"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/335 E., 2023/658 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gölköy Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2014/88 E., 2022/360 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usuli eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 29.04.2025 Salı günü duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde, temyiz eden davacı vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalı ... vekili Avukat ... geldiler, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen diğer davalılar gelmedi. Yokluklarında duruşmaya başlandı, gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Davacı ... vekili dava dilekçesinde; davalıların müvekkilinin kardeşleri olduğunu, dava konusu taşınmazların müşterek murisleri olan babalarından kaldığını, murisin terekesinin taksimiyle davalılara düşen taşınmazların davalılar adına tespit ve tescil edildiğini ancak müvekkiline düşen taşınmazların davalılarla paylı olarak müvekkili adına tespit ve tescil edildiğini, dava konusu 318 ada 8; 319 ada 3, 11; 320 ada 1 ve 323 ada 6 parsel sayılı taşınmazların taksimen tamamıyla müvekkiline düştüğünü, ayrıca 322 ada 3 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan 2 katlı kargir evin giriş katı ile 322 ada 5 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan ev ve ambarın 1/4’ünün de müvekkiline ait olduğunu ileri sürerek 318 ada 8; 319 ada 3, 11; 320 ada 1; 323 ada 6 parsel sayılı taşınmazlar ile 322 ada 3 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan 2 katlı kargir evin giriş katı ve 322 ada 5 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan ev ve ambarın 1/4’ünün müvekkili adına tesciline, bunun mümkün olmaması halinde ise 318 ada 8; 316 ada 8; 319 ada 3, 11; 320 ada 1; 322 ada 1, 5, 3, 7; 323 ada 5, 6, 13 ve 14 parsel sayılı taşınmazların 1/4 pay oranında müvekkili adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
2. Mahallinde yapılan keşifte davacı; 318 ada 8 ve 322 ada 5 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin davasından feragat ettiğini beyan etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalılardan ... cevap dilekçesinde; davacının kardeş olduğunu, 322 ada 3 parsel sayılı taşınmaz ile üzerinde bulunan evde davacının hakkının bulunmadığını, evi murisin vefatından sonra kendisinin yaptırdığını, davacının yalnızca 322 ada 5 parsel sayılı taşınmazda hakkının bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
2. Diğer davalılar tarafından davaya cevap verilmemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dosya kapsamına göre 319 ada 3, 11; 320 ada 1; 322 ada 3 ve 323 ada 6 parsel sayılı taşınmazların tarafların müşterek murisi olan babalarından geldiği ancak davacının yapılan taksimle bu taşınmazların yalnızca kendisine düştüğünü kanıtlayamadığı, 322 ada 3 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın davacı tarafından yaptırılmadığı, davacının muhdesatın yapımına kendisinin de maddi olarak katkıda bulunduğunu ispat edemediği, terditli talebe konu taşınmazların ise yine tarafların müşterek murisi olan babalarından geldiği, murisin terekesinin taksimi sonucunda taşınmaz kime düştüyse onun tarafından zilyet edildiği, davacının 318 ada 8 ve 322 ada 5 parsel sayılı taşınmaza ilişkin davadan da feragat ettiği gerekçesiyle, 318 ada 8 parsel ve 322 ada 5 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın feragat nedeniyle reddine, davacının asıl ve terditli olarak açtığı tüm taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içerisinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayılı belirtilen kararıyla; dosya kapsamına göre Mahkemece yapılan keşifte alınan yerel bilirkişi beyanlarından, 319 ada 3,11; 320 ada 1; 323 ada 5, 6, 13, 14; 322 ada 1, 3, 7 ve 316 ada 8 parsel sayılı taşınmazların tamamının tarafların müşterek murisi olan ...'tan kaldığı, ...'ın davanın tarafları dışında başka mirasçılarının da bulunduğu, murisin 1992 yılında vefatından sonra ve kadastrodan önce davanın tarafı olan erkek kardeşler arasında miras taksiminin yapıldığı, bu taksime davacı ve diğer davalılardan ..., ... ve ...'in katıldığı, ancak diğer ... mirasçılarının katılmadığı, herkesin bu paylaşıma göre yerlerini uzun yıllardır kullandığı ve zilyetliğini sürdürdüğü, nitekim kadastro sırasında çekişmeli 316 ada 8; 319 ada 3, 11; 320 ada 1 ve 323 ada 6 parsel sayılı taşınmazlarda davacı adına miras payından daha fazla payın tespit gördüğü, her ne kadar bahsi geçen taksim, taksime katılmayan mirasçılar yönünden geçerli değilse de davacı bahse konu taksime katıldığına, taşınmaz paylarını tespit tarihine kadar taksime uygun şekilde kullandığına göre, sonradan diğer mirasçılara karşı taksimin geçersizliğinin ileri sürülmesi dürüstlük kuralıyla bağdaşmayacağından bu taksimin davacı açısından geçerli olduğu, şu haliyle taşınmazların terekeden çıktığı anlaşıldığından Mahkemece davacının terditli talebi olan miras payı talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, ayrıca Mahkemece yapılan keşifte alınan yerel bilirkişi beyanlarından, açıklandığı şekilde davacı açısından geçerli olan taksim sonucunda hangi taşınmazın kime kaldığının bilinemediği, çekişmeli 322 ada 3 parsel üzerinde bulunan evin giriş katının davalı ... tarafından yaptırıldığı, üst katının ise kadastrodan sonra davalı ... tarafından yaptırıldığı, halihazırda da evin giriş katında davalı ...'in, üst katında ise davalı ...'in oturduğu, davacının eve yönelik bir katkısının bilinemediği anlaşılmakla, taksim sonucunda çekişmeli taşınmazlardan 319 ada 3, 11 parseller, 320 ada 1 parsel ve 323 ada 6 parsellerin tamamen davacıya kaldığının ve yine 322 ada 3 parsel üzerindeki iki katlı evin giriş katının davacıya kaldığının ispat edilemediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili duruşma istekli temyiz dilekçesinde özetle; Mahkemece yapılan yargılama sonunda verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, müşterek muristen kalan dava konusu taşınmazların erkek çocukları arasında taksim edildiğini, bu taksimden kız çocuklarının da haberdar olduğunu ancak kız çocuklarının hak talebinde bulunmadığını, terekenin yöntemince taksim edildiğinin ve taşınmazlardaki zilyetliğin taksime uygun olarak sürdürüldüğünün dosya kapsamıyla sabit olduğunu, İlk Derece Mahkemesinin gerekçeli kararında taksimin hem kabul edildiğini hem de kabul edilmediğini, kararın kendi içerisinde çelişkili olduğunu, çelişkiye Bölge Adliye Mahkemesince de kayıtsız kalındığını, bir kısım taşınmazların tamamıyla davacı adına tescili talebinin Bölge Adliye Mahkemesince davanın reddine gerekçe olarak gösterildiğini, dosya kapsamına göre davalarını kanıtladıklarını ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
1. Dava; kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. Kadastro sonucunda Ordu ili, Gölköy ilçesi, Direkli/Ahmetli köyü çalışma alanında bulunan 316 ada 8 parsel sayılı 766,41 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz, irsen intikal, taksim, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... ve davacı ... adına; 322 ada 1 parsel sayılı 1.263,89 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz, irsen intikal, taksim, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına; 323 ada 5 parsel sayılı 680,24 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... ve davalı ... adına; 323 ada 6 parsel sayılı 690,95 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... ve davacı ... adına; 323 ada 14 parsel sayılı 1.558,01 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına; 322 ada 3 parsel sayılı 973,00 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz, irsen intikal, taksim, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına; 322 ada 7 parsel sayılı 15,40 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... ve müşterekleri adına; 323 ada 13 parsel sayılı 1.345,56 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz, irsen intikal, taksim, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına; 319 ada 3 parsel sayılı 2.103,03 metrekare, 319 ada 11 parsel sayılı 2.663,93 metrekare ve 320 ada 1 parsel sayılı 94,43 metrekare yüz ölçümündeki taşınmazlar irsen intikal, taksim, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davacı ... ile davalılar ... ve müşterekleri adına; 318 ada 8 parsel sayılı 616,45 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz, irsen intikal, taksim, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle dava dışı ... ve müşterekleri adına ve 322 ada 5 parsel sayılı 117,91 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle dahili davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir.
3. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
4. Temyizen incelenen karar; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen sebepler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 345,55 TL bakiye onama harcının temyize gelen davacı taraftan alınmasına,
03.10.2024 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca duruşmaya gelen temyiz edilen davalı ... vekili için 28.000,00 TL duruşma vekalet ücretinin temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
29.04.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.