"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/33 E., 2022/392 K.
HÜKÜM : Ret
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiş, bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davacı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; davacıların mirasbırakan babaları ...'nun 33274 ada 2 parsel sayılı taşınmazını 28.12.2009 tarihinde yeğeni olan davalı ...'e, ...'ın da 11.10.2010 tarihinde mirasbırakanın gelini olan diğer davalı ...'ya satış göstermek suretiyle devrettiğini, temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile miras payları oranında davacılar adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... cevap dilekçesinde, dayısının dava konusu taşınmazı ihtiyacı nedeniyle satmak istediğini, çocukları parası olmadığından satın alamayınca kendisinin yatırım amaçlı, bedeli karşılığında 8.000,00 TL'ye satın aldığını, satış bedelinin yalnızca 5.000,00 TL'sini ödeyebildiğini, kalan miktarı ödeyemeyince, dayısının da taşınmazı çocuklarına vermek istediğini söylemesi üzerine, mirasbırakanın oğlu olan ...'ın eşi davalı ...'ya sattığını, satış bedelinin 5.000,00 TL'sini kendisinin aldığını, kalan 10.000,00 TL'yi ise ...'ın babasına verdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; altınlarını satarak eline geçen para ve eşinin işten çıkarılması nedeniyle tazminat olarak aldığı para ile dava konusu taşınmazı bedeli karşılığında satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İzmir 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 22.09.2022 tarihli ve 2021/33 E, 2022/392 K. sayılı kararıyla; temlikin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 13.06.2018 tarihli ve 2018/741 Esas, 2018/972 Karar sayılı kararıyla başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
Dairenin 12.10.2020 tarihli 2018/4163 E. 2020/5002 K. sayılı kararıyla; “...Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hüküm kurmaya yeterli olduğunu söyleyebilme olanağı yoktur. Davalı ...'nın dava konusu taşınmazı bedeli karşılığında satın aldığı savunmasında bulunduğu anlaşılmakla davalının savunması üzerinde durulmak suretiyle öncelikle davalı ...'nın eşi ...'ın emekliliği veya işten çıkarılması söz konusu ise hangi tarihte olduğunun tespit edilmesi, mirasbırakanın başka taşınmazları olup olmadığı belirlenerek kastının diğer mirasçılardan mal kaçırmak olup olmadığının tereddüte yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir...." gerekçesiyle bozulmuştur.
B. İlk Derece Mahkemesince Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazın mirasbırakan tarafından ihtiyacı nedeniyle davalı ...'a satıldığı, satış bedelini ödeyemeyen ... tarafından da yine bedeli karşılığında mirasbırakanın oğlu ...'nun eşi olan diğer davalı ...'ya satıldığı, temliklerin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu iddiasının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davacı ... yönünden davanın esastan, davacılar ..., ..., ... ve ... yönünden davadan feragat ettikleri gerekçesiyle davanın feragattan reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesince bozma kararı gereğinin yerine getirilmediğini, dava konusu taşınmazın bedelinin ödendiğinin davalı tarafça ispatlanamadığını, zira davalının 15.000 TL ödeme yaptığını ancak taşınmazın keşfen temlik tarihinde 54.094,40 TL olduğunu, fahiş fark bulunduğunu, davalıların mirasbırakanın yeğeni ve gelini olduğunu, taşınmazın mirasbırakanın neredeyse tüm malvarlığını oluşturduğunu, davacılara kazandırmada bulunulmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı
2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 706 ncı; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 237 nci ve 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 26 ncı; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 190 ıncı; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; 1937 doğumlu mirasbırakan ...'nun 12.07.2013 tarihinde ölümü ile mirasçı olarak dava dışı eşi ..., davacı çocukları ..., ..., ..., ... ve ... ile dava dışı çocukları ... ve ...'ın kaldıkları, davalı ...'nın mirasbırakanın dava dışı oğlu ...'ın eşi, diğer davalı ...'in ise mirasbırakanın yeğeni olduğu, mirasbırakan İsmail'in çekişme konusu 2 parsel sayılı taşınmazını 28.12.2009 tarihinde davalı ...'a, ...'ın ise 11.10.2010 tarihinde davalı ...'ya satış suretiyle temlik ettiği anlaşılmaktadır.
2. İlk Derece Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 346,90 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacı ...'dan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,29.02.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.