"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/154 E., 2023/1091 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Anamur 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/251 E., 2021/255 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar; muris ...'in maliki olduğu 183 ada 15 parsel sayılı taşınmazı davalıya satış suretiyle devrettiğini, 81 yaşında ehliyetsiz olan murisin sağlık ocağından aldığı tek hekimli fotoğrafsız rapora istinaden devrin yapıldığını ve geçersiz olduğunu, temlikin mirasçılarından mal kaçırmak amacı ile muvazaalı yapıldığını, murisin işlem tarihinde taşınmazı satmaya ihtiyacının bulunmadığı gibi davalının da bu taşınmazı satın alacak ekonomik durumunun olmadığını, taşınmazın hiçbir zaman davalı tarafından kullanılmadığını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tescile, olmazsa bedele, olmazsa taşınmazın tenkisine ve terekeye iadesine karar verilmesini istemişlerdir.
II. CEVAP
Davalı; taşınmazı bedelini ödeyerek satın aldığını, hayvancılık ile uğraştığını, bedelin bir kısmını ödemek için babasından borç aldığını, satış tarihinde taşınmaz değerinin yüksek olmadığını, murisin başka taşınmazları da bulunduğunu, mirasçıların 1987 yıllarında aynı konuda dava açtıklarını, evine yıldırım düştüğünden elinde kayıt olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Anamur 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 29.09.2021 tarih 2020/251E., 2021/255K. sayılı kararı ile; devrin yapıldığı tarihte doktor raporu alındığı, murisin ehliyetli olduğu, devrin mal kaçırmak amaçlı muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunması üzerine, Adana Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen sayılı kararı ile; davanın ehliyetsizlik, aksi hale muris muvazaasına dayalı tapu iptal tescil istemli açıldığı, Mahkemece muris muvazaası hukuki nedenine dayalı olarak davanın kabulüne karar verdiği, karara karşı davalı vekilinin istinafa geldiği, devrin mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı yapıldığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 353/(1)-b/. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; muvazaanın söz konusu olmadığını, iddianın ispatlanmadığını, muris ve arasında beşeri ilişki bulunmadığını, ehliyetsizlik yönünden araştırma yapılmadığını, diğer mirasçılar tarafından açılan davanın derdest olduğunu, dosya örneğinin alınması gerektiğini, taşınmazı kullandığını, murisin mal kaçırma amacı olmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel, olmazsa tenkis isteğine ilişkindir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; muris 1907 doğumlu ...’in 27.01.1988 tarihinde ölümü ile geride çocukları davacılar....,... ile dava dışı ...,...,..., ve .....’ın mirasçı olarak kaldığı, dava konusu 183 ada 15 parsel sayılı 11.790 m2 miktarlı tarla nitelikli taşınmazın 15.01.1987 tarihinde davalı ...’a satış suretiyle devredildiği, temlikte aynı günlü sağlık ocağı raporu alındığı, muris okuma yazma bilmediğinden iki tanığın bulunduğu anlaşılmaktadır.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup kamu düzenini ilgilendirmeyen ve taraflarca getirilme ilkesinin geçerli olduğu eldeki davada, mahalli bilirkişi sıfatıyla keşif mahallinde re'sen belirlenen kişilerin dinlenilmesi ve beyanlarının hükme esas alınması doğru değil ise de, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Ancak, dava dilekçesine ekli Anamur Sulh Hukuk Mahkemesinin 14.11.2012 tarih 2012/761E., 2012/628 K. sayılı veraset ilamında davacıların miras payının her birinin “7/40” olmasına rağmen Mahkemece davanın kabulü ile toplam 14/60 payın iptali ile davacılar adına 7/60’ar payın tesciline şeklinde hüküm tesis edildiği, kararın gerekçesinde de davacıların miras payına isabet eden değer üzerinden davanın kabulüne karar verildiği ve bu paya isabet eden 1.044.000 TL(14/40 payın değeri) değer üzerinden karar ve ilam harcına hükmedilmesi gerektiğinden bahsedilerek bu miktardan karar ve ilam harcına hükmedildiği gözetildiğinde, hükmün iptal-tescile ilişkin kısmında belirtilen pay oranlarında maddi hataya dayalı olarak yanlışlık yapıldığı anlaşılmaktadır.
Ne var ki, bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan nedenlerle;
Davalının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, re'sen nazara alınan sebeplerle İlk Derece Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasının (1) numaralı bendinde yer alan “14/60” ibaresinin yerine “14/40” ibaresinin, “7/60” ibarelerinin yerine de “7/40” ibarelerinin yazılması suretiyle hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
İstek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz eden davalıya iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.12.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.