"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/243 E., 2022/450 K.
..., Avukat ...
DAVALILAR : Hazine vekilleri Avukat ..., Avukat ...
..., ... vekili Avukat
..., ...
vekilleri Avukat ..., Avukat ..., Avukat
..., ... vekilleri Avukat
..., Avukat ..., Avukat ...,
Avukat ...
DAVA TARİHİ : ...
HÜKÜM : Ret
Taraflar arasındaki tapusuz taşınmazın tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı Hazine vekili ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 05.02.2021 tarihli 2018/3062 Esas 2021/831 Karar sayılı kararı ile bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından duruşma istekli olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 20.02.2024 Salı günü duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde, temyiz eden davacı vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalı Hazine vekili Avukat ... geldi, davetiye tebliğine rağmen diğer davalılar gelmediler. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. Temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; ... Mahallesinde 1992 yılında yapılan kadastro çalışmalarında adına tespit edilen dava dışı 128 ada 42 parsel sayılı taşınmazın yüz ölçümünün eksik olduğu iddiasıyla kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil harici bırakılan bölümün adına tapuya tescilini istemiştir.
Asli müdahil ... 04.07.2015 havale tarihli dilekçesinde; davacı ile kardeş olduklarını, dava konusu taşınmazın babalarından kaldığını, kendisinin de miras payı bulunduğunu, dava konusu taşınmazın davacı kardeşi ... adına tapuya kayıt edilmesinin hukuka aykırı olduğunu beyan ederek davaya katılmıştır.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; zilyetlik şartlarının oluşmadığını, taşınmazın imar ve ihya edilmediğini, hak düşürücü sürenin geçtiğini, davanın reddine karar verilerek dava konusu taşınmazın Kadastro Kanunu'nun 18 inci maddesi gereğince Hazine adına kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davayı kabul etmediğini, davanın reddine ve taşınmazın Belediye adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... cevap dilekçesinde; açılan davanın Büyükşehir Belediyesi ile ilgisi olmaması nedeniyle davanın husumetten reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Gaziantep 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 04.07.2013 tarih ve 2012/446 Esas 2013/428 Karar sayılı kararıyla davanın reddine, tescil harici yerin davalı ... Belediyesi adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve Hazine vekili tarafından temyiz talebinde bulunulmuştur.
B. Bozma Kararı
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 13.05.2014 tarihli 2014/659 Esas ve 2014/5942 Karar sayılı kararıyla; “6360 sayılı Kanun gereğince Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanlığına ve Hazineye husumet yaygınlaştırılıp taraf teşkilinin sağlanması, TMK'nın 713 üncü maddesinde düzenlenen yasal ilanların yapılması gerektiği belirtilerek” sair yönler incelenmeksizin karar bozulmuştur.
C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Gaziantep 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 02.03.2018 tarih ve 2014/973 Esas 2018/137 Karar sayılı kararıyla davanın kabulüne karar verilmiştir.
D. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili temyiz talebinde bulunmuştur.
E. Bozma Kararı
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 05.02.2021 tarihli 2018/3062 E.- 2021/831 K. sayılı kararıyla; “Mahkemece kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratıldığı, Mahkemece önceki kararla bağlı kalmaksızın çelişkiyi kaldırmak suretiyle yeniden bir hüküm kurulması gerektiği belirtilerek” sair yönler incelenmeksizin karar bozulmuştur.
F. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Gaziantep 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 07.10.2022 tarih ve 2022/243 Esas 2022/450 Karar sayılı kararıyla; 1950, 1954, 1975, 1985 ve 1999 yılına ait hava fotoğraflarında davacının adına tescilini talep ettiği alanda herhangi bir tarımsal faaliyetin bulunmadığının, 1985 ve 1999 yılında seyrek, türü tespit edilemeyen bazı ağaçların bulunduğunun görüldüğü, ziraat bilirkişileri raporuna göre dava konusu alanda 35-40 yaşlarında 2 adet badem ve 45-50 yaşlarında 1 adet ceviz ağacı dışındaki tüm ağaç ve bağ omcalarının keşif tarihi olan 13.07.2017 tarihi itibari ile 20 yaşının altında olduğunun tespit edildiği, dava tarihinin 20.09.2012 olduğu ve taşınmazın tamamında dava tarihi itibariyle nizasız fasılasız 20 yıllık zilyetlik süresinin dolmadığı, TMK'nın 713/1 inci maddesinde düzenlenen tapusuz taşınmazın kazandırıcı zamanaşımıyla iktisabı şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davacının davasının reddine; davalı ... Başkanlığının tescil talebinin reddine; dava konusu taşınmazın tarım arazisi niteliğinde olması nedeni ile davalı Hazine vekilinin tescil talebinin kabulüne, 25.07.2017 havale tarihli fen bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 11.502,39 m²'lik kısmın Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
G. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz talebinde bulunmuştur.
H. Temyiz Nedenleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Mahkemenin verdiği ret kararının hatalı olduğunu, keşif dahi yapılmadan daha önceki keşfe, teknik bilirkişi raporlarına, mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarına aykırı olarak ilk celse davanın reddine karar verildiğini, daha önceki verilen kararda dava konusu edilen taşınmazın öncesinde davacının kayınbabası tarafından kullanıldığı, daha sonra davacıya satıldığı, davacı tarafından yaklaşık 25-30 yıl önce taşınmaza ağaç dikildiğini, TMK 713/1 maddesi uyarınca tescil şartlarının davacı lehine oluştuğunun belirtildiğini, bu kararın Yargıtay tarafından kısa kararda kabul kararı verilen bölümün adının (C) harfi ile gösterildiği, gerekçeli kararda ise kabul kararı verilen bölümün adının (A) harfi ile gösterildiği belirtilerek bu harf hatasının düzeltilmesi için kararın bozulduğunu, dosyadaki ziraat bilirkişi raporuna, jeoloji mühendisi tarafından düzenlenen rapor ile harita mühendisi bilirkişisinin raporuna ve dinlenen tanık ve mahalli bilirkişi beyanlarına göre davacı tarafın iddiasını ispatladığını, dava konusu taşınmaz üzerinde asırlık ağaçlar ve yüzlerce bağ omcası olduğunu, ağaçların büyük çoğunluğunun 20 yaş üzerinde olduğunu, dava konusu yerin önceleri davacının kayınbabası tarafından uzun yıllar kullanıldığı daha sonra davacı tarafından satın alınarak 40 yıldan fazla süredir de davacı tarafından kullanıldığını belirterek ve resen görülecek nedenlerle ret kararının bozulmasını talep etmiştir.
I. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, tespit harici bırakılan taşınmazın tescili isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190 ıncı maddesi; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ve 713 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
Dava konusu taşınmaz bölümü, 1992 yılında ... Mahallesinde yapılan kadastro çalışmalarında dere-tepe olarak tespit harici bırakılmıştır.
Asli müdahil ...'nin 29.09.2017 tarihli duruşmaya katılmayarak asli müdahil yönünden dosyanın işlemden kaldırılmış ve 3 ay içerisinde yenilememesi üzerine 06.12.2017 tarihinde dosyadan tefrik edilerek 2018/38 Esas sırasına kaydı yapılmış, davanın asli müdahil açısından açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 346,90 TL bakiye onama harcının davacıdan alınmasına,
30.12.2023 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davalı Hazine vekili için 17.100,00 TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz eden davacıdan alınmasına,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
20.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...