı taraflara geçtiğini, davacının kamu personeli olması nedeniyle taşınmazın sadece kullanımını davalıya bıraktığını, davalının kadastro tespiti sırasında kötü niyetli olarak taşınmazı kendi adına tespit ettirdiğini belirterek dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile davacı ve davalı adına müştereken tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 26.02.2010 havale tarihli dilekçesi ile dava konusu taşınmazların tarafların babasından intikal ettiğini belirterek davacının miras hissesi oranında tapu iptali ve tescil talep ettiklerini bildirmiştir.
Davacı vekili 25.04.2012tarihli celsede 184 ada 45 parsel sayılı taşınmaza yönelik talepleri olmadığını bildirmiştir.
II. CEVAP
Davalı; dava konusu taşınmazların kendisine babasından intikal ettiğini, diğer kardeşlerine başka tarlalar verildiğini, babasından intikal eden taşınmazlardan herkesin payını aldığını, taşınmazların kendisine ait olduğunu bildirerek davanın reddini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 05.12.2013 tarihli ve 2009/240 Esas, 2013/364 Karar sayılı kararıyla; çekişmeli taşınmazların tarafların müşterek mirasbırakanlarından intikal ettiği ve mirasçılarına kaldığı gerekçesi ile dava konusu 174 ada 2 ve 185 ada 18 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının Sarıkamış Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/15 Esas 2010/12 Karar, 09.02.2010 tarihli mirasçılık belgesindeki paylar da dikkate alınarak 40 hissenin iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, geri kalan hisselerin ise davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 22.05.2014 tarihli ve 2014/6857 Esas, 2014/6752 Karar sayılı kararıyla; Mahkemece yapılan araştırmanın eksik incelemeye dayandığı, davalı tarafın tanık deliline dayanmasına rağmen dinlenmedikleri, Mahkemece yapılan keşifte 1 mahalli bilirkişi ile tanık olarak bir tespit bilirkişisinin dinlendiği açıklanarak taşınmaz başında yerel bilirkişiler ve tanıkların katılımıyla yeniden keşif yapılarak taşınmazlarla ilgili zilyetlik ve taksim araştırması yapılması gereğine değinilerek karar bozulmuştur.
3.Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; dava konusu taşınmazların müşterek mirasbırakan ...’den intikal ettiği, mirasbırakanın çocukları arasında miras taksimi yapıldığı ve 185 ada 18 parsel sayılı taşınmazın davalıya kaldığı, davacıya diğer kardeşi ...ile ortak olduğu başkaca bir taşınmaz verildiği, 174 ada 2 parsel sayılı taşınmazın ise davacı ve davalıya eşit şekilde taksim edildiği ancak kadastro sonucunda parselin davalı adına kayıtlandığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, 185 ada 18 parsele yöndelik davanın reddine, 174 ada 2 parsel sayılı taşınmaza ilişkin davanın kabulü ile tapu kaydının Sarıkamış Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/15 Esas 2010/12 Karar sayılı mirasçılık belgesindeki paylar da dikkate alınarak 40 hissenin iptali ile davacı adına tesciline, kalan payın davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmiş; karar davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
4. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 20.03.2019 tarihli ve 2016/7351 Esas, 2019/1968 Karar sayılı kararıyla; Mahkemece çekişmeli 174 ada 2 parsel sayılı taşınmazın davacı ve davalıya eşit şekilde kaldığının kabul edilmesine rağmen taşınmazın davacının miras payı oranında iptaline karar verilmesinin isabetsiz olduğu ,gerekçeli kararın kendi içerisinde çeliştiği belirtilerek karar bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu taşınmazların tarafların müşterek mirasbırakanlarından intikal ettiği, mirasbırakanın ölümünden sonra da taşınmazların usulünce taksim edilmediği gerekçesi ile dava konusu taşınmazların tapu kayıtarının davacının miras payı oranında iptali ile bu payların davacı adına tesciline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; yargılama giderleri ve vekalet ücretinin yanlış hesaplandığını, mirasbırakanın mirasçısı olarak gözüken ...’in bekar olarak vefat etmesi nedeniyle davacının miras payının yeniden hesap edilmesi gerektiğini belirterek hükmün düzeltilerek onanmasını talep etmiştir.
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, mirasçılar arasında miras taksimi yapıldığını, dava konusu taşınmazların davalıya düştüğünü, 174 ada 2 parsel sayılı taşınmazın üzerindeki muhdesatların davalı tarafından yapıldığını, yargılama sırasında davanın kabulüne karar verilmesi halinde taşınmaz üzerindeki muhdesatların davalıya ait olduğuna dair tapunun beyanlar hanesine şerhine karar verilmesini talep ettiklerini belirterek kararın usul ve esas açısından bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 15 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. ... köyü çalışma alanında bulunan 174 ada 2 parsel sayılı taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ..., 184 ada 45 parsel sayılı taşınmaz tapu kaydı, hibe ve zilyetlik nedeniyle eşit paylarla ... ve ..., 185 ada 18 parsel sayılı taşınmaz aynı nedenle ... adına tespit ve tescil edilmiştir.
2.Mahkemece, dava konusu taşınmazların mirasbırakandan intikal ettiği ve taşınmazların taksim edilmediği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş ise de bozma öncesi ve sonrasında alınan davanın esasına yönelik bilirkişi ve tanık beyanları çelişkili olmasına rağmen beyanlar arasındaki çelişki giderilmemiş, taşınmazların taksime konu olup olmadıkları kesin olarak belirlenmemiş, taşınmaz üzerindeki muhdesatların ne zaman kim tarafından yapıldığı üzerinde durulmamış, 174 ada 2 parselin mirasbırakanın dava dışı mirasçısı tarafından açılan dava sonucunda ifraz edildiği anlaşılmakla uyuşmazlığın çözümünde bu dosyadan yararlanılmamış, çekişmeli 185 ada 18 parsel sayılı taşınmazın yargılama sırasında kamulaştırıldığı ve davacı yana 6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu’nun 125 inci maddesi uyarınca seçimlik hakkının hatırlatılması gerektiği hususu gözardı edilmiştir. Bu şekilde eksik ve yetersiz inceleme ile hüküm kurulamaz.
3. Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece, mirasbırakan ...’nın ölüm tarihi ve sonrasında gelişen olayları bilebilecek yaşta, çekişmeli taşınmazları iyi bilen tarafsız yerel bilirkişiler (en az üç kişi) ve taraf tanıkları ile teknik fen bilirkişisi hazır olduğu halde mahallinde yeniden keşif yapılmalı, keşifte mirasbırakanın terekesinin tüm mirasçıların katılımı ile taksim edilip edilmediği, taksim edilmiş ise çekişmeli taşınmazların kime isabet ettiği, taşınmazların kimin tarafından ne zamandan beri ve ne suretle kullanıldığı hususlarında mahalli bilirkişi ve tanıklardan olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, beyanlar arasında doğabilecek çelişkiler yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, fen bilirkişisinden keşfi takibe elverişli rapor alınmalı, 185 ada 18 parsel sayılı taşınmaz yönünden HMK'nın 125/1 inci maddesi gereğince davacı tarafa seçimlik hakkı hatırlatılarak davayı ne şekilde sürdüreceği sorulmalı ve bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin ve davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan hükmün 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA,
Peşin alınan harçların istek halinde ilgililere iadesine,
Dosyanın Sarıkamış Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
06.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.