Logo

1. Hukuk Dairesi2023/5125 E. 2023/6857 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tereke temsilcisi atanması sonrası mirasçıların açtığı davanın mirasçılar tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi'nin, tereke temsilcisi atanması nedeniyle mirasçıların dava takip yetkisinin kalmadığı gerekçesiyle istinaf dilekçesini usulden reddetmesine karşı yapılan temyiz başvurusunun incelenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların dava takip yetkisinin sona erdiği, ancak İlk Derece Mahkemesi kararının tereke temsilcisine usulüne uygun tebliğ edilmediği ve tereke temsilcisinin, kararın kesinleşmesinden sonra usulüne uygun tebligat yapılarak istinaf yoluna başvurduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/777 E., 2020/819 K.

DAVA TARİHİ : 13.03.2018

HÜKÜM/KARAR : Ret / Usulden Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Sakarya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/110 E., 2020/59 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisinin ortadan kalktığı gerekçesiyle, 6100 sayılı HMK’nın 352/1-ç maddesi uyarınca davacılar vekilinin istinaf dilekçesinin usulden reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi Kararı, davacılar vekili ve tereke temsilcisi vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar, mirasbırakan anneleri ...’nün 658 ve 738 parsel sayılı taşınmazlarını davalı oğlu Yavuz’a ölünceye kadar bakma akdi ile temlik ettiğini, mirasbırakanın temlik tarihinde fiil ehliyetini haiz olmadığını, işlemin mirastan mal kaçırma amacıyla ve muvazaalı olarak yapıldığını ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile mirasçılar adına tesciline karar verilmesini istemişler, yargılama sırasında davacılardan ...’un ölümü üzerine mirasçıları davaya devam etmişler, İstanbul Anadolu 13. Sulh Hukuk Mahkemesinin 25.04.2019 tarihli ve 2018/95 Tereke ve 2019/46 Karar sayılı kararı ile mirasbırakanın terekesine Av. ... temsilcisi olarak atanmış ve tereke temsilcisi davaya dahil edilmiştir.

II. CEVAP

Davalı, davaya cevap vermemiş, duruşmada alınan beyanında mirasbırakana baktığı için taşınmazları kendisine devrettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Sakarya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 25.02.2020 tarihli ve 2018/110 Esas, 2020/59 Karar sayılı kararı ile; mirasbırakanın işlem tarihinde fiil ehliyetini haiz olduğu ve mirasbırakanın davalı tarafından bakıldığı, temliklerin mal kaçırmak amacıyla yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen 25.02.2020 tarihli kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, hükme esas alınan Adli Tıp Kurumu raporunda kesin bir ifadede bulunulmadığını ve hükme esas alınamayacağını, mirasbırakanın tüm mal varlığını davalının ele geçirdiğini, mirasbırakanın dava konusu iki adet taşınmazını ölünceye kadar bakma akdi ile davalıya devrettiğini, sonuçta mirasbırakanın tüm malvarlığını davalı oğluna aktardığını, Mahkemece eksik araştırma ile hüküm kurulduğunu, mirasbırakanın sahip olduğu altın, büyükbaş hayvan ve tarlalarından elde ettiği gelirleri de davalıya verdiğini, temliklerdeki amacın mal kaçırmak olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; hükmün davacılar vekili tarafından istinaf edildiği, Sakarya 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/85 Esas, 2019/570 Karar sayılı kararıyla mirasbırakan ...'nün terekesine Av. ...'ın temsilci atandığı, terekeye temsilci olarak atanan Av. ...'a gerekçeli kararın 31.08.2020 tarihinde tebliğ edildiği, ancak tereke temsilcisi tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmadığı, 4721 s. TMK'nın 640 ıncı maddesi uyarınca tereke adına temsilci atanması durumunda davanın tereke temsilcisinin veya bu sıfatla vekil kıldığı avukatın huzuru ile sürdürülmesi gerektiği, tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisinin ortadan kalktığı gerekçesiyle 6100 sayılı HMK’nın 352/1-ç maddesi uyarınca davacılar vekilinin istinaf dilekçesinin usulden reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ve tereke temsilcisi vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacılar vekili temyiz dilekçesinde; istinaf başvuru dilekçesinde ileri sürdüğü hususlara ek olarak tereke temsilcisi atama kararının henüz kesinleşmediğini, anılan karar kesinleşmeden davanın görülmesinin yanlış olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Tereke Temsilcisi vekili temyiz dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkeme kararının tereke temsilcisine usulüne uygun tebliğ edilmediğini, karardan Bölge Adliye Mahkemesi kararının tebliği ile haberdar olunduğunu, ayrıca tereke temsilcisi atama kararının henüz kesinleşmediği gibi bu kararın temsilciye tebliğ de edilmediğini, terekeye temscilci atama kararının kesinleşmeden keşif yapılarak tanık dinlenmesinin usulen yanlış olduğunu, mirasbırakanın davalı tarafın hilesi ile taşınmazları devrettiğini, iddianın ispat edildiğini, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek İlk Derece ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuki nedenlerine dayalı tapu iptali ile tüm mirasçılar adına tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı; 4721sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ıncı, 706 ncı; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 237 nci; 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 26 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Taraflar arasında tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, Sakarya Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/85 Esas, 2019/570 Karar sayılı kararıyla mirasbırakan ... terekesine Av. ...’ın temsilci olarak atandığı, Av. ...’a gerekçeli kararın 31.08.2020 tarihinde tebliğ edildiği, ancak tereke temsilcisi tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmadığı, tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisinin ortadan kalktığı gerekçesiyle 6100 sayılı HMK’nın 352/1-ç maddesi uyarınca davacılar vekilinin istinaf dilekçesinin usulden reddine karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi Kararı davacılar vekili ve tereke temsilcisi vekili tarafından temyiz edilmiştir.

2. Somut olayda; davacılar, ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuki nedenlerine dayalı olarak tüm mirasçılar adına tescil isteğiyle, bir başka ifadeyle terekeye döndürülme isteğiyle eldeki davayı açmış olup tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalktığı gözetildiğinde davada davacı sıfatı kalmayan davacılar vekilinin temyiz itirazlarının dinlenme olanağı bulunmamaktadır.

3. Tereke Temsilcisinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;

Dosya içeriği ve toplanan delillerden; mirasbırakan ...’nün terekesine Sakarya 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/85 Esas, 2019/570 Karar sayılı ilamı ile Av. ...’ın temsilci tayin edildiği, kararın 04.07.2023 tarihinde kesinleştiği, temsilci tayinine ilişkin karar henüz kesinleşmeden, atanan tereke temsilcisine eldeki davanın duruşma gününün bildirildiği, bunun üzerine 17.12.2019 tarihli ve 25.02.2020 tarihindeki son celseye tereke temsilcisinin katıldığı anlaşılmaktadır.

Mahkemenin 25.02.2020 tarihli ve 2018/110 Esas, 2020/59 Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verildiği, kararın tereke temsilcisi Av. ...’ın "Cumhuriyet Mah. Gökalp Sok. No:28 Kat:2 Kapı No:203 Adapazarı/Sakarya" adresine tebliğe çıktığı, ancak komşu ...beyanıyla adresten taşındığı belirtilerek tebligatın merciine iade edildiği, kararın bu kez "İstiklâl Mahallesi 310. Sk. No:6 Serdivan/Sakarya" adresine Tebligat Kanunu'nun 21/2 nci maddesine göre tebliğe çıkartıldığı, kararın bu adreste tereke temsilcisi Av. ...’a 31.08.2020 tarihinde "...’a sorulduğu, muhatabın tevzi saatlerinde bulunmadığı" belirtilerek İstiklal Mahallesi Muhtarlığına evrakın bırakıldığı, kapıya ise 2 nolu haber kağıdının yapıştırıldığının bildirildiği, tebligat üzerine tebliğ yapılacak adresin MERNİS adresi olduğu belirtilmeden ve muhatabın adresinde hangi sebeple bulunmadığının Tebligat Tüzüğü'nün 28 inci maddesinde sayılan kişilerden sorulmadan ve beyan ve imzaları alınmadan tebliğ işleminin yapıldığı görülmüştür. Bu durumda, tereke temsilcisine yapılan karar tebliğinin usule aykırı olduğu açıktır.

Kaldı ki; Dairenin 08.06.2022 tarihli geri çevrilme kararında da, tereke temsilcisi atanmasına ilişkin kararın kesinleştirilmesinden sonra, tereke temsilcisine İlk Derece Mahkemesinin 25.02.2020 tarihli, 2018/110 Esas, 220/59 Karar sayılı kararı ile Bölge Adliye Mahkemesinin 14.10.2020 tarihli, 2020/777 Esas, 2020/819 Karar sayılı kararlarının usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi gerektiği belirtilmiş, ayrıca Avukat ...’ın mirasbırakan ... terekesine temsilci tayin edilmesine ilişkin Sakarya 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/85 Esas, 2019/570 Karar sayılı kararı 04.07.2023 tarihinde kesinleşmiş, anılan İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararları tereke temsilcisi ... vekiline, 23.08.2023 tarihinde tebliğ edilmiş ve karar süresi içinde tereke temsilcisi tarafından istinaf edilmiştir.

Hâl böyle olunca, tereke temsilcisi tarafından süresinde yapılan istinaf itirazlarının Bölge Adliye Mahkemesince incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davayı takip yetkisi bulunmayan davacılar vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE,

2. Tereke temsilcisinin değinilen yönden yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371/1-a maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına,

Peşin alınan temyiz karar harçlarının istek hâlinde ilgililere iadesine,

Dosyanın karar veren Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesine gönderilmesine,

28.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.