"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/682 E., 2023/920 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Zara Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/170 E., 2022/140 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın hak düşürücü süreden reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı ve davalı ... vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmekle, duruşma isteğinin değerden reddine karar verilip; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; babasından ve dedesinden miras kalan Zarayolu mevkinde bulunan yaklaşık 6 dönümlük tarla olduğunu, söz konusu tarlanın kardeşleriyle aralarında yaptıkları fiili ve şifai paylaşım ile kendisine kaldığını, bu paylaşım dolayısıyla yaklaşık 50 yıldır da davasız ve aralıksız olarak gerek bizzat kendisi tarafından gerekse de kiraya verdiği kişiler tarafından kendi adına ekilip biçildiğini, söz konusu tarlanın dava dilekçesi ekinde sundukları krokide (A) harfi ile gösterildiğini, hemen bitişiğinde bulunan ve aralarında sınır olduğu apaçık belli olan tarlanın ise (B) harfi ile gösterildiğini, tarlaların esasında bütün olmadığını, bu durumun dava dilekçesi ekinde sundukları belgelerle belli olduğunu, söz konusu (A) ve (B) bölümlerinin kadastrodaki yanlışlık sebebiyle tek bir tarla olacak şekilde ve 113 ada 14 parsel numaralı taşınmaz olarak kaydedildiğini, kendisinin bu durumu bundan bir kaç ay önce öğrendiğini, ancak tarlanın 100 yıldan fazla süredir kendi ailesine ait olduğunu, bu hususta Osmanlı dönemine ait tapu kaydının da bulunduğunu ve dava dilekçesi ekinde bir suretin sunulduğunu, yaklaşık yüz yıllık süre boyunca davalıların veya üstsoyunun dava konusu taşınmazın (A) harfi ile isimlendirilen kısmına ilişkin herhangi bir zilyetliğinin söz konusu olmadığını ileri sürerek dava konusu Sivas ili, Zara ilçesi, ... (...) köyü 113 ada 14 parselde kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ile (A) harfi ile gösterilen kısmın adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı ..., katıldığı duruşmada hak düşürücü sürenin geçtiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Zara Asliye Hukuk Mahkemesinin 20.10.2022 tarihli ve 2021/170 Esas, 2022/140 Karar sayılı kararıyla; dava konusu taşınmaza ait kadastro tutanağının incelenmesinde, Tapulama Kanunu kapsamında yapılan işlemler neticesinde söz konusu taşınmazda 23.10.1971 tarihinde kadastro tutanağının düzenlendiği, 13.03.1973-11.04.1973 tarihleri arasında askı ilanına çıkarıldığı, tutanağın 12.04.1973 tarihinde kesinleştiğinin görüldüğü, 766 sayılı Tapulama Kanunu'nun 31 inci maddesi ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesi gereğince 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın hak düşürücü süre sebebiyle reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı ... vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı ...'in 16.06.2022 tarihli duruşmada açıkça ikrar ettiği üzere "geçen yaz veraset ilamı çıkarttım, taşınmazda paydaş olduğumu bu vesileyle öğrendim, bu nedenle tarlayı ekip biçmekteyim" demek suretiyle aslında tarlanın ilgili bölümünün müvekkiline ait olduğunu adeta kabul ettiğini, 113 ada 14 parselde kayıtlı taşınmazın gerçekleştirilen kadastro çalışmaları sırasında (A) ve (B) kısımlarını içine alacak şekilde hatalı olarak davalı/davalılar adına tespit edildiğini, ancak bu tespitin davalılar tarafından bile bilinmediğini, sadece ... isimli kişi tarafından dava tarihinden bir kaç ay önce öğrenildiğini, yaklaşık yüz yıllık süre boyunca davalıların veya üstsoyunun dava konusu taşınmazın (A) harfi ile isimlendirilen kısmına ilişkin herhangi bir zilyetliklerinin söz konusu olmadığını, ... isimli şahsın tapu kaydındaki yanlışlığı öğrendikten itibaren durumun bir yanlışlık olduğunu bilmesine rağmen iyi niyetten yoksun bir şekilde söz konusu tarlanın (A) kısmını da ekmek için harekete geçtiğini, davalı tarafların kanunun açıkça belirttiği şekilde kötü niyetli olduklarından zamanaşımı hükümlerinden faydalanamayacaklarını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
2.Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece verilen kararın vekalet ücreti yönünden kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 06.07.2023 tarihli ve 2023/682 Esas, 2023/920 Karar sayılı kararıyla; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere göre davanın 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12 nci maddesi uyarınca tesis kadastrosundan önceki nedenlere dayalı olarak açılmış bulunan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğu ve dava konusu 113 ada 14 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin kesinleştiği 12.04.1973 tarihinden eldeki davanın açıldığı 04.10.2021 tarihine kadar 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği, davacının 1.000 TL dava değeri belirleyerek dava açtığı, Mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçeleriyle davacı vekilinin ve davalı ... vekilinin yerinde olmayan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını yineleyip verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1. Dosya içeriğinden; kadastro sonucunda, çekişmeli Sivas ili, Zara ilçesi, ... köyünde 1971 yılında yapılan kadastro çalışmalarında kök 749 parsel sayılı 13.400 m2 yüz ölçümlü taşınmazın ... adına tespit edildiği, tespitin 12.04.1973 tarihinde kesinleştirilerek tapuya tescil edildiği, yine yörede 2014 tarihinde 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi uyarınca yapılan yenileme çalışmalarında Tödürge köyü 113 ada 14 parsel ve 13870,85 m2 yüz ölçümüyle revizyon gördüğü, 24.06.2021 tarihinde de davalılar adına intikal ettiği, eldeki temyize konu davanın 04.10.2021 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.
2.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Onama harcı peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.12.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.