Logo

1. Hukuk Dairesi2023/606 E. 2024/2382 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hazine adına kayıtlı parsel içerisinde mükerrer olarak görülen kooperatife ait parsellerin tapu kaydının iptali ve Hazine adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mükerrer tapu kaydının iptali yeterli iken, yeniden mükerrerliğe yol açacak şekilde Hazine adına tescile karar verilmesinin doğru olmadığı, hükmün infaz kabiliyetinin olmaması ve doğru sicil ilkesine aykırılık oluşturduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması suretiyle ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1843 E., 2022/1751 K.

HÜKÜM/KARAR : Kabul-Karar Verilmesine Yer Olmadığına/ Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Sivrihisar Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/25 E., 2021/330 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Kararın ihbar olunan Belediye Başkanlığı vekili ile taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, ihbar olunan Belediye Başkanlığının istinaf dilekçesinin reddine, taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Hazine vekili ile davalı Kooperatif vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı Hazine vekili; Sivrihisar Kadastro Mahkemesinin 18.03.1991 tarihli ve 1991/7 Esas, 1991/27 Karar sayılı kararı ile bir kısım taşınmazların yanında 513 ada 1 parsel sayılı taşınmazın da Hazine adına tesciline karar verildiğini, kararın 04.06.1991 tarihinde kesinleştiğini, kesinleşen kararın infazı sonucunda 13.150 m2 yüzölçümündeki taşınmaz bölümünün 513 ada 22 parsel numarası ile Hazine adına tescil edildiğini, davalı Kooperatifin Sivrihisar Kadastro Müdürlüğüne yaptığı talep üzerine, 513 ada 21 parselin aplikasyon çalışmaları sırasında Hazine adına kayıtlı 513 ada 22 parsel içinde kaldığının saptandığını, bilahare yapılan çalışmalar sonrasında 513 ada 22 parselin aynı adadaki 21 parselin tamamını ve 20 parselin kamulaştırma nedeni ile ifrazı sonucu oluşan 513 ada 33, 34 ve 35 parsellerin bütününün bir kısmını içine aldığının belirlendiğini, 513 ada 22 parsel sayılı taşınmazın 513 ada 20 parsel sayılı taşınmazın ne kadar miktarını içine aldığının yapılacak keşif sonrasında belirleneceğini, öte yandan yargılama sırasında Hazineye ait 22 parsel sayılı taşınmazın sair parselleri de kapsadığının saptanması halinde bunlar hakkında dava ve talep haklarını saklı tuttuklarını ileri sürerek 513 ada 21 parsel sayılı taşınmazın tamamının, 513 ada 20 parsel sayılı taşınmazın ise yargılama sonucunda belirlenecek kısmının tapu kayıtlarının iptali ile davacı Hazine adına tesciline karar verilmesini talep etmiş; aşamada Hazine adına kayıtlı 22 parsel sayılı taşınmazın kapsamında kaldığı belirlenen dava dışı 561 ada 1, 570 ada 11, 12, 13 ve 14 parsel sayılı taşınmazların dava dışı maliklerinin davaya dahil edilerek bu taşınmazlar bakımından da tapu iptali ve tescile karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı S.S. Küçük Sanayi Sitesi Kooperatifi davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Mahkemenin 19.04.2018 tarihli ve 2011/34 Esas, 2018/168 Karar sayılı kararıyla; usulüne uygun dava açılmayan ve taraf olarak gösterilmeyen kayıt maliklerine ait 561 ada 1, 570 ada 11, 12, 13 ve 14 parsel sayılı taşınmazlar yönünden karar verilmesine yer olmadığına, 513 ada 22 parsel sayılı taşınmazın mahkeme kararı ile tespit olunan sınırları içerisinde, mükerrer olduğu tespit olunan davalı adına kayıtlı 513 ada 21 parsel sayılı taşınmazın tamamının, 513 ada 34 parsel sayılı taşınmazın ise 03.03.2014 tarihli bilirkişi raporunun ekinde yer alan 4 numaralı krokide (B) harfi ile gösterilen 1.403,27 m2'lik kısmının tapusunun iptaline, davacının yeniden tescil isteminin reddine karar verilmiş; kararın davacı vekili ve davalı Kooperatif vekili tarafından istinafı üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin 28.12.2020 tarihli ve 2018/2628 Esas, 2020/1691 Karar sayılı kararı ile, çifte tapu bulunması nedeniyle mükerrer nitelikte olan tapu kaydının iptaline karar verilmesi doğru ise de hükmün infaz kabiliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle davalı Kooperatifin istinaf talebinin esastan reddine, davacının istinaf talebinin kabulüyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla usulüne uygun dava açılmayan ve taraf olarak gösterilmeyen kayıt maliklerine ait 561 ada 1, 570 ada 11, 12, 13 ve 14 parsel sayılı taşınmazlar yönünden karar verilmesine yer olmadığına, davalı Kooperatife karşı açılan davanın sabit olduğu gerekçesiyle kabulü ile 03.03.2014 tarihli rapor ve ekindeki krokiler dikkate alınarak 513 ada 21 parsel sayılı taşınmazın tamamının tapu kaydının iptali ile davacı Hazine adına tesciline, 513 ada 20 parselin ifrazı sonucu oluşan 513 ada 34 parsel sayılı taşınmazın krokide (B) harfi ile gösterilen 1.403,27 m2'lik kısmının ifrazı mümkün olmadığından mükerrer olan kısım dikkate alınarak Kadastro Müdürlüğünün belirlediği oranlara göre davacı Hazinenin 140327/808640 oranında taşınmazda paydaş kılınmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ihbar olunan ... vekili ile taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı Hazine vekili; dava dilekçelerindeki talepleri ve dosya içerisindeki beyanları doğrultusunda karar verilmesi gerekirken hukuka aykırı şekilde karar verildiğini, taşınmazların değerlerinin düşük hesap edilerek hükmedilen nispi vekalet ücretinin de düşük hesaplandığını, Hazine adına iptal-tesciline karar verilen taşınmazın yüz ölçümünün eksik belirlendiğini, davaya dahil edilen davalılar hakkında da kabul kararı verilmesi gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

2.Davalı Kooperatif vekili; kararın hukuka aykırı olduğunu, taşınmazları ediniminin iyiniyetli olduğunu, 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini, davalı aleyhine harç, yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirtip İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

3.İhbar olunan Belediye Başkanlığı; davanın yasal süre içerisinde açılmadığını, dava konusu hakkında tapulama - kadastro işlemlerine yönelik önceden yapılmış itiraz ve davanın mevcut olduğunu, bu nedenle davanın reddinin gerektiğini, lehlerine vekalet ücretine hükmedilmediğini belirtmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; kendisine dava ihbar edilen kişi ihbar eden tarafın yardımcısı durumunda olduğundan ihbar edilen kişi hakkında hüküm kurulamayacağı ve dava kendisine ihbar edilen kişinin kararı kendi adına istinaf ve temyiz edemeyeceği gerekçesiyle ihbar olunan Belediye Başkanlığının istinaf dilekçesinin reddine; davada davalı olarak gösterilmeyen ancak daha sonra dahili davalı olarak yer alan taraflar hakkında usulüne göre açılmış bir dava olmadığından bu dahili davalılar yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, yapılan keşif ve incelemeler sonucunda 513 ada 22 parsel içinde mükerrer nitelikte 21 parselin tamamının ve 20 parselden ifrazen oluşan 34 parselin ise 1.403,27 m2'lik kısmının bulunduğunun belirlendiği, dolu pafta sistemine ve doğru sicil oluşturma ilkesine göre hüküm kurulduğu, iptal ile yetinilmeyerek tescile de yer verildiği, mükerrer kaydın bu şekilde ortadan kalkmasının sağlandığı gerekçeleriyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili ile davalı Kooperatif vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Taraf vekilleri, istinaf dilekçelerindeki itiraz nedenlerini yineleyerek kararın bozulmasını istemişlerdir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, yolsuz tescil hukuki sebebine dayalı mükerrer tapu kaydının iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 705 inci maddesi, 1022 nci maddesinin birinci fıkrası, 1025 inci maddesinin birinci fıkrası; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 297 nci maddesinin ikinci fıkrası.

3. Değerlendirme

Dosya içeriği ve toplanan delillerden; 08.12.1980 tarihinde açılıp Hazine, ... ve dava dışı kişiler arasında görülen davada Sivrihisar Kadastro Mahkemesinin 18.03.1991 tarihli ve 1991/7 Esas, 1991/27 Karar sayılı kararı ile Sivrihisar Belediyesi adına kayıtlı 513 ada 1 parselde (B) harfi ile işaretli 13150 m2'lik bölümün Hazine adına tesciline karar verildiği, kararın 04.06.1991 tarihinde kesinleştiği, anılan davanın yargılaması sırasında 20.02.1985 tarihinde davalı Kooperatif'in 513 ada 1 parsel sayılı taşınmazı (70450 m2) adı geçen Belediyeden satış yoluyla temlik aldığı, taşınmazın 07.09.1987 tarihinde ifrazı sonucu 111 parçaya ayrıldığı, kesinleşmiş mahkeme kararının infazı neticesinde taşınmazın 13.150 m2 yüzölçümü ve tarla vasfıyla 513 ada 22 parsel numarası ile 10.09.1991 tarihinde hükmen davacı Hazine adına tapuya tescil edildiği, eldeki davada yapılan keşif sonucu alınan 03.03.2014 tarihli bilirkişi raporu ve ekindeki krokilerden 513 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 07.09.1987 tarihinde ifrazıyla oluşan 513 ada 20 ve 21 parsellerden 513 ada 21 parselin tamamının, 513 ada 20 parselin ise yeniden ifrazı neticesinde oluşan 513 ada 34 parselin 4 numaralı krokide (B) harfi ile gösterilen 1.403,27 m2'lik kısmının 513 ada 22 parsel sayılı taşınmazın içerisinde mükerrer olduğunun tespit edildiği, 513 ada 21 parsel sayılı taşınmaz (5954 m2, müfrez arsa) ile 513 ada 34 parsel sayılı taşınmazın (8086,40 m2, müfrez arsa) tamamının davalı Kooperatif adına kayıtlı oldukları anlaşılmaktadır.

Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, özellikle davalının iyiniyet savunmasının eldeki davada dinlenemeyeceği anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davalı Kooperatif vekilinin tüm, davacı Hazine vekilinin ise aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

HMK’nın 297 nci maddesinin ikinci fıkrasında “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” düzenlemesi yer almaktadır. Kamu düzeninden olan doğru sicil oluşturma ilkesi gereğince hakimin infazı kabil karar verme yükümlülüğü vardır. Yasa maddesinin bu açık hükmüne göre, mahkemelerce kurulan hükümler infaz sırasında tereddüt ve şüphe yaratmayacak nitelikte olmalıdır.

Somut olayda, davalı Kooperatif adına kayıtlı 513 ada 21 parsel sayılı taşınmazın tamamının davacı Hazine adına kayıtlı 513 ada 22 parsel sayılı taşınmazın içerisinde mükerrer olduğu anlaşılmakla, 513 ada 21 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile yetinilmesi gerekirken yeniden mükerrerliğe yol açacak şekilde tapu iptali ve tescile karar verilmesi doğru değildir.

Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ile İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı kooperatif vekilinin temyiz itirazlarının reddine,

Davacı Hazine vekilinin temyiz itirazının kabulü ile temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan “davacı Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline,” ibaresinin çıkartılması yerine "davacı Hazinenin tescil isteğinin reddine" ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Temyiz eden davacı Hazine harçtan muaf bulunduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,

İstek hâlinde peşin alınan temyiz harcının davalı Kooperatife iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,21.03.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.