"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/924 E., 2023/769 K.
HÜKÜM/KARAR : Davanın Açılmamış Sayılmasına-Ret-Kabul/Kabul-Karar Kaldırılarak Davanın Açılmamış Sayılmasına-Kısmen Kabul - Kabul-Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 8. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/216 E., 2021/655 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince, davacı ... yönünden davanın açılmamış sayılmasına, davacı ... mirasçıları yönünden iptal- tescil isteğinin reddine, tazminat isteğinin ise davalılar ... ... ve ... İnşaat yönünden kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı ... mirasçıları vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile hüküm ortadan kaldırılarak davacı ... yönünden davanın açılmamış sayılmasına, davacı ... mirasçıları yönünden ise dava konusu 1 ve 2 nolu bağımsız bölüm yönünden iptal-tescil isteğinin kabulüne, diğer dava konusu 3, 4 ve 5 nolu bağımsız bölümler yönünden terditli tazminat isteğinin davalılar ... ... ve ... İnşaat yönünden kısmen kabulüne, diğer davalılar yönünden tazminat isteğinin reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ... mirasçıları vekili ve davalı ... ... tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili; davacılar ... ve...'in 1/2'şer payla maliki oldukları 8704 ada 13 parseldeki 1, 2, 3, 4 ve 5 nolu bağımsız bölümlerdeki paylarının satılarak bedelinin kendilerine ödenmesi konusunda kardeşleri olan davalı ...'yı vekil tayin ettiklerini, ancak vekilin vekalet görevini kötüye kullanarak davacı ...'in taşınmazdaki paylarını oğlunun sahibi olduğu ... İnşaat şirketine devrettiğini, diğer davacı ...'in paylarının ise icra dosyasında yapılan cebri ihale sonucunda yine davalı ... İnşaat tarafından satın alındığını, davalı ... İnşaat'ın daha sonra 1 nolu bağımsız bölümü davalı ... ...'e, 2 nolu bağımsız bölümü davalı ...'a, 3 nolu bağımsız bölümü davalı ...'a, 4 nolu bağımsız bölümü eşit payla ... ve ...'a, 5 nolu bağımsız bölümü de davalı ...'a satış suretiyle devrettiğini, tüm davalıların el ve işbirliği içinde muvazaalı devirler yaptığını ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile adlarına tescilini, olmadığı takdirde bedellerinin faiziyle birlikte davalılardan tahsilini istemişlerdir.
II. CEVAP
Davalılar ... ve ... vekili; davacı ve diğer davalılarla hiçbir ilişkilerinin bulunmadığını, tapu siciline güvenip bedelini ödeyerek taşınmazları satın aldıklarını, davacılardan...’in taşınmazdaki cebri ihale suretiyle devredilen payları bakımından vekalet görevinin kötüye kullanılmasının söz konusu olmadığını, davacıların dava konusu taşınmazların bulunduğu apartmanda halen fiilen kullandıkları yerin olduğunu, davalı vekil ... ...'in davacıların kardeşi, davalı ... şirketinin sahibinin ise davacıların öz yeğeni olduğunu ve devirlerden sonra apartmanda yapılan kat malikleri toplantısına hep birlikte katıldıklarını, bu durumun davacıların tüm satışlardan bilgisi olduğunu açıkça gösterdiğini, dava konusu taşınmazları emlakçı aracılığıyla satın aldıklarını, satın aldıkları bağımsız bölümlerin davalı ... şirketi tarafından ofis olarak kiralanmak istenmesi üzerine şirkete kiraya verdiklerini ancak kira bedelleri ödenmeyince davalı ... şirketi hakkında icra takibi, itirazın iptali ve tahliye davalarını açtıklarını, davacı ve yakın akrabaları olan diğer davalıların kötüniyetli ve danışıklı olarak eldeki davayı açtıklarını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Davalılar ... ve ...; iddiaların doğru olmadığını, dava konusu taşınmazı bedelini ödeyerek 1/2'şer payla eşiyle birlikte davalı ... şirketinden satın aldıklarını, iyiniyetli olduklarını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Diğer davalılar ..., ... İnşaat, ... ve ... ... davaya cevap vermemişlerdir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı ... yönünden eksik nispi harcın yatırılmaması üzerine dosyanın işlemden kaldırıldığı ve karar tarihi itibarıyla 3 aylık yenileme süresi de geçtiğinden davanın açılmamış sayılmasına; diğer davacı ... yönünden ise davalı vekil ... ile ilk el davalı ... şirketinin sahibi dava dışı ...'nın baba-oğul oldukları, davalıların satış bedellerini ödediklerine dair herhangi bir delil sunamadıkları, vekalet görevinin kötüye kullanıldığının anlaşıldığı, ancak taşınmazı ... şirketinden devralan kayıt maliki diğer davalıların edinimlerinde kötüniyetli olduklarının ispatlanamadığı gerekçesiyle tapu iptal-tescil isteğinin reddine, tazminat isteğinin davalılar ... ... ve ... İnşaat yönünden kabulü ile 1.075.000,00 TL bedelin faiziyle birlikte anılan davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... mirasçıları vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı ... mirasçıları vekili istinaf dilekçesinde özetle; tapu iptal-tescil isteklerinin reddine karar verilmesinin doğru olmadığını, tüm davalıların el ve işbirliği içinde hareket ettiklerini, 2 nolu bağımsız bölümün önce davalı ... tarafından satın alınıp daha sonra davalı ... şirketinin sahibi ...'in eski eşi olan davalı ...'a devredildiğini, yine davalı ...' ın aldığı 1 nolu bağımsız bölümün de davalı ... şirketi adına davalı ...'in kardeşi olan ...'ın şirket temsilcisi olarak devirleri yaptığını, dolayısıyla anılan davalıların davalı şirketle bağlantısı olduğundan iyiniyetli sayılamayacaklarını, diğer dava konusu 3, 4 ve 5 nolu bağımsız bölümleri satın alan davalıların da ödeme belgesi sunmadıklarını, taşınmazların çok düşük bedellerle devredildiğini, tüm taşınmazlar yönünden iptal-tescil isteğinin kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı ... yönünden, vekil davalı ...'in dava konusu bağımsız bölümlerdeki payları oğluna ait ... şirketine devrettiği, bunun karşılığında davacıya herhangi bir ödeme yapılmadığı, 1 ve 2 nolu bağımsız bölümleri davalı Şirketten devralan davalı ...'ın da satış bedelini ödediğine dair belge sunmadığı, davalı ...'e satış işlemini Şirket adına vekaleten davalı ...'in kardeşinin yaptığı, davalının bağımsız bölümleri üzerindeki hacizlerle birlikte aldığı, daha sonra davalı ...'in 2 nolu bağımsız bölümdeki payını davalı ... ...'ya devrettiği, davalı ...'nın da ödeme belgesi sunmadığı, anılan davalının davalı ... şirketinin sahibi olan ...' in eski eşi olduğu, dolayısıyla 1 ve 2 nolu bağımsız bölüm malikleri ... ve ...'nın iyi niyetli 3. kişi konumunda bulunmadıkları, vekil ve davalı Şirket ile çıkar ve iş birliği içinde oldukları, vekilin vekâlet görevini kötüye kullandığını bildikleri, diğer dava konusu 3, 4 ve 5 nolu bağımsız bölüm malikleri olan diğer davalıların ise edinimlerinde iyiniyetli oldukları gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulü ile hüküm ortadan kaldırılarak davacı ... yönünden davanın açılmamış sayılmasına, davacı ... mirasçıları yönünden dava konusu 1 ve 2 nolu bağımsız bölümler hakkındaki iptal-tescil isteğinin kabulüne, diğer dava konusu 3, 4 ve 5 nolu bağımsız bölümler yönünden ise terditli tazminat isteğinin davalılar ... ... ve ... İnşaat yönünden kısmen kabulüne, diğer davalılar yönünden tazminat isteğinin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... mirasçıları vekili ve davalı ... ... temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı ... mirasçıları vekili temyiz dilekçesinde özetle; 3, 4 ve 5 nolu bağımsız bölümler yönünden iptal-tescil isteklerinin reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, vekilin vekalet görevini kötüye kullanarak oğlunun şirketi olan davalı ... şirketine taşınmazlarını devredip, ...’nın da daha sonra diğer davalılara muvazaalı ve bedelsiz devirler yaptığını, bilirkişi raporuyla dava konusu taşınmazdaki bağımsız bölümlerin birleştirilerek bütün olarak davalı ... şirketi tarafından kullanıldığının tespit edildiğini, davalılara devredilmesine rağmen 3, 4 ve 5 nolu bağımsız bölümlerin davalı şirket tarafından kullanılmasının muvazaanın göstergesi olduğunu, davalılar ... ve ...’ın satış bedelini ödediklerine dair bir belge sunamadıklarını, satış bedelinin çok düşük gösterildiğini, taşınmazı gezip görmeden satın aldıklarını, davalıların birbirleriyle anlaşarak muvazaayı gizlemek amacıyla birbirlerine karşı takip başlatıp dava açtıklarını, resmi senette gösterilen değerle gerçek bedel arasında fark bulunduğunu, devirlerin kısa süreli ve bedelsiz olduğunu, tazminat isteği reddedilen 4 nolu bağımsız bölüm yönünden gerçek bedelin çok altında değerle satış yapıldığını, dava dışı ...’in taşınmazı hiç kullanmadan, görmeden satın alıp çok kısa süre sonra düşük bedelle ... ve ...’e sattığını, davalıların kullanımının olmadığını, tüm devirlerin muvazaalı olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
Davalı ... ... temyiz dilekçesinde özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, ... şirketine satış sebebiyle ödediği bedelleri gösteren dekontları sunduğunu, dekontlar ile dava konusu 1 nolu bağımsız bölümü bedeli karşılığında satın aldığını gösterdiğini, peşin parasını ödeyerek satın aldığı taşınmazın tapusunun iptaline karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, sunduğu dekontların değerlendirilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 504/1. ve 506. maddeleri,
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesi,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190. maddesi.
3. Değerlendirme
1. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; davacı ...'nın Beyoğlu 23. Noterliğinin 02.12.2004 tarihli vekaletnamesi ile kardeşi olan davalı ...'yı vekil tayin ettiği, davalı vekil ... ...'in ise dava konusu 8704 ada 13 parseldeki 1, 2, 3, 4 ve 5 nolu bağımsız bölümlerdeki davacı ...'in 1/2 payını 16.01.2008 tarihinde oğlu ...'nin sahibi olduğu davalı ... İnşaat şirketine satış suretiyle devrettiği, davalı ... şirketi tarafından 1 nolu bağımsız bölümün 10.12.2013 tarihinde davalı ...'a; 2 nolu bağımsız bölümün 10.12.2013 tarihinde davalı ...'a, ...'in de 06.07.2017 tarihinde davalı şirket sahibi ...'in eski eşi olan davalı ...'a; 3 nolu bağımsız bölümün 17.05.2011 tarihinde davalı ...'a; 4 nolu bağımsız bölümün önce 25.03.2011 tarihinde dava dışı ...'e, adı geçenin de 04.05.2011 tarihinde eşit payla davalılar ... ve ...'a; 5 nolu bağımsız bölümün ise 07.09.2011 tarihinde davalı ...'a satış suretiyle devredildiği anlaşılmaktadır.
2. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, özellikle Bölge Adliye Mahkemesinin de kabulünde olduğu üzere davalı vekil ... ...'in vekalet görevini kötüye kullanarak dava konusu bağımsız bölümleri oğluna ait davalı ... şirketine devrettiği, anılan davalıların el ve işbirliği içerisinde olduğu, davalı ... şirketinden taşınmazı devralan ikinci el davalı ...'ın ise şirkete vekaleten temlik yapan ...'ın kardeşi olduğu, durumu bilen veya bilmesi gereken konumunda bulunduğu, davalı ...'in temyiz dilekçesinin ekinde sunduğu dekontlarda satıştan önceki dönemlere ait para girdi çıktılarının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, diğer davalılar ...,...,... ve ...'in ise edinimlerinde kötüniyetli olduklarının ispatlanamadığı anlaşıldığına göre; davacı ... mirasçıları vekili ve davalı ... ... tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı ... mirasçıları vekilinin ve davalı ... ...'in temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 247,70 TL
bakiye onama harcının temyiz eden davacı ... mirasçılarından alınmasına, fazla alınan 9.593,00 TL temyiz karar harcının istek halinde davalı ... ...'e iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.10.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.