Logo

1. Hukuk Dairesi2023/4751 E. 2023/6284 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından, Hazine adına tescil edilen taşınmazlar üzerinde zilyetlik iddiasına dayalı olarak tapu iptali ve tesciline, olmadığı takdirde mülkiyetin tespitine ilişkin taleple açılan dava.

Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazlar üzerinde davacı yararına zilyetlikle iktisap koşullarının, taşınmazların kamu malı niteliği kazandığı tarihten önce oluştuğu ve bu nedenle taşınmaz mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespitine hükmedilmesinin isabetli olduğu gözetilerek, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2018/1581 E., 2021/199 K.

DAVA TARİHİ : 21.02.2000

HÜKÜM/KARAR : Kabul/Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ :... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/310 E., 2018/394 K.

Taraflar arasındaki mülkiyetin tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı;... ili,... köyünde kain 109 ada 114 ve 190 parsel sayılı taşınmazların kanal vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edildiğini, taşınmazın zilyetliğinde olduğunu, mirasbırakanlarından intikal ettiğini ve rızai taksim neticesinde kendisine kaldığını ileri sürerek taşınmazın tapu iptali ve tesciline olmadığı takdirde mülkiyetin tespitine karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

1.Davalı ... vekili; davacının kadastro tespitine itiraz etmemesi nedeniyle kadastronun kesinleştiğini, DSİ'nin 1980 yılında sulama kanalı geçirdiğini ve hak düşürücü sürenin geçtiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

2.Davalı Hazine; herhangi bir cevap dilekçesi sunmamış, duruşmada davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 03.07.2018 tarihli ve 2018/310 Esas, 2018/394 Karar sayılı kararıyla; dava konusu 109 ada 114 ve 190 numaralı parsellerde gösterilen taşınmazların zilyetlik yoluyla kazanılabilmesi için gereken tespit tarihinden geriye doğru Kanunda belirtilen kazanma süresi ve koşullarının oluştuğu, taşınmazın fiili durumu itibariyle su kanalı niteliğinde olduğu, tescil hükmü yerine fen bilirkişilerin hazırlamış olduğu 12.12.2017 tarihli raporun ekinde yer alan krokide parselin cephe ve hissesi oranındaki 109 ada 114 nolu parselde 430,06m2’lik ve 109 ada 190 nolu parselde 2382,47m2’lik kısımdaki taşınmazın mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı Hazine vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Nedenleri

Davalı Hazine vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davanın 10 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmadığını, dava konusu taşınmazların Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu için tescil harici bırakıldığını, taşınmazın sulama kanalının etrafında olmasının tarım arazisi vasfında olduğu yönünde bir sonuç çıkarmadığını, bu yerin yakın zamanda işlenmeye başladığını, zilyetlikle iktisabının mümkün olmadığını, bilirkişi raporlarından aleyhe olan hususları kabul etmediklerini, usul ve yasaya aykırı İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 11.03.2021 tarihli ve 2018/1581 Esas ve 2021/199 Karar sayılı kararıyla; davacı lehine 4721 Türk Medeni Kanunu’nun 713/1 inci, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü ve devam eden maddelerinde düzenlenen kazandırıcı zamanaşımı ile edinim koşullarının oluştuğu, fiili durum itibariyle su kanalı niteliğinde olduğu belirlenerek İlk Derece Mahkemesince mülkiyetin tespiti kararı verilmesinde usul ve yasaya aykırılık görülmediği gerekçesiyle davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı Hazine vekili istinaf dilekçesinde bildirdiği sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil mümkün olmadığı takdirde mülkiyetin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.Türk Medeni Kanunu’nun 713 üncü maddesi

2.3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü maddesi

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunu’nun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Somut olayda, temyize konu... ili,... köyünde kain 109 ada 114 ve 190 parsel sayılı taşınmazlar üzerinde davacı yararına zilyetlikle iktisap koşullarının taşınmazların kamu emlakine dönüştüğü tarihten evvel oluştuğu, ne var ki bu taşınmazların kanal vasfıyla kamu malı niteliği kazandığı, bu nedenle yazılı şekilde mülkiyetin aidiyetinin tespitine hükmedilmesinin isabetli olduğu anlaşılmıştır.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı Hazine vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13 üncü maddesinin j bendi gereğince davalı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.11.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.