Logo

1. Hukuk Dairesi2023/6516 E. 2024/7092 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalı vakfa devredilen taşınmazın bağış olduğunu, ancak satış gibi gösterildiğini iddia ederek tapu kaydının iptali ve adına tesciline karar verilmesi talebiyle açılan davada, devrin hile yoluyla yapıldığı iddiasının ispatlanıp ispatlanamadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, taşınmazın devrinin bağış olduğunu ve hile ile satış gibi gösterildiğini ispatlayamaması, mahkemenin hile iddiasını kabul etmemesine ve davacının temyiz itirazlarının reddine dayanak teşkil ederek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1323 E., 2023/1656 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret / Kabul - Karar Kaldırılarak Dava Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Afyonkarahisar 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/311 E., 2023/44 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; maliki olduğu 809 ada 480 parsel sayılı taşınmazda bulunan 4 nolu bağımsız bölümü davalı vakfa bağışladığını, maddi durumunun kötüye gitmesi üzerine taşınmaza ihtiyacı olduğundan bağıştan vazgeçtiğini, davalıya bir ihtarname ile durumu bildirdiğini, davalının 15.12.2021 tarihli yazısında taşınmazın ölene kadar kullanımında olmak üzere satış suretiyle devredildiğini, iade edilemeyeceğini bildirdiğini, bunun üzerine yapılan incelemede taşınmazın devir işleminin bağış değil satış şeklinde yapıldığını öğrendiğini, devrin iadesine aykırı yapıldığını, taşınmazı satmasını gerektiren bir durum olmadığını, bedel ödenmediğini, satış bedeli ve gerçek bedel arasında fark bulunduğunu, satış işleminin tarafların iradesine uygun olmadığı için, bağış işlemi ise resmi şekil şartına uygun olarak yapılmadığı için işlemin batıl olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazın davacının iradesi ile tapuda satış suretiyle devredildiği, davacının devrin bağış olduğunu usulünce ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın hile hukuksal nedenine dayalı açıldığı, iddianın ispat edilemediği, HMK 226/1-c maddesi gereğince yemin teklifi de mümkün olmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun gerekçe yönünden kabulü ile 6100 sayılı Kanun'un 353/(1)-b/2 maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçe yönünden kaldırılmasına, yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; taşınmazın bağışlandığını, bedel ödenmediğini, tanıkların bu hususu beyan ettiğini, ödemeye ilişkin davalının defterlerinin tek taraflı düzenlenen kayıtlar olduğundan kabul edilmediğini, makbuz, dekont vs sunulmadığını, aynı anda diğer yapılan devre ilişkin aynı defter kaydı olmasına rağmen açılan davanın kabul ile sonuçlandığını, devrin muvazaalı olduğunu, bilirkişi raporunda 68.773,90 TL değer tespit edildiğini, 10.000,00 TL bedel ödendiğinin savunulduğunu, devrin muvazaalı olduğunu, davanın hile olarak nitelendirilmesinin hatalı olduğunu, yemin hakkının hatırlatılmadığını, delillerinin toplanmadığını, gerekçedeki HMK'nın 226. maddesi 1-c maddesine ilişkin bir durum olmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, hile hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

Dosya içeriğinden, dava konusu 809 ada 480 parsel sayılı taşınmazda bulunan 4 nolu bağımsız bölümün davacı tarafından 19.08.2011 tarihinde intifa hakkı saklı kalmak kaydıyla çıplak mülkiyetinin 10.000,00 TL bedelle davalıya devredildiği anlaşılmaktadır.

Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan nedenlerle,

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 157,75 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.12.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.