"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2002 E., 2023/1430 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bolu 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/145 E., 2022/165 K.
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, olmazsa tenkis davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar; muris ...'nun maliki olduğu 93 parsel sayılı taşınmazı 27.02.1978 tarihinde davalılar... ve ...'ye hibe yolu ile yarı yarıya temlik ettiğini, taşınmazın imar sonucu 3154 ada 2, 3 ve 4 parsele gittiğini, devrin kız çocuklarından mal kaçırmak amacı ile yapıldığını ileri sürerek davalılar adına kayıtlı payların miras payları oranında iptali ile adlarına tesciline, olmazsa tenkise karar verilmesini istemişlerdir.
II. CEVAP
Davalılar; davanın zamanaşımı ve hak düşürücü süre nedeniyle reddi gerektiğini, murisin 1990 yılında, davacıların murisinin de 1963 yılında öldüğünü, tenkis isteğine ilişkin sürenin geçtiğini, mal kaçırma amacının olmadığını, muvazaanın bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin istek yönünden murisin bağış ile gerçek iradesini ortaya koyduğu, muvazaa ve mal kaçırma amacı olmadığından muvazaanın şartlarının oluşmadığı, tenkis isteğinin ise 743 sayılı Kanun gereğince hak düşürücü içinde açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı davacılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının (İBK) uygulanabilmesi için muris tarafından devredilen taşınmaza ilişkin işlemin satış ya da ölünceye kadar bakım akdi şeklinde yapılması gerektiği, somut olayda İBK’nın uygulama olanağı bulunmadığı, tenkis isteği yönünden ise muris 01.01.2002 tarihinden önce öldüğünden 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi hükümlerinin uygulanacağı, Yasa'nın 513. maddesi uyarınca hak düşürücü süreye değil, zamanaşımı süresine tâbi olduğu ve davalı tarafça zamanaşımı def'i ileri sürüldüğü, murisin vefat tarihi (1990) nazara alındığında eldeki davanın zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/(1).b.1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde; devrin mal kaçırmak amaçlı yapıldığını, tüm mal varlığının erkek çocuklarına devredilmek istendiğini, tenkis yönünden öğrenmeden itibaren 1 yıllık sürede dava açıldığını, davalıların öğrenmeye itirazı olmadığını, öğrenme tarihinin araştırılmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tenkis istemine ilişkindir.
Dosya içeriğinden; muris 1902 doğumlu ...’nun 09.05.1990 tarihinde ölümü ile geride çocukları dava dışı oğlu ..., oğlu ..., kızı ...’den olma torunları ..... ve torunu ....’nın mirasçıları eşi ... ile müşterek çocukları...,...,..., ile murisin kızı ...’nin mirasçıları davacılar ...,...,...,’nin mirasçı olarak kaldığı, davalıların ise murisin gelinleri olduğu, dava konusu 93 parsel sayılı 3.920 m2 miktarlı tarla nitelikli taşınmazın 27.02.1978 tarihli bağış akdi ile muris tarafından davalılara devredildiği anlaşılmaktadır.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 157,75 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.12.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.