Logo

1. Hukuk Dairesi2023/5309 E. 2024/725 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı yararına hükmedilen vekalet ücretinin miktarının doğru hesaplanıp hesaplanmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın aynına ilişkin davalarda, harcı tamamlanan dava değeri üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği, eksik harç tamamlanmamış ise vekalet ücretinin dava dilekçesinde gösterilen değer üzerinden takdir edileceği gözetilerek, feragat edilen taşınmazların değeri üzerinden harç tamamlanmadığı için vekalet ücretinin dava dilekçesindeki değer üzerinden hesaplanması gerekirken, eksik harç tamamlanmayan kısım üzerinden hesaplanmasının hatalı olduğu gerekçesiyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/82 E., 2023/436 K.

DAVACILAR : ... vekilleri Avukat ..., Avukat ..., ..., ..., ..., ... vekilleri Avukat ...,

DAVALILAR : ... vekilleri Avukat ..., Avukat ..., ... vekilleri Avukat ..., Avukat ..., Avukat ..., Avukat ..., ... vekilleri Avukat ..., Avukat ..., Avukat ...

DAVA TARİHİ : ...

HÜKÜM : Ret

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonucunda, Dairece hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiş; davalılar vekilinin karar düzeltme isteği üzerine Dairece bu kez, dava konusu 2, 42, 97 ve 136 parsel sayılı taşınmazlar bakımından karar düzeltme isteğinin reddine, feragat edilen 1 ve 4 parsel sayılı taşınmazlar bakımından ise kararın bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, bozma kapsamı dışındaki 2, 42, 97 ve 136 parsel sayılı taşınmazlar davadan tefrik edilerek yeni esasa kaydedilmiş, eldeki davaya konu 1 ve 4 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ise davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar; mirasbırakanları ...'ın işlerini yürütmek için kardeşleri ve yeğeni olan davalıların vekaletname istediklerini, ancak vekalet görevini kötüye kullanarak mirasbırakanlarından kalan dava konusu taşınmazları üzerlerine geçirdiklerini ileri sürerek dava konusu Diyarbakır’da bulunan 643 ada 97, 428 ada 42 parsel, Gaziantep’te bulunan 580 ada 136 parsel, İzmir’de bulunan 10906 ada 1, 2 ve 4 parsel sayılı taşınmazlardaki hisselerinin tapu kayıtlarının iptali ile adlarına tescilini, olmadığı taktirde fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 300.000,00 TL tazminatın ödenmesini istemişler; davacılar vekili 21.10.2020 tarihli duruşmada, 1 ve 4 parsel sayılı taşınmazlar bakımından davadan feragat edildiğini bildirmiştir.

II. CEVAP

Davalılar; davacıların mirasbırakanı ... ile ortak ticaret yaptıklarını, ölümünden sonra eşi ...'nın ortaklıktan ayrılmak istemesi üzerine aralarında anlaştıklarını ve bu anlaşma çerçevesinde dava konusu taşınmazlara karşılık davacılara taşınmazlar ve para verildiğini, bir kısmının da verileceğini belirtip davanın reddini savunmuşlardır.

III. YARGILAMA SAFAHATİ VE MAHKEME KARARI

1.Mahkemenin 23.11.2015 tarihli ve 2013/909 E. 2015/767 K. sayılı kararıyla; verilen vekaletnamelerin davacıların mirasbırakanı ile davalılar arasındaki adi ortaklığın tasfiyesi amacıyla kullanıldığı, davacıların tasfiyeden doğan alacaklarını ayrıca isteyebilecekleri gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

2.Davacılar vekilinin temyizi üzerine, Dairemizin 16.04.2019 tarihli ve 2016/2471 E. 2019/2690 K. Sayılı kararıyla; "...toplanan deliller, bilirkişi raporu ve tanık beyanları ile yukarıda değinilen ilkeler birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu Diyarbakır'daki 42 ve 97, İzmir'deki 2 ve Gaziantep'teki 136 parsel sayılı taşınmazlar bakımından davacıların mirasbırakanı ...'ın paylarının vekalet görevinin kötüye kötüye kullanılması suretiyle el ve işbirliği içerisindeki davalılara temlik edildiği sonuç ve kanaatine varılmaktadır. Bunun yanında, davalıların savunmalarında belirttikleri tasfiye anlaşmasına yönelik bir delil de ibraz edilebilmiş değildir. Hal böyle olunca; 42, 97, 2 ve 136 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki tapu iptali-tescil davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile reddedilmesi isabetsizdir...." gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.

3. Mahkemenin 21.10.2020 tarihli ve 2020/92 E. 2020/293 K. sayılı kararıyla; bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, dava konusu 42, 97, 2 ve 136 parsel sayılı taşınmazlar yönünden vekalet görevinin kötüye kullanıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, feragat edilen 1 ve 4 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ise olumlu-olumsuz hüküm kurulmamıştır.

4. Taraf vekillerinin temyizi üzerine, Dairemizin 30.06.2021 tarihli ve 2021/1059 E. 2021/3633 K. Sayılı kararıyla; "...somut olayda; her ne kadar taraflarca temyiz konusu yapılmamış ise de dava konusu 1 ve 4 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davadan feragat edildiği halde bu taşınmazlarla ilgili Mahkemece olumlu-olumsuz bir karar verilmemiş olması usul ve yasaya aykırı olup HMK’nin 297/2 nci maddesi uyarınca bu hususun kamu düzeninden olması nedeniyle re’sen gözetilmesi gerektiğinde kuşku yoktur... Bununla birlikte; kabul kapsamındaki dava konusu 42 parselde 1/3, 97 parselde ½, 2 parselde tam, 136 parselde ¼ pay çekişme konusu olup davacıların mirasbırakanından davacılara intikal eden ve vekaleten satışa konu edilen bu pay oranları ile davacıların miras payları nazara alınmak suretiyle infazı kabil şekilde hüküm kurulması gerekirken, bu hususun göz ardı edilmesi de doğru değildir... Öte yandan kabul kapsamındaki dava konusu 42, 97, 2, 136 parsel sayılı taşınmazlarda çekişmeye konu payların dava tarihi itibariyle keşfen saptanan ve harcı tamamlanan toplam değeri olan 1.322.626,90 TL üzerinden alınması gerekli 90.348,64 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 5.123,25 TL ile toplam 17.468,50 TL ıslah ve tamamlama harçlarının mahsubu ile bakiye 67.756,89 TL nispi karar ve ilam harcının davalılardan alınarak Hazineye gelir kaydına şeklinde karar verilmesi gerekirken, çekişmeli taşınmazların satış tarihi itibariyle saptanan değerleri nazara alınmak suretiyle eksik harca hükmedilmesi doğru olmamıştır. Yine dava değeri olan 1.322.626,90 TL üzerinden davacı taraf yararına toplam 79.091,94 TL nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, satış tarihindeki değer nazara alınarak eksik vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru değildir..." gerekçesiyle tarafların değinilen yönlerden temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

5. Davalılar vekilinin karar düzeltme isteği üzerine Dairece bu kez; "... dava konusu 42, 97, 2 ve 136 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ileri sürülen karar düzeltme dilekçesinde yazılı nedenler HUMK'un 440 ıncı maddesinde gösterilen dört halden hiçbirine uymamaktadır. Bu nedenle, bu parseller bakımından karar düzeltme isteğinin reddine, davalıların vekalet ücretine yönelik karar düzeltme isteğine gelince, ...feragat edilen dava konusu 1 ve 4 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, bu hususta olumlu-olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru değildir. Ayrıca, dosya içeriği ve toplanan delillerden, davanın 300.000,00 TL değer gösterilmek suretiyle açıldığı ve kabul kapsamındaki 42, 97, 2 ve 136 parsel sayılı taşınmazlarda çekişmeye konu payların dava tarihi itibariyle keşfen 1.322.626,90 TL olarak saptandığı, ancak feragat edilen taşınmazların değeri keşfen saptanmadan sonuca gidildiği anlaşılmaktadır... Hâl böyle olunca, feragat edilen dava konusu 1 ve 4 parsel sayılı taşınmazlar başında keşif yapılarak Harçlar Kanunu 16 ncı madde uyarınca taşınmazların dava tarihindeki değerinin belirlenmesi ve anılan parseller yönünden feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği de göz önüne alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine vekalet ücretine karar verilmesi gerektiği..." gerekçesiyle Dairenin 30.06.2021 tarih 2021/1059 Esas 2021/3633 Karar sayılı düzelterek onama ilamının değinilen husus itibariyle ortadan kaldırılmasına ve kararın bozulmasına karar verilmiştir.

3-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, bozma kapsamı dışındaki dava konusu 42, 97, 2 ve 136 parsel sayılı taşınmazlar bakımından eldeki davadan tefrik kararı verilerek yeni esasa kaydedilmiş, feragat edilen diğer dava konusu 1 ve 4 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ise feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, feragat edilen 1 ve 4 parsel sayılı taşınmazların keşfen belirlenen değerleri üzerinden harç tamamlanmadığı halde Mahkemece davalılar lehine harcı tamamlanmayan değer üzerinden fazla vekalet ücretine hükmedildiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, vekâlet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat isteğine ilişkin olup uyuşmazlık, davalılar yararına hükmedilen vekalet ücretinin hukuka uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 309/2 nci ve 311 inci maddeleri.

2. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6 ncı maddesi.

3. Değerlendirme

1.Somut olayda; davanın 300.000 TL değer gösterilmek suretiyle açıldığı, yargılama sırasında kabul kapsamındaki 42, 97, 2 ve 136 parsel sayılı taşınmazların dava tarihi itibariyle keşfen saptanan 1.322.626,90 TL değeri üzerinden harcın tamamlandığı, feragat nedeniyle reddedilen 1 ve 4 parsel sayılı taşınmazların dava tarihi itibariyle keşfen saptanan toplam 383.623,44 TL değeri üzerinden ise harç ikmalinin yapılmadığı anlaşılmaktadır.

2.Bilindiği üzere, taşınmazın aynına ilişkin davalarda, harcı tamamlanan dava değeri üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinde kuşku yoktur. Yargıtay'ın yerleşik uygulamasına göre, taşınmazın keşfen belirlenen değeri üzerinden eksik harç tamamlanmamış ise vekalet ücreti dava dilekçesinde gösterilen değer üzerinden takdir edilir.

3. Hal böyle olunca, yukarıda değinilen ilkeler ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 6 ncı maddesi gözetilerek feragat nedeniyle davanın reddine karar verilen 1 ve 4 parsel sayılı taşınmazlar yönünden kendisini vekille temsil ettiren davalılar yararına harçlandırılan dava değeri üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken değinilen hususlar gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetsiz olup bozmaya gerektirmiştir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA,

Alınan peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

25.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.