Logo

1. Hukuk Dairesi2023/4723 E. 2023/6366 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tapu iptali davasında, kıyı kenar çizgisi tespitinin ve uygulama kadastrosu sonucu parselasyon değişikliğinin gözetilmeden hüküm kurulup kurulmadığı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Uygulama kadastrosu sonucu parselasyon değişikliğine rağmen eski parsel üzerinden hüküm kurulması ve kıyı kenar çizgisinin tespiti için yeterli inceleme yapılmaması, hükmün infazını imkansız hale getireceği ve kamu düzeninden olan doğru sicil oluşturma ilkesine aykırı olacağı gözetilerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/175 E., 2021/111 K.

DAVA TARİHİ : 20.12.2010

HÜKÜM : Kabul

Taraflar arasındaki tapu iptali istekli davada Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiştir.

Karar, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı Hazine vekili; Van ili, Ağartı köyü, 738 parsel sayılı taşınmazın 441,79 m²'lik kısmının kıyı kenar çizgisi içinde kaldığını ileri sürerek tapusunun iptali ile tescil harici bırakılmasına karar verilmesini talep etmiş, 23.06.2014 tarihli dilekçe ile tapu kaydının iptalini istedikleri miktarın 1029,14 m2 olduğunu bildirmiştir.

II. CEVAP

Davalılar cevap dilekçesi vermemişler, aşamada davanın reddini savunmuşlardır.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 11.09.2014 tarih, 2010/661 Esas, 2014/404 Karar sayılı kararı ile; dava konusu taşınmazın 1029,14 m²'lik kısmının 3621 sayılı Kıyı Kanunu'na göre belirlenen kıyı kenar çizgisi içinde kaldığı gerekçesi ile tapu kaydının iptali ile tescil harici bırakılmasına karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararı süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.

2. Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 30.09.2019 tarih, 2016/3949 Esas, 2019/8271 Karar sayılı kararıyla; bilirkişi kurulu tarafından tespit edilen kıyı kenar çizgisinin, İdarenin belirlediği çizgiyle uyuşmamasının ve daha fazla alanın gölden etkilendiği tespitinin nedeninin raporda açıklanmadığı, eksik inceleme ve araştırma ile karar verildiği, bilirkişi kurulunca belirlenen kıyı kenar çizgisi ile İdarece oluşturulan kıyı kenar çizgisinin örtüşüp örtüşmediği, örtüşmemekte ise kıyı kenar çizgisinin parselin neresinden geçtiği, idarece oluşturulan kıyı kenar çizgisi ile bilirkişiler tarafından tespit edilen kıyı kenar çizgisi arasındaki farklılığın nedenleri hakkında bilirkişi kurulundan bilimsel gerçeklere ve maddi bulgulara dayalı rapor alınması yerine eksik inceleme ve araştırma ile karar verildiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararı ile; DSİ'nin tespit ettiği Van Gölü'nün maksimum yükselme kotu olan 1650,53 metre kot dikkate alınarak ve bu kotun altında kalmayacak şekilde (1995 maksimum su seviyesi etki alanı içerisinde kalan alanlar) kıyı kenar çizgisinin belirlendiği, dolayısıyla kıyı kenar çizgisi içerisinde kalması gereken alanın 1650,53 m olduğu, davacının davayı ıslah ettiği ve talepten fazlasına hükmedilemeyeceği gerekçesi ile 738 parselin 1029,14 m²'lik kısmının tapu kaydının iptali ile tescil harici bırakılmasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın olduğu yere ilişkin hali hazırda Van Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından belirlenmiş bir kıyı kenar çizgisi varken Mahkemenin ve görevlendirdiği bilirkişi heyetinin keyfi olarak yeni bir kıyı kenar çizgisi belirlemesinin hatalı olduğunu, taleple bağlılık ilkesine aykırı olarak bilirkişi raporu doğrultusunda herhangi bir ıslah talebi olmamasına rağmen talepten fazlasına hükmedildiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, 3621 sayılı Kıyı Kanunu'na aykırılık nedeniyle tapu kaydının iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

T.C. Anayasası'nın 43 üncü maddesi,

3621 sayılı Kıyı Kanunu'nun 5 inci ve 9 uncu maddeleri,

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 36A maddesi,

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 715 inci ve 999 uncu maddeleri,

28.11.1997 tarihli ve 1996/5 E., 1997/3 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı,

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297 inci maddesi,

3. Değerlendirme

1. Bilindiği üzere bozma kararına uymakla Mahkemenin bozma kararında belirtildiği şekilde işlem ve araştırma yapma zorunluluğu bulunmaktadır. Öte yandan, kamu düzeninden olan doğru sicil oluşturma ilkesi gereğince hakimin infazı kabil karar verme yükümlülüğü vardır. Mahkemelerce kurulan hükümler infaz sırasında tereddüt ve şüphe yaratmayacak nitelikte olmalıdır.

2. Somut olaya gelince; yargılama aşamasında dava konusu taşınmazın uygulama kadastrosu (22/a) sonucunda 18.08.2016 tarihinde 106 ada 2 ve 4 parsellere gittiği ve taşınmazın yüz ölçümünün değiştiği “Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Parsel Sorgulama” ekranından anlaşılmakla, infaza elverişli olmayacak şekilde kaydı kapatılan eski parsel üzerinden ve bu parsele göre düzenlenmiş kroki esas alınarak hüküm kurulması doğru değildir.

3. Hal böyle olunca; öncelikle dava konusu taşınmazın güncel tapu kaydının getirtilmesi, dava konusu 738 parselin uygulama kadastrosu sonucu hangi parsele gittiğinin saptanması, 3621 sayılı Kanun'un 9/2 nci maddesi ile 28.11.1997 tarihli ve 5/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre üç jeolog ya da jeoloji mühendisinden oluşturulacak uzman bilirkişi kurulu ve fen bilirkişisi aracılığıyla yerinde yeniden keşif icra edilmesi, taşınmazın farklı noktalarında toprak yapısını net bir şekilde belirleyecek derinlikte gözlem çukurları açılarak bu çukurlardan alınan verilerin incelenmesi, açılan gözlem çukurlarının harita üzerinde işaretlenerek gösterilmesi ve topoğrafik memleket haritalarından da yararlanılarak kıyı kenar çizgisinin tespit edilmesi, keşfen tespit edilen kıyı kenar çizgisi ile Bakanlık tarafından onaylanan kıyı kenar çizgisinin fen bilirkişi tarafından kroki üzerinde gösterilmesi, farklılık olursa sebebinin önceki raporlardaki saptalamalar da irdelenerek açıklattırılması ve ondan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı ... vekilinin değinilen yön itibariyle yerinde görülen temyiz itirazının kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK'nın geçici 3 üncü maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

08.11.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.