Logo

1. Hukuk Dairesi2023/5069 E. 2024/5815 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayalı olarak tescil harici bırakılan ve kadastro sonucu başkası adına tescil edilen taşınmazlar üzerinde tapu iptali ve tescil davası açılması üzerine husumet ve zilyetlik yönünden uyuşmazlık çıkmıştır.

Gerekçe ve Sonuç: Tescil harici bırakılan kısım için dava değerinin temyiz kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle temyiz isteminin değerden reddine, diğer kısımlar için ise davaya sonradan dahil edilen parsellerin maliklerine husumet yöneltilmemiş olması nedeniyle davanın pasif husumetten reddinin gerekmesine rağmen esastan reddine karar verilmiş olmasının sonucu itibariyle doğru olması ve yargılamanın tekrarını gerektirmemesi gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesi düzeltilmek suretiyle onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1831 E., 2023/763 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret/Usulden Ret-Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Rize 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/456 E., 2022/40 K.

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tescil ile tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun usulden ve esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Rize ili, .... ilçesi, .... İslahiye köyünde bulunan 121 ada 15 parsel sayılı taşınmazın babalarından kaldığını, sağlığında babalarının hibe ettiğini, babalarının da 1962 yılında ....'dan satın aldığını iddia ederek, çekişmeli taşınmazın tapu kayıtlarının iptali ile 1/2 pay ile davacılar adına tapuya tescilini talep etmiştir.

Aşamada, 121 ada 1 ve 31 sayılı parseller davaya dahil edilmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taşınmazın yol ve garaj olarak kullanıldığı, zilyetlikle kazanım şartları davacılar lehine oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel Mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacıların atalarından gelen parseller olarak dava konusu taşınmazlara malik olduklarını, dilekçe ekinde sunulan ancak Mahkemece yapılan eksik inceleme nedeniyle dosya içerisine alınmayan 19.8.1968 tarih ve 16-7 nolu tapu kayıtlarından da anlaşılacağı üzere dava konusu taşınmazın Hasan oğlu ...'a ait olduğunu, itiraz ettikleri kısmın yol ile ev arasında kalan kısım olduğunu, çekişmeli taşınmazlara ilişkin eski tapu kayıtlarının dosya arasına getirtilmesi ve keşifte uygulanması gerektiğini, eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulduğunu beyanla İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; krokide (C) harfi ile gösterilen tescil harici taşınmaz bölümünün değerinin 1.746,53 TL'nin altında olduğu, bu değerin karar tarihi (2022 yılı) itibariyle yürürlükte bulunan 8.000,00 TL kesinlik sınırının altında olduğu, hal böyle olunca, davacılar vekilinin 06.04.2021 tarihli harita mühendisi bilirkişi raporuna ekli krokide (C) harfi ile gösterilen tescil harici kısma yönelik istinaf kanun yolu başvurusunun HMK'nın 341/2, 346 ve 352/1-b maddeleri gereğince miktar itibariyle kesinlik nedeniyle usulden reddine; dava konusu 121 ada 31 parsel sayılı taşınmazın 06.04.2021 tarihli harita mühendisi bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 8,88 m2'lik kısmı ile 121 ada 1 parsel sayılı taşınmazın aynı krokide (B) harfi ile gösterilen 8,07 m2'lik kısmı yönünden yapılan istinaf incelemesinde ise hava fotoğrafları üzerinde yapılan inceleme sonucunda da davacı tarafın zilyetliğinin tespit edilememiş olmasına, her ne kadar istinaf dilekçesi ekinde eski tarihli tapu kaydı sunulmuş ve bu tapu kaydının mahalline uygulanması gerektiği ileri sürülmüş ise de HMK'nın 355.maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesindeki yargılama sırasında ileri sürülmeyen iddia, savunma ve delillerin istinaf aşamasında ileri sürülemeyecek olmasına göre davacılar vekilinin bu kısımlara yönelik istinaf kanun yolu başvurusunun HMK'nın 353/1-b.(1) maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Nedenleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazlara ilişkin eski tapular getirtilerek zeminde uygulanması gerektiğini öne sürerek ve istinaf dilekçesini tekrar ederek kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro harici bırakılan yerin tescili ile kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi,

Hukuk Genel Kurulu'nun 27.01.2016 tarihli ve 2014/13-684 Esas, 2016/106 Karar 30.11.2021 tarihli ve 2018/(20)8-343 Esas, 2021/1515 Karar sayılı kararları.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Kadastro sonucu Rize ili, .... ilçesi, ... İslahiye köyü 121 ada 1 parsel sayılı taşınmaz senetsizden Abdul Sancaktutan adına tespit ve Komisyon kararıyla 120,88 metrekare olarak, 121 ada 31 parsel sayılı 318,06 metrekare taşınmaz iki katlı kargir ev ve bahçesi olarak tespit ve Komisyon kararıyla 309,61 metrekare olarak ... ve ... adına tescil edilmiştir. Çekişmeli 121 ada 15 parsel sayılı taşınmazın ise tespiti iptal edilerek yol olarak tescil harici bırakılmıştır.

Uyuşmazlık TMK'nın 713/1. maddesi ve 3402 sayılı Yasa'nın 14 ve 17. maddeleri gereği tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir.

3. Fen bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen tescil harici taşınmaza ilişkin temyiz isteminin incelenmesinde;

Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366. maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Somut olayda, tescil talep edilen taşınmazın, dava tarihindeki keşfen saptanan değeri 1.746,00 TL'nin, 2023 yılı itibarıyla temyiz kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmaktadır.

4. Fen bilirkişi raporunda (A) ve (B) harfleri ile gösterilen taşınmaz bölümlerine ilişkin temyiz isteminin incelenmesine gelince; dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, davanın niteliğine göre, tapu kayıt malikine husumet yöneltilmesi gerektiği, sonradan davaya dahil edilen 121 ada 1 parsel ile 121 ada 31 parsel sayılı taşınmazların maliklerinin dahili davalı yoluyla davaya eklenmelerine olanak bulunulmadığı gözetildiğinde anılan parseller yönünden davanın pasif husumetten reddi gerekirken esastan reddine karar verilmesi isabetsiz ise de, bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirmediğinden sonucu itibariyle davanın reddi doğru olduğundan Mahkeme kararının gerekçesinin düzeltilerek onanması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.(C) harfi ile gösterilen tescil harici bölüm yönünden davacılar vekilinin temyiz dilekçesinin DEĞERDEN REDDİNE,

2.(A) ve (B) harfleri ile gösterilen bölümler yönünden ise, Mahkemece verilen karar açıklanan gerekçeyle sonucu itibariyle doğru olduğundan, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 373/1. maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesi düzeltilmek suretiyle 6100 sayılı HMK’nın 371. maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

İstek halinde peşin alınan harcın temyiz eden davacılara iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.10.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.