"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1463 E., 2023/895 K.
HÜKÜM/KARAR : Usulden Ret/Kısmen Kabul-Karar Kaldırılarak Usulden Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Çivril 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/1015 E., 2023/3 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali-tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun vekalet ücreti yönünden kısmen kabulü ile yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Hazine vekili; 6360 sayılı Kanun kapsamında oluşturulan Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu tarafından Hazine adına devrinin yapılması gereken davaya konu taşınmazların sehven ... adına devredildiğini ileri sürerek tapu kayıtlarının iptaliyle Hazine adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili; davayı kısmen kabul ettiklerini bildirmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu uyuşmazlığın İdari Yargıda görülmesi gerektiğinden bahisle 6100 sayılı HMK’nın 114/1-b, 115. maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı Hazine vekili; davanın mülkiyet iddiasına dayalı yolsuz tescilin düzeltilmesi isteğinden kaynaklandığını, Adli Yargının görevli bulunduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; istinaf başvurusunun vekalet ücreti yönünden kısmen kabulü ile yeniden hüküm kurulmak suretiyle uyuşmazlığın İdari Yargıda görülmesi gerektiği benimsenip 6100 sayılı HMK’nın 114/1-b, 115. maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Yukarıda belirtilen karara karşı süresi içinde davacı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı Hazine vekili; istinaf dilekçesi içeriğini tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, mülkiyet iddiasından kaynaklanan yolsuz tescil nedenine dayalı tapu iptali-tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu′nun 705, 1022, 1024 ve 1025. maddeleri.
6360 sayılı Kanun′un geçici 1. maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bilindiği üzere; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 705. maddesinde ″Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.″; 1022/1. maddesinde ″Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.″, 1024/2. maddesinde ″Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.″; 1025/1-2. maddesinde "Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. İyiniyetli üçüncü kişilerin bu tescile dayanarak kazandıkları aynî haklar ve her türlü tazminat istemi saklıdır." hükümleri düzenlenmiştir.
2. Yukarıda değinilen yasal düzenlemeler uyarınca, aynî haklar tapu siciline tescil ile kazanılır ve tescilin hukuki netice doğurabilmesi için de illîlik prensibinin bir sonucu olarak geçerli bir hukuki sebebinin bulunması zorunludur. O halde, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde tescilin yolsuz tescil nitelik taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceği açıktır.
3. Somut olayda, 6360 sayılı Kanun′un geçici 1. maddesi kapsamında oluşturulan devir tasfiye ve paylaştırma komisyonu kararına dayanılarak dava konusu taşınmazlar tapuda davalı ... adına tescil edilmiş; davacı Hazine tarafından 6360 sayılı Kanun uyarınca çekişmeli taşınmazın mülkiyetinin kendisine ait olması gerektiği, davalı adına oluşturulan tescilin yolsuz olduğu ileri sürülerek mülkiyet iddiasında bulunulmak suretiyle eldeki dava açılmıştır. Başka bir ifadeyle, idari işlem niteliğindeki Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu kararının iptali dava konusu yapılmadığı gibi İdari Yargıda tapu iptali-tescil hükmü kurulamayacağı da kuşkusuzdur.
4. Hal böyle olunca; davanın mülkiyet iddiasından kaynaklanan yolsuz tescil nedenine dayalı tapu iptali-tescil istemine ilişkin olduğu, uyuşmazlığın Adli Yargının görev alanında bulunduğu gözetilerek delillerin değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Temyiz eden Hazine harçtan muaf bulunduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
10.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.