Logo

1. Hukuk Dairesi2023/4880 E. 2023/6927 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu tapuya tescil edilen taşınmazlar hakkında açılan tapu iptali ve tescil davasında, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçip geçmediği.

Gerekçe ve Sonuç: Davanın, kadastro tespitlerinin kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıllık hak düşürücü sürenin aşılmasından sonra açılmış olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1142 E., 2022/1362 K.

DAVA TARİHİ : 29.03.2018

HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ :... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/77 E., 2021/475 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali- tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar; ... ili,... ilçesi, ... beldesi, Cumhuriyet Mahallesinde bulunan 136 ada 74 ve 77 parsel sayılı taşınmazların evveliyatında kök mirasbırakanları Hüseyin Sert’e ait olduğunu, dava konusu taşınmazlarda davalıların mirasbırakanı ...'in herhangi bir tasarrufunun bulunmadığını ancak kadastro çalışmaları sırasında taşınmazları kendi adına yazdırdığını, kadastro çalışmalarında taşınmazlar başına gidilmeden işlem yapıldığını, tutanağı hazırlayan bilirkişilerin söz konusu taşınmazlar ile ilgili bilgi sahibi olmadıklarını, tapu kayıtlarındaki yüz ölçümü ile taşınmazların gerçek ölçülerinin birbiriyle uyuşmadığını ileri sürerek dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile kök mirasbırakanları Hüseyin Sert'in mirasçıları adlarına tapuya tesciline kararı verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar; davaya cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 30.12.2021 tarihli ve 2018/77 Esas, 2021/475 Karar sayılı kararıyla;dava konusu taşınmazların kadastro tespitlerinin 30.04.1992 tarihinde kesinleştiği, davanın ise 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12 nci maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra 29.03.2018 tarihinde açıldığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalıların mirasbırakanı ...'in kadastro çalışmalarında dava konusu taşınmazları kendi adına yazdırdığını ancak taşınmazları ölene kadar davacıların kök mirasbırakanının kullandığını, ölümünden sonra ise eşi ve köyde oturan çocuklarının kullandığını, davalıların mirasbırakanı ...’in ise kadastro öncesi veya sonrasında taşınmazlar üzerinde zilyetliğinin bulunmadığını, Anayasa Mahkemesince kadastro tespiti ile yapılan tapulamada mirasçılar arasında hak düşümüne ilişkin Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesinin iptal edildiğini, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 23.09.2022 tarihli ve 2022/1142 Esas, 2022/1362 Karar sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesince davanın hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle verilen ret kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Nedenleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde;istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu′nun 12/3 üncü maddesi

3. Değerlendirme

1.Dava konusu ... ili,... ilçesi, .../Cumhuriyet köyü çalışma alanında bulunan 136 ada 74 ve 77 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin kadastro tespitlerinin kesinleşme tarihlerinin 30.04.1992 olduğu, davanın ise Kadastro Kanunu'nun 12 nci maddesinin 3 üncü fıkrasında düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra 29.03.2018 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır.

2.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR :

Açıklanan sebeple;

Davacılar vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA;

Aşağıda yazılı bakiye 189,15 TL temyiz harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

29.11.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.