"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1210 E., 2023/1457 K.
HÜKÜM/KARAR : Kabul / Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/192 E., 2022/200 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurunun ise kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak hükmün yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden düzeltilmesi suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı ... İdaresi vekili, ... ve ... Vakfından olan dava konusu 2209 ada 2 parsel sayılı sayılı taşınmazın ½ payı Musa oğlu İsa adına kayıtlı iken İstanbul 12. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/497 E. 2020/80 K. sayılı kararı gereğince anılan payın davalı Hazine adına tescil edildiğini, ancak 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun 17 nci maddesi uyarınca taşınmazın vakfı adına tescili gerektiğini ileri sürerek ½ payın tapu kaydının iptali ile Vakfı adına tescilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili, dava konusu taşınmaz hakkında İstanbul 14. Sulh Mahkemesinin 2018/188 E. sayılı dosyası üzerinden açılan ortaklığın giderilmesi davasında Mahkeme tarafından verilen yetkiye istinaden İstanbul 12. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/497 E. 2020/80 K. sayılı ilamıyla taşınmazın ½ pay maliki Musa oğlu İsa’nın mirasının Devlete kaldığına karar verilerek anılan payın Hazine adına tescil edildiğini, öncelikle 5737 sayılı Vakıflar Kanunu’nun 17 nci madde uygulaması kapsamında kalıp kalmadığının araştırılması gerektiğini belirtilerek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, 5737 sayılı Yasanın 17 nci maddesindeki yasal koşulların oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı ... İdaresi vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı İdare lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti hükmedilmesi gerekirken Mahkemece davalı Hazine yasal hasım olduğundan bahisle hükmedilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın bu yönden kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu taşınmazın tapu kaydında vakıf şerhinin bulunmasının davanın kabulüne yeterli olmadığını, Vakıflar Kanunu'nun 17 nci maddesinde yer alan şartların oluşmadığını belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Vakıflar Kanunu'nun 17 nci maddesinde belirtilen şartların oluştuğu belirlenerek davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, ancak davalı Hazine’nin yasal hasım olmadığı, bu nedenle davacı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun ise kabulüyle hüküm ortadan kaldırılarak yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden hükmün düzeltilmesi suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu taşınmazın tapu kaydında vakıf şerhi bulunmasının davanın kabulü için yeterli olmadığını, bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya elverişli olmadığını, eksik incelemeye dayalı karar verildiğini, ayrıca Hazine’nin yasal hasım konumunda olup yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu olmaması gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun 17 nci maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun 17 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1.... ve ... Vakfından olan dava konusu 2209 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 1/2 payının 1938 yılında kadastro suretiyle Musa oğlu İsa adına tescil edildiği, İstanbul 12. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2018/497 E. 2020/80 K. sayılı kararı ile; kayıt maliki Musa oğlu İsa'nın geride mirasçı bırakmaksızın öldüğü, mirasının Devlete kalacağı gerekçesiyle 1/2 payın Hazine adına tesciline karar verildiği, anılan karar gereği dava konusu 1/2 payın 01.04.2021 tarihinde hükmen Hazine adına tescil edildiği anlaşılmaktadır.
2. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Temyiz eden Hazine harçtan muaf olduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
30.04.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.