"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/325 E., 2021/18 K..
HÜKÜM : Kabul
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece verilen karar Yargıtay (Kapatılan)16. Hukuk Dairesince bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; Afyonkarahisar ili, ... ilçesi, .... köyünde bulunan 132 ada 82 parsel ile birlikte 32000 metrekarelik alanda dedesinden taksimen gelen zilyetliği bulunduğunu belirterek bu bölümlere ilişkin tapu kayıtlarının iptali ile adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın zilyetlikle edinilemeyecek yerlerden olduğunu, dava konusu taşınmazın ve komşularının orman parseline hududu bulunduğunu, taşınmazların Hazine arazisi vasfında olduğunu, zilyetlikle edinim şartlarının bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 16.06.2011 tarihli ve 2011/9 Esas, 2012/2273 Karar sayılı kararı ile; davacı yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 132 ada 79, 80, 82, 83 sayılı parsellerin tapu kayıtlarının iptali ile teknik bilirkişi Oktay Kulaksız'ın 26.05.2010 tarihli krokisinde (A) harfi ve sarı renk ile gösterilen 11.089,50 m2'lik, (B) harfi ve kırmızı renk ile gösterilen 83 sayılı parselin 4144,36 m2'lik, 80 sayılı parselin (C) harfi ile gösterilen 4457,81 m2'lik ve (H) harfi ile gösterilen 5.670,75 m2'lik ve 79 sayılı parselin (D) harfi ile gösterilen 1603,88 m2'lik kısmı olmak üzere toplam 26.966,30 m2'lik bölümün bir bütün olarak tarla vasfı ile yeni parsel numarası verilmek suretiyle davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, davaya konu 82 sayılı parselden (G1) olarak kesik çizgilerle gösterilen 332,90 m2'lik ve (G2) ile gösterilen pembe renkli 125 m2'lik bölümün toplam 457,90 m2'lik yüzölçümü ile ve 132 ada 82 parsel numarası altında aynı vasıfla Hazine adına tesciline, krokide (F) harfi ile ve mor renkle gösterilen 1.533,99 m2'lik bölümün de davaya konu parselden ayrılarak yeni parsel numarası ile ve aynı vasıfla, (E) harfi ile gösterilen 508,02 m2'lik bölümün davaya konu parselden ayrılarak yeni parsel numarası ile aynı vasıf ile Hazine adına tesciline, 132 ada 80 sayılı parselin (C) ve (H) harfleri ile gösterilen bölümleri haricinde kalan 871.44 m2'lik yerin 132 ada 80 sayılı parsel olarak tarla vasfı ile ve 182 ada 79 sayılı parselin (D) ile gösterilen kısmı haricinde kalan 6.896,12 m2'lik bölümünün tarla vasfı ile ve aynı parsel numarası ile Hazine adına tesciline karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 27.03.2012 tarihli ve 2011/5848 Esas, 2012/2273 Karar sayılı kararıyla; dava konusu 82 parsel sayılı taşınmazın hududunda orman olmasına rağmen ziraat bilirkişilerinden taşınmazın zilyetlikle edinilip edinilemeyeceği hususunda rapor alınmadığı, hava fotoğraflarından usulünce yararlanılmadığı belirtilerek eksik araştırma nedeni ile zilyetlik araştırmasına yönelik olarak karar bozulmuştur.
3. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; Mahkemenin 02.04.2015 tarihli ve 2012/207 Esas, 2015/187 Karar sayılı kararıyla; bozma öncesindeki gerekçe benimsenmek sureti ile davanın kabulüne karar verilmiş; hükmün davalı Hazine vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan)16. Hukuk Dairesinin 12.06.2017 tarihli ve 2015/11200 Esas, 2017/4461 Karar sayılı kararıyla bozmaya uyulduğu halde gereklerinin yerine getirilmediği açıklanarak karar bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; çekişmeli taşınmazlarla ilgili olarak yapılan mera tahsis kararına kadar davacı lehine zilyetlikle edinim koşullarının gerçekleştiği gerekçesi ile dava konusu olup bilirkişi raporunda (A),(B),(C),(H),(D) harfleri ile gösterilen bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tesciline , bu bölümler dışındaki yerlere ilişkin kararın kesinleştiği ve Hazine lehine usuli kazanılmış hak olduğu gerekçesi ile bilirkişi raporunda (G1),(G2),(F),(E) ile gösterilen bölümleri ile 132 ada 80 nolu parselin (C) ve (H) harfleri ile gösterilen kısımları haricinde kalan 871.44 metrekarelik kısmı ve 182 ada 79 nolu parselin (D) harfi ve mavi renk ile gösterilen kısmı haricinde kalan 6.896,12 metrekarelik kısmı yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; eksik inceleme ve yanlış değerlendirme ile karar verildiğini, bozmaya uyulmasına rağmen gereklerinin yerine getirilmediğini, kabule karar verilen taşınmaz bölümlerinin mera ile bütünlük oluşturduğunu belirterek ve re'sen belirlenecek sebeplerle kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 18. maddeleri,
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi.
3. Değerlendirme
1.Kadastro sonucu, Afyonkarahisar ili, ... ilçesi, ... köyünde bulunan 132 ada 79, 80, 82 ve 83 parsel sayılı taşınmazlar terk nedeni ile tarla vasfı ile Hazine adına tespit ve tescil edilmiş, yargılama sırasında mera komisyon kararı nedeniyle mera siciline kayıtlanmışlardır.
2. Mahkemece mera tahsis kararına kadar davacı lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğu gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm kurmak için yeterli bulunmadığı gibi bozma kararına uyulduğu halde bozma kararı gerekleri yerine getirilmemiş, dava konusu taşınmaz üzerinde davacı lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluşup oluşmadığı kesin olarak belirlenmemiştir. Çekişmeli taşınmazlarla ilgili usulünce mera araştırması yapılmamış, çekişmeli taşınmazların hududunda orman parselleri bulunmasına rağmen zilyetlikle edinilip edinilemeyecekleri hususu üzerinde durulmamış, taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetliğin süre ve niteliği kesin olarak belirlenmemiş, uyuşmazlığın çözümünde hava fotoğraflarından usulünce yararlanılmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz.
3. Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece öncelikle, tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine (bulunmadığı takdirde bu tarihlere en yakın tarihlere) ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden getirtilerek dosya arasına konulmalıdır.
4. Daha sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan, aynı köyde ve komşu köylerde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek ayrı ayrı 3’er kişilik mahalli bilirkişi kurulu ve 3 kişilik ziraat bilirkişisi kurulu, orman bilirkişisi, jeodezi ve fotogrametri mühendisi ve fen bilirkişinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalıdır.
5. Yapılacak keşifte mahalli bilirkişi ve tanıklardan dava konusu taşınmaz bölümlerinin geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, tahsisli veya kadim mera sayılan yerlerden olup olmadıkları, komşu mera parsellerinden nasıl ayrıldıkları, mera parseli ile aralarında başkaca doğal ya da yapay ayırıcı unsur niteliğinde sınır bulunup bulunmadığı, orman niteliğinde olup olmadıkları hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişkiler giderilmeye çalışılmalıdır.
6. Orman bilirkişisinden bölgede orman tahdidinin ne zaman yapılıp kesinleştiği, taşınmaz bölümlerinin tahdit dışında bırakılıp bırakılmadığı, ormandan açılıp açılmadığı, orman sayılan yerlerden olup olmadıkları hususunda ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalıdır.
7.Ziraat bilirkişisi kurulundan taşınmazın toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, bitki örtüsünü; mera ile aralarında doğal yahut yapay ayırıcı unsur bulunup bulunmadığını, taşınmazın mera veya orman vasfında olup olmadığını değerlendirecek şekilde, imar-ihyaya konu edilip edilmediğini, imar-ihyaya konu edilmişseler imar-ihyanın başlangıç ve bitiş tarihlerini açıklayan, ekinde taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalıdır.
8. Jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisine taşınmazı kapsayan hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle inceleme ve uydu fotoğrafları üzerinde uygulama yaptırılarak dava konusu taşınmaz bölümlerini hava fotoğraflarında gösteren ve taşınmazların önceki ve şimdiki niteliğinin ne olduğunu, mera vasfında olup olmadığını, imar-ihyaya konu edilip edilmediğini, imar-ihyaya konu edilmişseler imar-ihyanın başlangıç ve bitiş tarihlerini açıklayan ve arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığını belirten rapor düzenlettirilmelidir.
9. Fen bilirkişiden keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, taşınmaza komşu parselleri de göstermek sureti ile hazırlanmış rapor alınmalı; bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir.
Yukarıda değinilen hususlar göz ardı edilerek yazılı biçimde karar verilmesi doğru değildir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
Temyiz eden davalı Hazine harçtan muaf olduğundan, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dosyanın Emirdağ 1. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-1. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
03.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.