"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1202 E., 2023/1450 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 29. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/184 E., 2022/38 K.
Taraflar arasındaki muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; davacı ve davalının muris ...'nın mirasçıları olduğunu, murisin 29.04.2019 tarihinde vefat ettiğini, murisin, sağlığında yaşadığı 468 ada 3 parsel sayılı taşınmazı davalıya muvazaalı olarak temlik ettiğini, davalının bu taşınmazı satın alacak düzeyde bir geliri olmadığını, temlikin murisin ölümünden sonra öğrenildiğini ve bu temlik neticesinde miras payının hiçe sayıldığını ileri sürerek dava konusu taşınmazın tapu kaydının miras payı oranında iptali ile adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; murisin dava konusu taşınmazı edinim tarihinden yaklaşık dört ay önce davalının dava konusu taşınmazı almaya karar verdiğini, bu satış için Ümraniye ilçesindeki taşınmazını sattığını, dava konusu taşınmazın tüm masraflarının davalı tarafından ödendiğini ancak babasının isteği üzerine temlikin muris adına yapıldığını, 1992 yılında eşi cezaevinde olan ve tüm ihtiyaçları davalı tarafça karşılanan murisin maddi açıdan imkansızlık içinde olduğunu, bu kapsamda bedeli ve her tür masrafı davalının ödediği ve fiilen davalıya ait olan taşınmazın rayiç bedelinin üzerinde bir bedelle davalıya devredildiğini, taşınmaz üzerindeki muhdesat için imar barışı gereğince tüm ödemelerin de davalı tarafça yapıldığını, davacının, ailesi ile 27 yıl boyunca görüşmediğini, anne babasının ihtiyaçlarını karşılamadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazın muris adına tescili sürecinde bedelin davalı tarafından ödendiği ancak taşınmazın muris adına tescil ettirildiği, zira murisin dava konusu taşınmazı satın alacak ekonomik gücünün bulunmadığı, muris tarafından davalıya yapılan temlikin gerçek bir satış işlemi olmayıp mülkiyetin gerçek satın alana iade anlamını taşıdığı, bu sebeple söz konusu temlikin davacının miras hakkını bertaraf etme amacı taşımadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen kararın hukuka aykırı olduğunu, dava konusu taşınmazın muris tarafından satın alındığı dönemde bedelin davalı tarafından ödendiğine ilişkin hiçbir delil olmadığını, öte yandan bu bedelin muris tarafından ödendiğine ilişkin resmi satış senedi mevcutken taşınmaz bedelinin davalı tarafından ödendiğinin kabul edilmesinin hatalı olduğunu, taşınmazın muris tarafından alınma ve muris tarafından davalıya devredilme tarihinde murisin ekonomik durumunun iyi olmadığını gösteren hiçbir belgenin olmadığını, 1974 yılında belediyeye yapılan başvurunun davalı tarafça yapılmasının satış bedelinin davalı tarafça ödendiği anlamına gelmeyeceğini, temlik tarihi itibariyle davalının 28 yaşında olduğunu, davalının mübaşir olarak çalışarak hem kendi aile geçimini sağlamasının hem de taşınmaz almaya yetecek birikime sahip olmasının mümkün olmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taşınmazın muris adına tescili sürecinde murisin davalı ile birlikte kaldığı, murisin o dönemde taşınmaz alımına yetecek bir gelirinin bulunmadığı; taşınmazın muris adına tescili sürecindeki belgeler ve davalının ek iş yaptığına dair tanık beyanları nazara alındığında dava konusu taşınmazın muris adına tescili sürecinde bedelin davalı tarafından ödendiği sonucuna varıldığı, davalının taşınmazı annesi adına aldığı ve davaya konu temlikin iade amacıyla yapıldığı, öte yandan murisin mal kaçırmaya yönelik iradesinin davacı tarafça ispatlanamadığı belirtilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; gerek tapu kayıtlarında gerekse kadastro kayıtlarında dava konusu taşınmazın murise ait olduğunun açık olduğunu, bu itibarla tek bir tanığın anlatımlarından yola çıkarak taşınmazın davalıya ait olduğunun kabul edilemeyeceğini, taşınmazın muris adına tesciline ilişkin sürece dair hiçbir belgenin satış bedelinin davalının ödediğini ortaya koymadığını, gerçekte taşınmazın bedelinin murisin eşi ve tarafların babası tarafından ödendiğini ancak davalının taşınmazı kendi adına tescil
ettirmeye çalışması üzerine babalarının bu duruma engel olduğunu, temlik itibariyle 28 yaşında ve üç cocuk babası olan davalının dava konusu taşınmazı alabilecek maddi gücünün bulunmadığını, murisin taşınmazı satın aldığı dönemde alım gücünün yeterli olmadığına ilişkin tespitlerin de yerinde olmadığını, taşınmazın muris tarafından 1974 yılında satın alınmasına karşılık dosyaya sunulan fakirlik belgesinin 2008 yılına ait olduğunu, bu hususlar bir arada değerlendirildiğinde taraflar arasında taşınmazın iadesine yönelik bir inançlı işlemin söz konusu olamayacağını, her ne kadar tanık beyanlarına itibar edilmiş ise de tanık beyanlarının çelişkili olduğu, muris adına yapılan satışta bedelin kendisi tarafından ödendiğini iddia eden davalının kendisine yapılan temlikte yeniden bedel ödediğini ileri sürmesinin de kendi içerisinde çelişkili olduğunu, öte yandan murise yapılan ödemeye ilişkin bir belge sunulamadığını, muris ile davacının da ilgilendiğini ve onu huzurevine yatırmaya yönelik girişimlerinin davalı tarafça engellendiğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava; muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı.
3. Değerlendirme
1. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, muris ...'nın 29.04.2019 tarihinde ölümü ile geriye mirasçı olarak davacı ve davalının kaldığı, murisin dava konusu 468 ada 3 parsel sayılı taşınmazı 11.05.1974 tarihli satış işlemi ile edinip 21.01.1992 tarihli satış işlemiyle davalıya temlik ettiği anlaşılmaktadır.
2. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 157,75 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.12.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.