"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 1981/699 E., 1989/59 K.
HÜKÜM : Kabul
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davacılar vekili ile davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde, Sivas ili, .... ilçesi, ... Mahallesinde yapılan kadastro çalışmaları sonucunda 182 ada 19 parsel ile 192 ada 6 parsel sayılı taşınmazların Kadastro Kanunu'nun 22/h maddesi uyarınca tapu kaydı ve tasarruf belgesi sunulamaması nedeniyle davalı Hazine adına tespit ve tescil edildiğini, oysa taşınmazların davacılar ile davada taraf olmayan bazı şahısların kök murisi olan.... ...’a ait olduğunu, ... mirasçıları tarafından nizasız ve fasılasız malik sıfatıyla kullanıldığını ileri sürerek tapu kaydına ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazların tapu kaydının iptali ile... ... mirasçıları adına miras payları oranında tapuya tescilini istemiştir.
Yargılama sırasında 04.10.1988 tarihinde davacılar vekili, ...’ın tüm mirasçılarının iştirakinin sağlanamaması nedeniyle, kök murisin ölüm tarihi itibarı ile mirasçıları arasında müşterek mülkiyet hükümlerinin geçerli olması nedeniyle davacılar adına tescil kararı verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili, cevap dilekçesinde ve yargılama sırasında davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmaza komşu 18 parsel sayılı taşınmazın dayanak 03.12.1959 tarih 9 nolu tapu kaydı ile 20 parsel sayılı taşınmazın dayanak K.evvel 944 tarih 11 sıra nolu tapu kaydının dava konusu taşınmazın sınırını ... oğlu ... olarak okuduğu, çekişmeli taşınmazların ... oğullarından intikal ettiği, davacılar ile murislerinin tespit tarihine kadar 20 yılı aşkın bir zamandan beri nizasız ve fasılasız malik sıfatıyla hüsnüniyetle tasarruflarında bulunduğu, .... oğlu ....’ın Medeni Kanun'un kabulünden önce öldüğü, mirasının müşterek mülkiyet halinde olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 182 ada 6 ve 19 parsel sayılı taşınmazların Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile ... oğlu ...’ın terekesi 322560 hisse kabul edilerek 19152 hissenin dava açan mirasçıların veraset ilamındaki miras payları oranında tapuya tesciline, kalan hissesinin davalı Hazine üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ve davalı Hazine vekili temyiz talebinde bulunmuştur.
B. Temyiz Nedenleri
1.Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; Mahkemece sadece dava açan mirasçılar yönünden davanın kabul edildiği diğer mirasçılara ait hisselerin davalı Hazine üzerinde bırakılmasına karar verildiğini, miras bırakanın ölümünden sonra, mirasın geçmesi ve paylaşılması arasındaki süre içerisinde mirasçıların terekeye el birliği mülkiyeti ile sahip olduklarını, bir mirasçı, mirasçı olmayan üçüncü şahıslara yönelik olarak tapu iptali ve tescil davası açmışsa mahkemece ya tüm mirasçıların davaya muvafakat vermelerinin sağlanması ya da terekeye temsilci atanması için dava açılması amacıyla davacıya süre vermesi gerekirken terekeye temsilci atanmadan kalan hissenin Hazine üzerinde bırakılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın bu sebeple bozulmasını talep etmiştir.
2.Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; kabul kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, muris .... oğlu ....’ın tüm mirasçılarının davada yer almadığını, davacıların aynı taşınmazlar hakkında daha önce açtıkları ve takipsiz bıraktıkları davanın halen derdest olduğunu, dava konusu 182 ada 6 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili kesinleşmiş mahkeme kararı olduğunu, Mahkemece tapu kaydının çekişmeli taşınmaza uyduğu kabul edilmiş ise de bu tespitin hatalı olduğunu, bir tapu kaydının uyması için en az üç sınırının uyması gerektiğini, ayrıca davacı taraf lehine zilyetliğin olumlu ve olumsuz şartlarının tam olarak gerçekleşmediğini, Mahkemece yapılan araştırmanın eksik ve yetersiz olduğunu belirterek ve re'sen görülecek eksiklikler nedeniyle kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. Değerlendirme
Sivas ili .... ilçesi ... Mahallesinde 1973 yılında yapılan kadastro çalışmaları sonucunda 182 ada 6 parsel sayılı 10.882,20 m2 yüz ölçümlü taşınmaz, ..... isimli bir şahıs tarafından ekilip biçildiği, bu yerin esas sahibinin uzun .... isimli bir şahıs olduğu ancak ne ... ne de uzun ... tarafından bu yere ait tapu kaydı veya tasarruf belgesi ibraz edilmediği, yapılan araştırmada bu şahıslar adına bu yere uygun bir tapu kaydına rastlanılmadığı belirtilip bir hakkın zayine sebebiyet vermemek için 2613 sayılı Kanun'un 22/h maddesi uyarınca tarla vasfı ile Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Daha sonra 31.01.1984 tarihinde hükmen ... mirasçıları adına ¼ paylı olacak şekilde tapuda tescil edilmiştir.
Sivas ili .... ilçesi ..... Mahallesinde 1973 yılında yapılan kadastro çalışmaları sonucunda 182 ada 19 parsel sayılı 92.414,80 m2 yüz ölçümlü taşınmaz, komşu taşınmazların hudut okumasında .... oğlu .... diye bir şahsın malik olabileceği ve halen ... diye bir şahsın vereseleri tarafından kullanıldığı, herhangi bir tapu kaydı sunulmadığı, mahalli bilirkişilerce bu yerin kime ait olduğunun bilinemediği belirtilip bir hakkın zayine sebebiyet vermemek için 2613 sayılı Kanun'un 22/h maddesi uyarınca tarla vasfı ile Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Daha sonra 15.10.1980 tarihinde hükmen Hazine adına tescil edilmiştir.
Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2 maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nın uygulanacağı davalar yönünden HUMK’nın 428.maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekilinin tüm temyiz itirazları ile davalı Hazine vekilinin çekişmeli 182 ada 19 parsel sayılı taşınmaza yönelik yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle 182 ada 19 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki usul ve yasaya uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
Davalı Hazine vekilinin çekişmeli 182 ada 6 parsel sayılı taşınmaz hakkında kurulan karara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince, Mahkemece kazandırıcı zamanaşımı zilyetlik koşullarının davacılar lehine oluştuğu gerekçesi ile kabul kararı verilmiş ise de tapu kaydının iptaline karar verilen 182 ada 6 parsel sayılı taşınmazın karar tarihinde tapuda malikinin davalı Hazine olmadığı, hükmen 31.01.1984 tarihinde dava dışı..... mirasçıları adına paylı olarak tapuda kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, tapu kayıt malikleri davaya dahil edilerek taraf koşulu tamamlanmadan karar verilmesi isabetsiz olmuştur.
Davacı tarafın dayandığı tapu kaydı çekişmeli taşınmaza yöntemince uygulanıp taşınmazı kapsayıp kapsamadığı ile dayanak tapu kaydının başka bir taşınmaza revizyon görüp görmediği hususları belirlenmeden eksik inceleme ve araştırma ile karar verilemez.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için 182 ada 6 parsel sayılı taşınmaz maliklerine karşı davanın yöneltilmesi için davacı tarafa süre ve imkan tanınması, bu şekilde taraf teşkilinin sağlanması, ardından davacı tarafa hangi taşınmaz için hangi tapu kaydına dayandığı açıklattırıldıktan sonra, davacının dayandığı tapu kaydının tesisinden itibaren tüm tedavülleri Tapu Müdürlüğü ve Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Arşiv Dairesi Başkanlığından ayrı ayrı sorulup ve dayanağı olan belgeler ile birlikte getirtilmeli, bu kayıtların dava dışı başka taşınmazlara revizyon görüp görmediği sorulup saptanarak revizyon görmüşlerse revizyon gördüğü taşınmazlara ait kadastro tespit tutanaklarının onaylı örnekleri ve dava konusu taşınmaza komşu olan taşınmazlara ait kadastro tutanak örnekleri, varsa dayanağı kayıtlarla (tapu kaydı, vergi kaydı gibi) birlikte getirtilmeli, taşınmazların kadastro tespiti kesinleşmişse tedavüllü tapu kayıtları (tapu kütük sayfaları ile birlikte), davalı iseler dava dosyaları getirtilip dosya arasına alınmalı,182 ada 6 parsel sayılı taşınmazın tesciline konu Sivas 3. Aliye Hukuk Mahkemesinin 25.05.1983 tarih 1983/8 Esas, 1983/149 Karar sayılı dava dosyası dosya arasına alınmalı, bu şekilde dosya keşfe hazır hale getirildikten sonra mahallinde 3 kişilik yerel bilirkişi kurulu, tarafların gösterecekleri tanıklar ve teknik bilirkişi hazır olduğu halde yeniden keşif yapılmak suretiyle davacı tarafın dayandığı tapu kaydı, varsa krokisi/haritası zemine uygulanarak kaydın kapsamı 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 20/A maddesi uyarınca haritasına göre belirlenmeli; tapu kaydının krokisinin/haritasının bulunmaması veya uygulanamaması durumunda, tapu kaydı tesisinden itibaren tüm tedavülleriyle birlikte okunup sınırlarının bilirkişilerce zeminde tek tek gösterilmesi istenilmeli; bilirkişilerin gösteremediği sınırlar için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı; komşu taşınmazların dayanak kayıtlarının dava konusu taşınmazın yönünü ne okuduğu belirlenmeli, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenerek tapu kaydının dava konusu taşınmazı kapsayıp kapsamadığı kesin olarak tespit edilmeli; tapu kaydı dava konusu taşınmazı kapsıyor ise davalılar lehine tapu kaydının hukuki kıymetini yitirip yitirmediği hususu tartışılıp değerlendirilmeli, dava konusu taşınmazın, söz konusu tapu kaydının kapsamı dışında kaldığı saptandığı takdirde davacı taraf tapu kaydı ile birlikte zilyetlik hukuki nedenine dayanarak dava açtığından, zilyetlik araştırması yapılarak yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın öncesinin kime ait olduğu, kimden kime nasıl intikal ettiği, kim tarafından hangi süreyle ve ne şekilde kullanıldığı hususlarında yerel bilirkişi ve tanıklardan maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, teknik bilirkişiden yerel bilirkişi ve tanıkların gösterdiği sınırları ve uygulanan tapu kayıtlarının kapsadığı alanı gösterir, keşfi takibe ve bilirkişi sözlerini denetlemeye elverişli krokili rapor alınmalı; bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin tüm temyiz itirazları ile davalı Hazine vekilinin 182 ada 19 parsel sayılı taşınmaz hakkında kurulan hükme yönelik yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
Davalı Hazine vekilinin 182 ada 6 parsel sayılı taşınmaza yönelik yerinde bulunan temyiz itirazının kabulü ile hükmün bu kısmının (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi yollamasıyla) 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
Aşağıda yazılı 247,70 TL bakiye onama harcının davacılardan alınmasına,
492 Sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j. bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
25.12.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.