"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1762 E., 2023/648 K.
HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul-Kısmen Ret/Kabul-Karar Kaldırılarak Dava Kısmen Kabul-Kısmen Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Görele 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/246 E., 2022/181 K.
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil istekli davada İlk Derece Mahkemesince, davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine ilişkin verilen kararın istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince davalı ...’nin istinaf isteğinin HMK'nın 353/1-b-2. maddesi gereğince kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine karar verilmiştir.
Karar, davalı ... tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
I. DAVA
Davacı ..., ... köyü çalışma alanında bulunan 153 ada 9 ve 10 parsel sayılı taşınmazların mirasbırakanı ...'e ait olup ölümüyle birlikte mirasçılarına intikal ettiğini ancak kadastro çalışmaları sırasında hatalı olarak davalı kardeşleri adına tespit edildiğini, kadastro çalışmalarının yapıldığı sırada köyde olmamasından yararlanan davalıların miras yoluyla intikal eden çekişmeli taşınmazları kendi adlarına tespit ettirdiklerini ileri sürerek, dava konusu 153 ada 9 ve 10 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile kendisi ve diğer mirasçılar adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiş, aşamada talebinin miras payı oranında tapu iptal ve tescil olduğunu belirtmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... , süresinden sonra sunduğu cevap dilekçesinde kadastro çalışmaları sırasında İstanbul’da olduğunu, tüm mirasçıların önceden kararlaştırılan yerlerin kimlerin adına tescil edileceği konusunda davacıyı yetkilendirdiklerini, ortaklığın giderilmesi davası açtığı için eldeki davanın kötüniyetli olarak açıldığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
Davalı ..., süresinden sonra verdiği cevap dilekçesinde davacı dışındaki üç kardeşin de İstabul’da yaşadığını, taşınmaz işlemleri için davacıyı noterden vekil tayin ettiklerini, köyün dışında olan 3 taşınmazdan sazaklık adlı taşınmazın davacıya, diğerinin kendisi ile ... ...’a ve çokyol adlı taşınmazın da ...’ya kaldığını, bu tespitlerin de bizzat davacı tarafından yaptırıldığını, annelerinin ölümünden sonra köy içindeki taşınmazların paylaşımı ile ilgili sorun çıktığı için eldeki davanın açıldığını belirterek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazların tarafların mirasbırakanı ...'e ait olduğu, mirasçılar arasında taksimat yapılmadığı ve dolayısıyla davacının da miras payının bulunduğu, tüm bu hususların keşifte dinlenen mahalli bilirkişiler ile davalı tanığının müşterek beyanlarından ve dosyada mübrez eski tapu kayıtlarından anlaşıldığı, davacının kardeşleri olan davalı ... ile ... ...’a yönelik miras payı oranında açmış olduğu tapu iptal ve tescil davasının kabulüne; diğer dahili davalılar ... ile ...’un, mirasbırakanın terekesine göre üçüncü konumunda bulundukları ve davacının dahili davalılara yönelik olarak miras payı oranında tapu iptal ve tescil davası açamayacağı gerekçesi ile davanın kısmen kabul kısmen reddine, dava konusu 153 ada 9 parsel sayılı taşınmazdaki davalı ... adına kayıtlı 182/192 (364/384) payın 91/384'lük kısmının tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline, dava konusu 153 ada 10 parsel sayılı taşınmazdaki davalı ... adına kayıtlı 182/192 (364/384) payın 91/384'lük kısmının tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline, davalılar ... ve ... aleyhine açılan davaların aktif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafın dava dilekçesinde mirasbırakandan kalan birçok taşınmaz bulunduğunu beyan ettiğini, dosyaya sunduğu cevap dilekçesinde de davacı ile aralarında miras taksimi yapıldığını ve davacı adına müstakilen tescil edilen taşınmazlar bulunduğunu belirttiğini, bunun üzerine Mahkemenin 24.11.2020 tarihli celsesinde verilen 2 numaralı ara kararla davacı adına kayıtlı taşınmazlar var ise bildirilmesi hususunda tapu müdürlüğüne müzekkere yazılmasına karar verildiğini ancak bu ara kararın gerekleri yerine getirilmeden yargılamaya devam edildiğini, eksik inceleme ile karar verildiğini belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararı ile; delillerin takdirinde ve değerlendirilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, yargılama sırasında ileri sürülmeyen hususların istinaf aşamasında ileri sürülemeyeği, çekişmeli taşınmazların önceden mirasbırakan ...'e ait olduğu noktasında herhangi bir uyuşmazlık bulunmadığı, mirasbırakanın sağlığında kendisi tarafından yapılmış bir paylaşım (hibe) bulunduğunun ya da ölümünden sonra mirasçıları arasında taksim yapıldığının kanıtlanamadığı, davalıların süresinde davaya cevap vermeyerek kadastro tespit tutanağının aksine mirasçılar arasında taksim yapıldığı savunmasında bulunamayacakları ancak dava konusu 153 ada 10 parsel sayılı taşınmazda iptal tescile karar verildikten sonra kalan 273/384 payın davalı ... ... üzerinde bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, diğer davalı ... üzerinde bırakıldığı gerekçesi ile davalının istinaf isteğinin HMK'nın 353/1-b.(2) maddesi gereğince kabulü ile davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 13 üncü, 14 üncü ve 15 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; mirasbırakan ...’in 18.02.2003 tarihinde öldüğü, geride 2017 yılında ölen eşi... ile davacı oğlu ..., davalı oğulları ... ve ... ... ile dava dışı ...’nın mirasçı olarak kaldığı; ... köyü çalışma alanında bulunan dava konusu 153 ada 9 ve 10 parsel sayılı taşınmazlar ile dava dışı 154 ada 30 parsel sayılı taşınmazın Ekim 1907 tarih 76 ve 77 nolu, 09.01.1980 tarih 16 nolu, 05.12.1979 tarih 8 nolu, 13.09.1979 tarih 65 nolu ve 01.08.1972 tarih 1 nolu tapu kayıtlarına binaen öncesinde bir bütün olarak kullanıldığı, 1970 yılında yapılan harici taksim sonucu taşınmazın üç parçaya bölündüğü, buna göre 154 ada 30 parsel sayılı taşınmazın dava dışı ...’ya, dava konusu 153 ada 9 ve 10 parsel sayılı taşınmazların da mirasbırakan ...ile dava dışı ... ...’a isabet ettiği, dava dışı ... ...’ın payını yarı yarıya mirasbırakan ...ile dava dışı ...’ya hibe ettiği, mirasbırakan ...’in taksim ve hibe sonucu kendisine isabet eden payını davalılar ... ve ... ...’a haricen bağışladığı, buna göre dava konusu taşınmazların tamamı 104 pay kabul edilerek, 84 payının davalılar adına, kalan 20 payının dava dışı ...’ya kaldığı, davalıların kendi aralarında yaptıkları taksim sonucunda ise 153 ada 9 parseldeki 84 payın davalı ...’e, 153 ada 10 parseldeki 84 payın davalı ... ...’a isabet ettiği, dava dışı ...’nın her iki taşınmazdaki 20/104 payını 1980 yılında haricen davalılar ... ve ... ile dava dışı ..., ..., ..., ... ve ...’a hibe ettiği, davalılar ... ve ... dışındaki kişilerin ...’dan gelen paylarını davalılar ... ve ... ...’a haricen sattıkları, sonuç olarak 153 ada 9 parsel sayılı taşınmazda 182/192 payın davalı ..., 5/192’şer payın davalılar ... ve ... adına, 153 ada 10 parseldeki 182/192 payın davalı ..., 5/192’şer payın davalılar ... ve ... adına tespit edildiği, tespitin 02.03.2012 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
2. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3. Bilindiği üzere, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 13 üncü maddesinin A fıkrasında tapuda kayıtlı taşınmaz malın, kayıt sahibi veya mirasçıları zilyet bulunuyorsa; kayıt sahibi adına, kayıt sahibi ölmüş ise mirasçıları adına, mirasçılar tayin olunamazsa, ölü olduğu yazılmak suretiyle kayıt sahibi adına tespit edileceği düzenlenmiş olup; mirasbırakan ...’in taksim ve hibe sonucu kendisine isabet eden payını (84/104) davalılar ... ve ... ...’a haricen bağışladığı, davalıların kendi aralarında yaptıkları taksim sonucunda ise 153 ada 9 parseldeki 84/104 payın davalı ...’e, 153 ada 10 parseldeki 84/104 payın davalı ... ...’a isabet ettiği, keşifte dinlenen mahalli bilirkişilerin mirasbırakan ...’in sağlığında çocukları arasında ya da ölümü sonrasında mirasçılar arasında taksim yapılıp yapılmadığını bilmediklerini ifade ettikleri ancak kadastro tespit tutanağında mirasbırakan tarafından davalılara haricen yapıldığı belirtilen bağışa ilişkin mahalli bilirkişilerin bilgisine başvurulmadan sonuca gidildiği görülmektedir.
5. Hal böyle olunca, mahallinde elverdiğince yaşlı, tarafsız ve yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan, taşınmazların bulunduğu köyde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek 3 kişilik mahalli bilirkişi kurulu ile fen (teknik) bilirkişisi katılımıyla yeniden keşif yapılmalı, yapılacak keşifte dinlenilecek mahalli bilirkişilerden dava konusu taşınmazların mirasbırakanın sağlığında kim tarafından ne şekilde kullanıldığı, mirasbırakanın kadastro tespit tutanağında belirtildiği gibi dava konusu taşınmazları davalılar ... ve ... ...’a haricen hibe edip etmediği, hibe etti ise davalıların taşınmazların zilyetliğini devralıp almadıkları hususları açıkça saptanarak ve mahalli bilirkişilerin bu yöne ilişkin beyanları arasındaki çelişki giderilerek; ayrıca kararın sadece davalılardan ... ... tarafından temyiz edildiği gözetilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken değinilen hibe olgusu araştırılmadan yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi isabetsizdir.
6. Kabule göre ise; dava dışı ...’nın her iki taşınmazdaki 20/104 payını 1980 yılında haricen davalılar ... ve ... ile dava dışı ..., ..., ..., ... ve ...’a hibe ettiği, davalılar ... ve ... dışındaki kişilerin ...’dan gelen paylarını davalılar ... ve ... ...’a haricen sattıkları gözetilmeksizin dava konusu taşınmazlarda davalılar ... ve ...’ın tüm payları yönünden davacının miras payı oranında iptal tescile karar verilmesi de doğru değildir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı ...’in değinilen yönden yerinde görülen temyiz itirazının kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 373/1 inci maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.