"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2011/695 E., 2012/9 K.
HÜKÜM : Davanın açılmamış sayılmasına
Taraflar arasındaki mera sınırlandırılmasının iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar ... ve ... müşterek dava dilekçelerinde özetle; Sivas ili, ... ilçesi, ... köyünde kain 101 ada 346 parsel, 103 ada 500 parsel ve 124 ada 158 parsel sayılı taşınmazların kadastro çalışmaları sırasında hataen mera olarak sınırlandırıldığını, 346 parsel sayılı taşınmazda yaklaşık 20 dönüm, 500 parsel sayılı taşınmazda yaklaşık 20 dönüm, 158 parsel sayılı taşınmazda ise yaklaşık 7 dönüm yerlerinin olduğunu, bu yerlerin anneleri ...'dan miras yoluyla ve haricen yapılan rızai taksimle yarı yarıya kendilerine kaldığını, mirasbırakanlarıyla beraber yaklaşık 50 yıldır zilyetliklerinde olduğunu ileri sürerek dava konusu taşınmazların mera sınırlandırmalarının iptali ve adlarına tescilini istemişlerdir.
II. CEVAP
Davalı Hazine cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
1. Sivas Kadastro Mahkemesinin 02.06.2011 tarihli ve 2011/47 Esas, 2011/54 Karar sayılı kararıyla; 101 ada 346 parsel ve 103 ada 500 parsel hakkında açılan davanın tefrik edilip önce 2002/225, sonrasında 2002/14 Esas sayılı dosyayla birleştirilerek yargılamasına devam olunduğu, davalı Köy Tüzel Kişiliği temsilcisi katılmadığından yokluğunda yargılamaya devam edildiği, 07.07.2009 tarihli keşif sırasında davacıların davaya konu ettiği yerlerin gösterildiği, fen bilirkişisi ...'in 01.04.2011 tarihli ek raporu ve rapor ekindeki 2 nolu krokide davacıların dava ettiği (C2) harf ve numarasıyla gösterilen kırmızı boyalı 1.764,80 m2 yüz ölçümlü taşınmazın Sivas ili, ... ilçesi, ... köyünde kain olup kadastro tutanağı 21.03.1975 tarihinde itirazsız kesinleşen 375 sayılı mera parseli dahilinde kaldığı, kadastro tutanağı kesinleşen taşınmazlara yönelik davalara bakmakla yükümlü mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu gerekçesiyle (C2) harfli kısım yönünden dava dilekçesinin görev yönünden reddi ve Kadastro Mahkemesinin görevsizliğine, görevsizlik kararı kesinleştiğinde dosyanın davaya bakmakla görevli ve yetkili Sivas Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, eldeki dava dosyası tefrikle oluştuğu ve tensiple karar verildiğinden, yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına ve davalı Hazine vekili lehine vekâlet ücreti hususunun görevli Asliye Hukuk Mahkemesince karar altına alınmasına karar verilmiş ve görevsizlik kararı temyiz edilmeksizin 03.08.2011 tarihinde kesinleşmiştir.
2. Görevsizlik kararı üzerine, Sivas 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.01.2012 tarihli ve 2011/695 Esas, 2012/9 Karar sayılı kararıyla; Kadastro Mahkemesinin görevsizlik kararının davacılara en son 05.07.2011 tarihinde, davalılara en son 18.07.2011 tarihinde tebliğ edilerek temyiz edilmeksizin 03.08.2011 tarihinde kesinleştiği ve davacıların dosyanın görevli Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesi için Kadastro Mahkemesine başvurmadıkları hâlde, Kadastro Mahkemesince dosyanın re'sen 20.09.2010 tarihli üst yazıyla Asliye Hukuk Mahkemesine gönderildiği, davacıların Asliye Hukuk Mahkemesine de başvurmadıkları anlaşılmakla, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 20 nci maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına, harç Kadastro Mahkemesince alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, yargılama giderinin davacılar üzerine bırakılmasına, dosya üzerinden yapılan ön incelemede tarafların başvurusu olmaksızın karar verildiği ve tefrik edilen diğer kısımla ilgili asıl mahkemesince yargılama yapılıp karar verilmesi söz konusu olduğundan davalı Hazine vekiline vekâlet ücretin takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Sivas 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.01.2012 tarihli ve 2011/695 Esas, 2012/9 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/1 inci maddesi uyarınca, ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi durumunda tarifede yazılı ücretin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra karar verilmesi durumunda ise tamamına hükmolunacağını, davalı Hazine lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken vekâlet ücretine hükmedilmediğini ileri sürerek Sivas 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.01.2012 tarihli ve 2011/695 Esas, 2012/9 Karar sayılı kararının vekâlet ücreti yönünden bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, mera sınırlandırılmasının iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 323 üncü ve 331/3 üncü maddesi,
2. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin (AAÜT) 3 üncü maddesinin 2 nci fıkrası ve 7 nci maddesi,
3. Değerlendirme
1. Mahkemece görülen mera sınırlandırılmasının iptali ve tescil davası sonucunda davacıların dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmemesi ve görevsizlik kararı veren Kadastro Mahkemesi tarafından re'sen görevli Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine rağmen davacıların görevli mahkemeye de başvurmaması nedeniyle 6100 sayılı Kanun'un 20 nci maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, davalı Hazine vekili vekâlet ücreti yönünden hükmü temyiz etmiştir.
2. Bilindiği üzere, görevsizlik kararı veren mahkeme bu kararında dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesine karar vermekle yetinir. Dava dosyasını kendiliğinden (re’sen) görevli mahkemeye gönderemez. 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 193 üncü ve 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemesi Kanun'un 20 nci maddesi hükmü gereğince; taraflardan birinin kararı veren mahkemeye başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerekir.
3. Somut olayda, Kadastro Mahkemesince 02.06.2011 tarihinde verilen görevsizlik kararının 1086 sayılı Kanun'un yürürlükte olduğu 03.08.2011 tarihinde kesinleştiği, tarafların dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi için herhangi bir müracaatta bulunmadıkları, eldeki dava 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun "Mahalli mahkemelerde görülmekte olan davaların devri ve eksik idari işler hakkında yapılacak işlem" başlıklı 27 nci maddesindeki Asliye Hukuk Mahkemesinden Kadastro Mahkemesine devredilen davalardan olmadığı hâlde, dosyanın Kadastro Mahkemesince 20.09.2011 tarihli üst yazıyla kendiliğinden (resen) görevli Asliye Hukuk Mahkemesine gönderildiği anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK’da, gönderme talebinin süresinde yada hiç yapılmamasına rağmen kendisine re'sen dosya gönderilen mahkemenin nasıl bir işlem yapacağı açıkça düzenlenmemiştir. Dairemizin 18.01.2018 tarihli ve 2015/6075 Esas, 2018/442 Karar sayılı içtihadı doğrultusunda bu hâlde de davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekir.
4. Temyize konu kararın verildiği tarihte yürürlükte olan 6100 sayılı Kanun'un 323 üncü maddesinin ilk fıkrasının (ğ) bendinde "Vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekâlet ücreti" nin de yargılama giderleri arasında olduğu düzenlenmiş, aynı Kanun'un 331/3 üncü maddesinde "Davanın açılmamış sayılmasına karar verilen hâllerde yargılama giderleri davacıya yükletilir." düzenlemesine yer verilmiştir.
5. 2012 yılı AAÜT'nin "Görevsizlik, yetkisizlik, dava ön şartlarının yokluğu veya husumet nedeniyle davanın reddinde, davanın nakli ve açılmamış sayılmasında ücret" başlıklı 7 nci maddesinde; "(1) Görevsizlik, yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine, davanın nakline veya davanın açılmamış sayılmasına delillerin toplanmasına ilişkin ara kararı gereğinin yerine getirilmesinden önce karar verilmesi durumunda Tarifede yazılı ücretin yarısına, karar gereğinin yerine getirilmesinden sonraki aşamada ise tamamına hükmolunur. Şu kadar ki, davanın görüldüğü mahkemeye göre hükmolunacak avukatlık ücreti ikinci kısmın ikinci bölümünde yazılı miktarları geçemez hükmüne yer verilmiştir.
6. Yapılan değerlendirmede, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi hâlinde davacıların yargılama giderlerinden sorumlu olacağı, vekâlet ücretinin de yargılama gideri olduğu gözetilerek davanın açıldığı tarihteki koşullara göre 2012 yılı AAÜT'nin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmeyecek oranda vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken vekâlet ücretine hükmedilmemiş olması bozmayı gerektirir.
7. Ne var ki, anılan husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 438 inci maddesinin yedinci fıkrası uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Mahkeme kararının hüküm fıkrasından "Dosya üzerinde yapılan ön incelemede tarafların başvurusu olmaksızın karar verilmiş olmakla ve tefrik edilen kısımla ilgili asıl mahkemesince yargılama yapılıp karar verilmesi söz konusu olduğundan davalı vekiline vekalet ücreti takdirine yer olmadığına," cümlesinin çıkarılarak, yerine "Davalı Hazine kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'nin 7 nci maddesi uyarınca hesaplanan 1.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı Hazineye verilmesine" cümlesinin eklenmesine,
Hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Temyiz eden davalı Hazine harçtan muaf olduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-3 üncü maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 11.03.2024 tarihinde oybirliği ile karar verildi.