"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/260 E., 2022/1072 K.
HÜKÜM/KARAR : Kabul
Taraflar arasındaki tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 16.Hukuk Dairesinin 27.10.2020 tarihli 2017/5418 Esas, 2020/4768 Karar sayılı kararı ile bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; ... ilçesi, ... köyünde yapılan kadastro çalışmalarında davacının hisseli malik olduğu 141 ada 12 parsel sayılı taşınmazın yüz ölçümünün eksik ölçüldüğünü taşınmazın bir kısmının yol olarak tespit harici bırakıldığını ileri sürerek kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak bu bölümün davacı ve kardeşleri ... ve ... adına tapuya tescilini istemiş, yargılama sırasında ... ve ..., davacı tarafından açılan davaya muvafakat ettiklerini belirterek dava konusu yerin 141 ada 12 parsele eklenmesini istemişlerdir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde,kadastro tespitinin doğru olduğunu, dava konusu yerin uzun süre yol olarak kullanıldığını, davanın makul sürede açılmadığını, davacı yararına yasal zilyetlik şartlarının oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Safranbolu Sulh Hukuk Mahkemesinin 09.06.2016 tarih ve 2011/324 Esas 2016/472 Karar sayılı kararıyla davanın kabulüne, 06.07.2015 tarihli fen bilirkişi raporunda gösterilen (A) harfi ile gösterilen 138,05 m2 yol olarak sınırlandırılan kısmın tapu kaydının iptali ile 141 ada 12 parsel adına tapuya tesciline karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz talebinde bulunulmuştur.
B. Bozma Kararı
Yargıtay (Kapatılan) 16.Hukuk Dairesinin 27.10.2020 tarihli 2017/5418 E- 2020/4768 K. sayılı kararıyla; Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 713/4-5 inci maddeleri uyarınca yapılması gereken yasal ilanların yapılması gerektiği belirtilerek, sair hususlar incelenmeksizin karar bozulmuştur.
C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Safranbolu Sulh Hukuk Mahkemesinin 01.12.2022 tarih ve 2021/260 Esas 2022/1072 Karar sayılı kararıyla; davacının zilyetlik iddiasını ispatladığı gerekçesiyle davanın kabulüne 06.07.2015 tarihli fen bilirkişi raporunda gösterilen (A) harfi ile gösterilen 138,05 m2 yol olarak sınırlandırılan kısmın tapu kaydının iptali ile 141 ada 12 parsel adına tapuya tesciline karar verilmiştir.
D. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz talebinde bulunmuştur.
E.Temyiz Nedenleri
Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle, kabul kararını usul ve yasaya aykırı olduğunu, yasa gereği tespit tarihinden dava tarihine kadar 20 yıllık sürenin geçmesi gerektiğini,makul sürede davanın açılmadığını, dava konusu yerin uzun süre yol olarak kullanıldığını, davacı yararına zilyetlik şartlarının oluşmadığını belirterek kararının bozulmasını talep etmiştir.
F. Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro tespiti sırasında tescil harici bırakılan taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu 14 ve 17 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713 üncü maddesi,
3. Değerlendirme
Dava konusu taşınmaz bölümü, 2009 yılında ... ilçesi ... köyünde yapılan kadastro çalışmalarında yol olarak tespit harici bırakılmıştır.
Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK’un geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un uygulanacağı davalar yönünden HUMK’un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı Hazine vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Ancak, dava tescil davası olduğundan tapu kaydının iptali kararı verilmesi doğru olmadığı gibi hükmün infazı kabil olmayacak şekilde nasıl ve kim/kimler adına tescil kararı verildiği açıklanmadan karar verilmesi doğru olmamıştır.
Ne var ki, anılan husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı Hazine vekilinin işin esasına yönelik yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddine,
2. Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının değinilen yönden kabulü ile hüküm fıkrasının (1.) bendinde yer alan “....tapu kaydının iptali ile, 141 ada 12 parsel” kelimelerinin hükümden çıkarılarak yerine “...141 ada 12 parsel sayılı taşınmaza eklenerek” kelimelerinin yazılması suretiyle kararın DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı HUMK’un 440/III-2 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere ,05.03.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.