"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2006/24 E., 2017/515 K.
HÜKÜM : Ret-Davanın Açılmamış Sayılmasına
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davacı ... ve müdahil davacı ... Büyükalli’nin davasının reddine, davacı ... Büyükalli ve diğer müdahillerin davasının açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Kararın müdahil davacı ... Büyükalli vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine hüküm, Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 18.11.2005 tarihli, 2005/2826 Esas, 2005/3598 Karar sayılı kararı ile bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş, karar müdahil davacı ... Büyükalli vekili tarafından duruşma istekli olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 09.04.2021 Cuma günü duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde, temyiz eden müdahil davacı ... vekili Avukat ... ile aleyhine temyiz edilen davalılar ... ve diğerleri vekili Avukat ... geldi, temyiz edilen diğer davalılar gelmedi. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. Temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve önceki geri çevirme kararı ile getirtilen evraklarla birlikte Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Davacılar ... ve Ahmet Büyükalli vekili dava dilekçesinde; taraflar adına kayıtlı dava konusu 79 ada 32 ilâ 37 parsel sayılı taşınmazlar evvelinde bir bütün olarak Şubat 1962 tarih, 6 sıra numaralı tapu kaydı ile kayıtlı olup ifrazen 6 parçaya bölündüğünü, ifrazen oluşan taşınmazların sınırları zeminde belirli olmasına rağmen kadastro çalışmaları sırasında zeminde kullanılan sınırlara riayet edilmeyerek kaydırma yapılmak suretiyle tespit yapıldığını, bu sebeple 33 parselin 32 parsele, 34 parselin 33 parsele, 35 parselin 36 parsele, 36 parselin ise 37 parsele tecavüzlü hale geldiğini, ifraz haritası dosya arasına alınarak taşınmazların sınırlarının kadastro tespitinden önceki sınırlara göre düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir.
2. Halil İbrahim Büyükalli vekili müdahale dilekçesinde; müvekkilinin 33 parsel sayılı taşınmazın yarı payının maliki olduğunu, kadastro çalışmalarında tespitten önceki fiili duruma aykırı hareket edildiğini, taşınmazların batıdan doğuya doğru kaydırıldığını, böylece batıda boşluk bırakıldığını ileri sürerek, taşınmazların sınırlarının kadastro tespitinden önceki sınırlara göre düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir.
3. Yusuf Delikurt ve Celal Özdoğan müşterek müdahale dilekçesinde; kadastro çalışmaları sonucunda adlarına kayıtlı 24 parsel sayılı taşınmazın bir bölümünün dava konusu 35 ve 36 parsel sayılı taşınmazlara dahil edildiğini ileri sürerek tespit sırasında yapılan bu hatanın giderilmesini istemiştir.
Yusuf Delikurt 09.03.1995 tarihli dilekçeyle; adına kayıtlı taşınmaz ile dava konusu taşınmazların bir ilgisinin bulunmadığını, bu nedenle davadan çekildiğini belirtmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazların evvelinde tek parça halinde Hacı Mehmet Bozkurt’a ait olduğunu, adı geçen tarafından parsellenen taşınmazın 1960 ilâ 1962 yılları arasında ayrı ayrı satıldığını, bilahare taşınmazlar arasından yol geçtiğini, kadastro tespitinin doğru şekilde yapıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
2. Davalılar ... ve ... 23.01.1992 tarihli duruşmada; kadastro tespitinde hata bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
3. Diğer davalılar tarafından davaya cevap verilmemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 24.10.1996 tarihli, 1991/765 Esas, 1996/821 Karar sayılı kararıyla; mahallinde yapılan keşiflerde dinlenen yerel bilirkişi beyanları, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre dava konusu taşınmazlarda kayma olmadığı ve taşınmazların kadastro tespitinde hata bulunmadığı gerekçesiyle davacı ... ve müdahil davacı ... Büyükalli’nin davasının reddine, davayı takip etmediği anlaşılan davacı ... Büyükalli ve diğer müdahillerin davasının açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içerisinde müdahil davacı ... Büyükalli vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
2. Karar, Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 18.11.2005 tarihli, 2005/2826 Esas, 2005/3598 Karar sayılı kararıyla; 35 parsel sayılı taşınmaz, maliki ... tarafından Mustafa ve müştereklerine kayden temlik edildiği halde adı geçenlerin ve 34 parsel sayılı taşınmaz maliklerinden ...’ın davaya dahil edilmediği, yine 34 parsel sayılı taşınmazın tapu kayıt örneğinde Ulviye Bozkurt isimli iki gerçek kişi olduğu halde bu kişilerin aynı kişiler olup olmadığının araştırılmadığı, dava ortak sınıra ilişkin olduğu ve taraflar Mayıs 1316 tarih, 11 sayılı sicilden ifraz yoluyla oluşan müfrez tapu kayıtlarına dayandığı halde tapu kayıtlarının yöntemince uygulanmadığı belirtilerek Mahkemece taraf teşkili sağlandıktan sonra dayanılan müfrez tapu kayıtlarının 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 20 nci maddesi gereğince yöntemince uygulanarak kapsamlarının belirlenmesi ve toplanan deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gereğine değinilerek bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozma Kararına Uyularak Verilen Temyize Konu Karar
Mahkemenin 14.11.2017 tarihli, 2006/24 Esas, 2017/515 Karar sayılı kararıyla; tescile dayanak krokinin düzenlendiği tarih itibariyle teknik koşullardaki yetersizlikten dolayı çelişkiler meydana geldiği, mahallinde yapılan keşiflerde dinlenen yerel bilirkişilerin gösterdikleri sınırlar nazara alındığında taşınmazların kadastro tespitinde bir hata bulunmadığı ve asli müdahilin iddiasını kanıtlayamadığı gerekçesiyle müdahil davacı ... Büyükalli'nin davasının reddine, bozma öncesi verilen hükmün davacılar ile müdahil davacılar Yusuf Delikurt ve Celal Özdoğan tarafından temyiz edilmeyip hükmün adı geçenler yönüyle kesinleşmesi nedeniyle tekrar hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkeme kararına karşı süresi içerisinde müdahil davacı ... Büyükalli vekili tarafından duruşma istekli olarak temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
B. Temyiz Nedenleri
Müdahil davacı ... Büyükalli vekili temyiz dilekçesinde; Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hüküm kurmak için yeterli olmadığını, dava konusu taşınmazların kadastro tespitinin batıdan doğuya doğru kaydırılmak suretiyle yapıldığını, bu hususun taraflarınca dosya arasına sunulan fotoğraflardan da anlaşılabileceğini, Mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde kök tapu ve ifraz haritasının yöntemince uygulanmadığını, bilirkişiler tarafından zemindeki fiili durum esas alınarak mevcut yapılaşmanın kabul edilmesinin doğru olmadığını, dosya kapsamına göre davalarını kanıtladıklarını ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava; kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 13, 14 ve 20 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Kadastro sonucunda Osmaniye ili, Kadirli ilçesi, ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 79 ada 32 parsel sayılı taşınmaz ..., aynı ada 33 parsel sayılı taşınmaz ... ve ..., aynı ada 34 parsel sayılı taşınmaz ..., aynı ada 35 parsel sayılı taşınmaz ..., aynı ada 36 parsel sayılı taşınmaz Mustafa ve ... ve aynı ada 37 parsel sayılı taşınmaz ise ... adına, ifraz yoluyla oluşan müfrez tapu kayıtları uyarınca tespit ve tescil edimiş; daha sonra 32 parsel sayılı taşınmaz kayden temlik yoluyla ... adına, 34 parsel sayılı taşınmaz ... mirasçıları adına, 35 parsel sayılı taşınmaz ise .... çocukları ... ve müşterekleri adlarına tescil edilmiştir. 33 parsel sayılı taşınmazın ifrazıyla oluşan 78 parsel sayılı taşınmaz ..., 79 parsel sayılı taşınmaz ise ... adına ayrı ayrı tescil edilmiştir.
2. Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla, müdahil davacı ... vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen sebepler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Müdahil davacı ... Büyükalli vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 391,70 TL bakiye onama harcının temyiz eden müdahil davacıdan alınmasına,
24.11.2020 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince duruşmaya gelen temyiz edilen davalılar ... ve diğerleri vekili için 3.050,00 TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz eden müdahil davacıdan alınmasına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
25.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.