"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/511 E., 2023/825 K.
HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul/Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara Batı 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/43 E., 2021/301 K.
Taraflar arasındaki ihdasen oluşan tapu kaydının iptali ile tescil, olmadığı takdirde taşınmaz değerinin ödenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacının tapu iptali ve tescil isteminin reddine, tazminat isteminin kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili ve davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü:
Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366. maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Ek-6. maddesinde; "Kadastro mahkemesinin veya otuz günlük askı ilan süresinden sonra, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan davalarda genel mahkemelerin verdiği kararlar ile orman kadastrosuna ilişkin davalarda bu mahkemelerce verilen kararlara karşı, miktar veya değere bakılmaksızın 12.01.2011 tarih ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre istinaf veya temyiz kanun yoluna başvurulabilir.'' hükmü düzenlenmiştir.
Somut olayda; davacı, Ankara ili .... ilçesi ... köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro çalışmaları sırasında ekilemez arazi olarak tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında miras yoluyla gelen hakka, imar- ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedenine dayanarak tescil davası, bu mümkün olmaz ise taşınmaz bedelinin ödenmesi istemli dava açmıştır. Temyize konu edilen taşınmazın, teknik bilirkişi raporunda (B1) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümü olduğu, yargılama sırasında ihdasen Hazine adına tapuya tescil edildiği ve nizalı taşınmaz bölümünün dava tarihindeki zemin değerinin bilirkişi raporunda 117.760,00 TL olarak tespit edildiği, nizalı taşınmaza ilişkin olarak kadastro tutanağı düzenlenmediğinden 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Ek-6. maddesinin somut olayda uygulama olanağının bulunmadığı anlaşılmıştır.
Dosya içeriğine göre, dava konusu edilen temyize konu toplam miktar 117.760,00 TL olup Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL’nin altında kalmaktadır.
KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı vekilinin ve davalı Hazine vekilinin temyiz dilekçesinin değer yönünden REDDİNE,
Peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine,
Temyiz eden davalı Hazine harçtan muaf bulunduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
28.11.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.