"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/132 E., 2022/2270 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Lüleburgaz 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/379 E., 2021/495 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının oğlu olan ...'ın çok sayıda borcu nedeniyle haciz baskısı altında olduğunu ve bankadan kredi çekebilmesi için ipotek gösterecek bir taşınmaza ihtiyaç duyduğunu söyleyerek davacıyı ipotek işlemi yapılacağından bahisle tapu müdürlüğüne götürdüğünü, ...'ın da yapılan işleme tanık olacağını söylediğini, işlem sırasında 78 yaşında olan davacının hukuki terimleri de bilmediğini ve oğluna güvenerek hareket ettiğini, yapılan işlemle davacıya ait 71 ada 18 parsel sayılı taşınmazdaki 4 numaralı bağımsız bölümün öncelikle ...'a, 9 ay sonra ise ...'a satış sureti ile devredildiğini, satışların gerçek olmadığını ve hileli işlemlerle davacının iradesinin fesada uğratıldığını, herhangi bir para alışverişinin yapılmadığını, ...'ın 04.09.2020 tarihinde ölmesi üzerine durumun öğrenildiğini, ... mirasçılarına sorulduğunda da kendilerinin durumdan haberdar olduğunu ve satışın gerçek olmadığını söylediklerini ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın hak düşürücü süreden sonra açıldığını, davaya konu taşınmazda davacı ile oğlu ...'ın yıllardır birlikte oturduğunu, tüm işlemlerin davacının bilgisi dahilinde yapılmasına rağmen ...'ın zamansız ölümü nedeniyle davacının diğer torunlarının baskısıyla eldeki davayı açtığını, tüm komşuların taşınmazın iradi olarak devredildiğini bildiğini, davacının bu tarihten sonra ikametgah kaydını değiştirdiğini ve taşınmazın kendisine ait olmadığını bildiğini, memur emeklisi olan davacının okuma yazmasının bulunduğunu ve satış için tapu müdürlüğüne satıcı olarak bizzat başvuru yaptığını, emlak beyan değeri olan 105.000 TL'yi kendisinin belirlediğini, başvuruyla satışın aynı günde yapılmadığını ve davacının tapu dairesine farklı bir tarihte tekrar gittiğini, davacının halen taşınmazda oturduğunu ve aboneliklerin ... üzerine aktarıldığını bildiğini, ...'ın herhangi bir borcunun olmadığını, ... mirasçılarının davalı gösterilmesinin de danışıklı olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
2. Davalılar ..., ... ve ... ayrı ayrı sundukları 21.10.2020 havale tarihli dilekçeleri ile; mirasbırakan ...'ın gerçek bir satış olmadığını ve davacının ipotek işlemi diye kandırılması suretiyle bu işlemin yapıldığını vefatından önce kendilerine anlattığını, bu nedenle davayı kabul ettiklerini belirtmiş, sözlü yargılama duruşmasında ise sundukları bu dilekçelerin içeriklerinden haberdar olmadıklarını ve davacının talebi ile taşınmazın ...'a temliki amacıyla devrin bedelsiz olarak gerçekleştirildiğini beyan etmişlerdir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı tanıklarının beyanlarına göre davacının davaya konu taşınmazı bilerek ve isteyerek ... adına devrettiği ve davacı tarafından satış iradesinin fesada uğratıldığı iddiasının ispatlanamadığı, ayrıca taşınmazın ... adına olduğunu bildiği ve bu nedenle hak düşürücü sürenin de geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; dava dilekçesindeki hususları tekrarlamış, taşınmazın ara malik ... üzerinde yalnızca 9 ay kaldığını, satışın gerçek olmadığının açık olduğunu, satış bedelinin ödendiğinin kanıtlanamadığını, bir kısım davalıların davayı kabul ettiğini ve bu beyanın daha sonra değiştirilmesinin hukuken mümkün olmadığını, davacı tanıklarının iddiaları doğruladığını, davalı tanıklarının davacı ile husumetli olduğunu ve beyanlarının duyuma dayalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; satış işleminin bizzat davacı tarafından yapıldığı, aksi sabit oluncaya kadar geçerli resmi senet içeriğine göre davacının satış işlemi için bizzat başvurduğu ve senedi bizzat okuyarak imzaladığı, davacı tanığı ...'ın anneannesinin baskı üzerine evi ...'e verdiğini, ... üzerinden de dayısının alacağını kendisine söylediğini beyan ettiği, diğer tanık beyanları ve dosya kapsamına göre davacının oğlu tarafından hileli davranışlarda bulunulduğunun kanıtlanamadığı, davacı tanığının beyanına göre davacının taşınmazı ara malik kullanarak oğluna bedelsiz devretme iradesi içinde olduğu ve yaptığı işlemi bildiği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temiz dilekçesinde istinaf dilekçesindeki hususları tekrarlayarak kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, hile hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 36 ncı maddesinin 1 inci fıkrası.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dosyanın incelenmesinden; 71 ada 18 parsel sayılı taşınmazdaki davaya konu mesken niteliğindeki 4 numaralı bağımsız bölümün davacı ... tarafından 03.09.2018 tarihinde 105.000 TL bedelle bir kısım davalıların mirasbırakanı ...'a, 11.06.2019 tarihinde ise 112.000,00 TL bedelle davacının 04.09.2020 tarihinde ölen oğlu ...'a devredildiği, eldeki davanın 25.09.2020 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin temyiz itirazının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 247,70 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,22.02.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.