Logo

1. Hukuk Dairesi2023/4752 E. 2024/5928 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi döneme dayalı olarak miras yoluyla intikal ettiğini iddia ettikleri taşınmazlar üzerindeki tapu kayıtlarının iptali ve adlarına tescilini isteyen davacılar ile davalılar arasındaki tapu iptali ve tescil davası uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, davalıların uzun süredir taşınmazların zilyetliğinde oldukları, davacıların mirasbırakanının taşınmazlardaki haklarını davalılardan birine devrettiğine dair muvafakatname bulunduğu ve davalılardan birinin davayı kabul ettiği hususları değerlendirerek verdiği kısmi kabul kararının, usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1623 E., 2023/481 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret/Kabul-Karar Kaldırılarak Dava Kısmen Kabul

İLK DERECE MAHKEMESİ : Of 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/204 E., 2022/195 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile hüküm ortadan kaldırılarak, davalı ...’nun davayı kabul ettiği gerekçesiyle kabul nedeniyle dava konusu 113 ada 17, 114 ada 12, 114 ada 27 ve 218 ada 5 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın kabulüne, diğer taşınmazlar yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar; Trabzon ili, ..... ilçesi, .... mahallesi 113 ada 15, 16 ve 17, 189 ada 6, 114 ada 10, 11, 12, 13, 27, 28, 29 ve 30, 218 ada 2, 3, 4 ve 5, 215 ada 9 parsel sayılı taşınmazların mirasbırakanları ...'ın dedesi ...'na ait iken ölümüyle birlikte üç kızı olan..., ... ve ...'e kaldığını, bu üç kız kardeş arasında yapılan taksim sonucunda da taşınmazların...'ya düştüğünü, ...'nın ölümüyle de tek kızı olan mirasbırakanları ...'a kaldığını, ancak kadastro çalışmaları sırasında hata yapılarak taşınmazların...'nın eşi ...'tan geldiğinden bahisle ...'ın mirasçıları olan davalılar adına tespit ve tescil edildiğini, oysa taşınmazların mirasbırakan ... adına tescil edilmesi gerektiğini ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tescilini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalılar ....,...,...,, ..., ..., ... ayrı ayrı sundukları cevap dilekçelerinde özetle; dava konusu taşınmazların mirasbırakanları ..., resmi nikahlı eşi ... ve gayri resmi eşi ....'tan geldiğini, taşınmazların tamamının ...'ın babasından geldiği iddiasının doğru olmadığını, taşınmazların 1972 yılına kadar mirasbırakan ...... ve tüm çocukları tarafından birlikte kullanıldığını, 1972 yılında mirasbırakan ...'ın eşi ...'ın ölümü üzerine .....'ın taşınmazları çocukları arasında taksim ettiğini, 1974 yılından bu yana taşınmazların taksime uygun şekilde davalılar tarafından kullanılmaya başlandığını ve kadastro tespitlerinin bu taksime göre yapıldığını, davacıların mirasbırakanları .....'ın da yapılan bu taksime itiraz etmeyip muvafakat ettiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.

Davalı ...; açılan davayı kabul ettiğini bildirmiştir.

III. MAHKEME KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanları ve tüm dosya kapsamıyla dava konusu taşınmazlara davacının mirasbırakanı... ve ...'ın malik sıfatıyla birlikte zilyet oldukları, mirasbırakan ...'ın tapusuz olan dava konusu taşınmazları sağlığında davalılara paylaştırdığı ve zilyetliğini devrettiği, mülkiyetin devri için zilyetliğin tesliminin yeterli olduğu, zilyetlik devredilirken mirasçılarının rızasının alınmasının ya da hakkaniyet ilkesine göre hareket etme zorunluğunun bulunmadığı, zilyetliğin devriyle mülkiyetin davalılara geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, Mahkemece dava konusu taşınmazların tapusuz oldukları kabul edilerek değerlendirme yapıldığını, oysa dava dilekçesinde eski tapu kayıtlarına dayanıldığının açık olduğunu, Mahkemece eski tapu kayıtları celp edilmeden karar verildiğini, hava fotoğraflarının, ölçü krokilerinin de dosyaya kazandırılmadığını, bilirkişi raporlarının denetime elverişli olmadıklarını, Mahkemece dava konusu taşınmazların tapuya kayıtlı yerlerden olup olmadığının araştırılarak dava tarihinden geriye doğru en az 40 yıl öncesine ait hava fotoğraflarının getirtilerek jeodezi ve fotogrametri mühendisi, ziraat mühendisi bilirkişi ile yerel bilirkişi ve tanıklar aracılığıyla yapılacak keşifte uygulanması gerektiğini, taşınmazların ....'nun kullanımında bulunup bulunmadığının tespitinin gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; her ne kadar davacılar istinaf dilekçesinde dava konusu taşınmazların eski tapu kayıtlarının bulunduğunu ileri sürmüşse de dava dilekçesinde tarih ve sayısı belirtilmeksizin sadece eski tapu kayıtlarından bahsedildiği, yine delil listesinde de aynı şekilde tarih ve sayı belirtilmeden eski tapu kayıtlarından bahsedildiği, ön inceleme duruşmasında taraflara verilen iki haftalık kesin süre içinde de davacı tarafça herhangi bir eski tapu kaydı bildirilmediği, keşif esnasında da herhangi bir tapu kaydı ibraz edilmediği, dolayısıyla davacıların eski tapu kaydına dayandığından söz etme imkanının bulunmadığı, Mahkemenin re'en delil toplama ya da araştırma yükümlülüğünün bulunmadığı, diğer yandan dava konusu taşınmazların kadastro tutanaklarının edinme sebebi kısmında davacıların mirasbırakanı ...'ın Kadıköy 7. Noterliğinin 15.08.2008 tarih ve 19739 yevmiye sayılı muvafakatnamesi ile dava konusu taşınmazlardaki tüm haklarını yeğeni olan davalı ...'na hibe ettiği ve fiilen zilyetliğini devrettiği, daha sonra da davalı ... ve kardeşleri olan diğer davalılar arasında yapılan taksim sonucunda mevcut durumun oluştuğunun belirtildiği, tutanaklarda bahsi geçen Kadıköy 7. Noterliğinin 15.08.2008 tarih ve 19739 yevmiye sayılı muvafakatnamesinde davacıların mirasbırakanı ...'ın muris ve murisi evvellerine ait bilumum taşınmazlardan kadastro geçmesi nedeniyle taşınmazların davalı ... adına kayıt ve tescil edilmesine rıza ve muvafakat ettiğinin görüldüğü, dolayısıyla davacıların mirasbırakanı ....'ın dava konusu taşınmazlarda herhangi bir payının kalmadığı ve tüm haklarını davalı ...'na devrettiği, dinlenen tanık ve mahalli bilirkişilerin beyanlarıyla da mirasbırakan ..... tarafından taksim yapıldığı ve çekişmeli taşınmazların çok uzun süredir davalıların zilyetliğinde olduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, ancak davalı ...'nun 22.10.2020 havale tarihli dilekçesiyle açılan davayı kabul ettiğini bildirdiği, HMK'nın 311. maddesi uyarınca kabul beyanının karşı tarafın rızasına gerek kalmaksızın kesin hükmün bütün hukuki sonuçlarını doğuracağı, davalı ... adına kayıtlı taşınmazlar yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddinin doğru olmadığı gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile hüküm ortadan kaldırılarak davanın kısmen kabulü ile dava konusu 113 ada 17, 114 ada 12, 27 ve 218 ada 5 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın kabulüne, diğer taşınmazlar yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi,

3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi.

3. Değerlendirme

1.Dava konusu Trabzon ili, .... ilçesi, .... köyünde bulunan 113 ada 15, 114 ada 13, 114 ada 28 ve 218 ada 4 parsel sayılı taşınmazların senetsizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği, irsen intikal, hibe ve taksim nedeniyle.... adına; 113 ada 17, 114 ada 12, 114 ada 27 ve 218 ada 5 parsel sayılı taşınmazların aynı gerekçelerle davalı ... adına; 113 ada 16, 114 ada 11, 114 ada 30 ve 218 ada 3 parsel sayılı taşınmazların aynı gerekçelerle davalı ... adına; 114 ada 10, 114 ada 29, 189 ada 6, 215 ada 9 ve 218 ada 2 parsel sayılı taşınmazların aynı gerekçelerle davalı ... adına tespit ve tescil edildiği anlaşılmaktadır.

2. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 247,70 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.11.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.