"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Usulden Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Göle Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali-tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesinin davanın husumet yönünden reddi kararına karşı davacılar tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince verilen kısmen esastan ret, kısmen mahkemesine gönderilmesi kararı süresi içinde davacılardan ... tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı taraf, kadastro öncesi nedene dayanarak 113 ada 100 ve 114 ada 4, 5, 9, 10, 13, 14, 15, 16, 17, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 29, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 47, 48 parsel sayılı taşınmazlara yönelik olarak tapu iptali-tescil isteğinde bulunmuştur.
II. CEVAP
Davalı Hazine davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 02.06.2021 tarihli ve 2016/450 Esas, 2021/99 Karar sayılı kararıyla; davada hasım gösterilen Hazinenin tespit maliki olmadığı, davada taraf sıfatı bulunmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde bir kısım davacılar tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Dava dilekçesindeki iddialar tekrarlanıp kararın kaldırılması talep edilmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 19.10.2022 tarihli ve 2022/1823 Esas, 2022/1897 Karar sayılı kararında; pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddedilen 114 ada 4, 5, 9, 10, 13, 14, 15, 16, 17, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 29, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 47 ve 48 parsel sayılı taşınmazlara yönelik istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine; 113 ada 100 parsel sayılı taşınmazın Hazine adına tescilli bulunduğu ve on yılık hak düşürücü sürenin de dolmadığı gerekçesiyle, bu parsel yönünden taraf delilleri toplanmak suretiyle uyuşmazlığın esasına ilişkin olarak karar verilmesi için dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılardan ...
Çifci tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Dava dilekçesindeki iddialar tekrarlanarak kararın bozulması istenilmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi zilyetliğe dayalı tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi, "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir."
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi, “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”;
17. maddesi ise, “Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde Hazine adına tespit edilir." hükümlerini içermektedir.
3. Değerlendirme
1. Öncelikle belirtilmelidir ki, bir davada taraf sıfatı, dava konusu sübjektif hak (dava ...) ile taraflar arasındaki ilişkidir. Bir subjektif ... dava etme yetkisi kural olarak o hakkın sahibine ait olduğundan davacı sıfatı (aktif husumet), yani davacı olma yetkisi de o hakkın sahibine ait olacaktır. Bir subjektif hak kendisinden davalı olarak istenebilecek kişi ise, o hakka uymakla borçlu olan kişiye (davalı sıfatı, pasif husumet) ait olacaktır.
O halde, davalı Hazinenin 114 ada 4, 5, 9, 10, 13, 14, 15, 16, 17, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 29, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 47 ve 48 parsel sayılı taşınmazlarla kayden bir ilgisi bulunmadığından, anılan taşınmazlar yönünden davanın husumet nedeniyle usulden reddedilmesinde bir isabetsizlik yoktur.
2. Diğer taraftan, davanın yeniden görülmesi için verilen gönderme kararları 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesinin 1-a bendi uyarınca kesin olduğundan, aynı Kanun’un 362. maddesinin 1-g bendi uyarınca temyiz edilemeyeceğinden, 113 ada 100 parsel sayılı taşınmaz yönünden temyiz dilekçesinin reddine karar verilmelidir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle:
1) Davacı tarafın 114 ada 4, 5, 9, 10, 13, 14, 15, 16, 17, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 29, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 47 ve 48 parsel sayılı taşınmazlar hakkında yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA,
2) Davacı tarafın 113 ada 100 parsel sayılı taşınmaz yönünden temyiz dilekçesinin reddine;
Aşağıda yazılı 99,20 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Göle Asliye Hukuk Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine,
26.01.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.