Logo

1. Hukuk Dairesi2023/688 E. 2024/1875 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında satın aldığı ancak kendi adına tescil ettirmediği taşınmazın, mirasbırakanın ölümünden sonra bir mirasçısı tarafından diğer mirasçıların payları da gözetilmeden kendi adına tescil ettirilmesi nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasında, muris muvazaası hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı.

Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın mirasbırakan tarafından değil, mirasbırakanın ölümünden sonra mirasçılardan biri tarafından diğer mirasçıların payları da gözetilmeden kendi adına tescil ettirilmiş olması nedeniyle, muris muvazaası hükümlerinin uygulanma yeri olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararları bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/917 E., 2022/1722 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret-Kabul/Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kocaeli 6. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/262 E., 2022/46 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davalı ... yönünden davanın husumetten reddine, diğer davalılar yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın bir kısım davalılar (... mirasçıları) vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı bir kısım davalılar (... mirasçıları) vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar, mirasbırakanları ... ...'e ait dava konusu 4926 ada 4 parsel sayılı taşınmazdaki 132/205 payın muvazaalı olarak davalıların mirasbırakanı adına tescil edildiğini, mirasbırakanları ...'nin taşınmazdaki dava konusu payı dava dışı ...'den satın aldığını, ancak tapuda işlem yapılmadığını, satış bedelinin alındığını ve taşınmazın mirasbırakanlarına teslim edildiğini, mirasbırakanın ölümü üzerine davalıların mirasbırakanı ... ...'in kardeşlerinin kendisine vekalet verdiğini söyleyerek taşınmazdaki payı tüm mirasçılar adına alması gerekirken kendi adına tescil ettirdiğini, taşınmazı halen babaları adına kayıtlı zannettiklerini ileri sürerek, dava konusu payın tapu kaydının iptali ile ... ... mirasçıları adına payları oranında tesciline karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

1. Bir kısım davalılar (davalı ... dışındaki diğer davalılar), dava konusu hak ve alacakların zamanaşımına uğradığını, muris muvazaasından bahsedilemeyeceğini, açılan davanın muris muvaasına dayalı bir dava olmadığını, babaları ...'in ekonomik durumunun iyi olduğunu, kendi kazancı ile dava konusu taşınmazdaki payı satın aldığını ve üzerindeki bina ve daireleri yaptırdığını, taşınmazın dava dışı üçüncü kişiden tapu senedi ile satın aldığını, davanın tanıkla ispatının mümkün olmadığını, tanık dinletme taleplerine muvafakatlarının olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.

2. Davalı ..., savunma getirmemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, dava konusu taşınmazın arsasının tarafların mirasbırakanı ...'ye ait olduğu, tapunun dava dışı üçüncü kişi adına çıktığı ve üçüncü kişiden davalıların mirasbırakanı ... tarafından satış yolu ile devir alındığı, taşınmazın evveliyatında mirasbırakan ...'ye ait olduğunun davacı tarafça ispatlandığı, davalıların mirasbırakanının taşınmazı muvazaalı devraldığı gerekçesiyle ... mirasçıları olan davalılar yönünden davanın kabulüne, davalı ...'ye husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle davalı ... yönünden davanın husumetten reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde bir kısım davalılar (... mirasçıları) vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri

Bir kısım davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, zamanaşımı ve hak düşürücü süre yönünden davanın reddi gerektiğini, davanın tanıkla ispatının mümkün olmadığını, davacı tarafın iddiasını yazılı belgeyle ispatlayamadığını, satış sözleşmesinin tarafı olan davacı tanığının muvazaanın varlığına yönelik beyanlarına itibar edilemeyeceğini bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davanın yolsuz tescil hukuksal sebebine dayalı olduğu, davalıların mirasbırakanı ... tarafından, dava konu taşınmazdaki diğer mirasçıların miras paylarının daha sonra devredileceğine inandırılarak, kendi adına satış işleminin yapılmasının sağlamış olmasının "yolsuz tescil" niteliği taşıdığı, davacıların davalarının kabulüne karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir durum bulunmadığı gerekçesiyle 6100 sayılı HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca, davalıların istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde bir kısım davalılar (... mirasçıları) vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Bir kısım davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itiraz nedenlerini yineleyip, kararın hukuka aykırı olduğunu, davanın muris muvazaası olmadığını, işlemde muvazaa bulunmadığını, muvazaa iddiasının işlemin tarafının tanık gösterilmesiyle ispat edilmesinin mümkün olmadığını, tanık deliline muvafakatleri bulunmadığını bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 140 ıncı maddesi, 01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı.

3. Değerlendirme

1. Dosya içeriği ve toplanan delillere göre; 01.09.2005 tarihli şuyulandırma işlemi ile 205,28 m2 yüzölçümlü ve arsa vasfı ile kayıtlı 4926 ada 4 parsel sayılı taşınmazın, çekişme konusu 132/205 payının dava dışı ... adına kayıtlı iken, ... tarafından 25.04.2007 tarihinde satış suretiyle ... ...'e devredildiği kayden sabittir. Öte yandan, 1926 doğumlu mirasbırakan ...'in 08.01.1986 tarihinde ölümü ile geride davacılar olan çocukları ...,..., gelini ..., torunları ...,... (2014 yılında ölen oğlu ...'in mirasçıları) ile davalı kızı ..., 2018 yılında ölen oğlu ...'in çocukları olan davalıların mirasçıları olarak kaldığı, davanın tarafları dışında başka mirasçının bulunmadığı anlaşılmaktadır.

2. Hemen belirtilmelidir ki, 6100 sayılı HMK'nın 140 ıncı maddesinin 3 üncü fıkrasında; “Ön inceleme duruşmasının sonunda, tarafların sulh veya arabuluculuk faaliyetinden bir sonuç alıp almadıkları, sonuç alamadıkları takdirde anlaşamadıkları hususların nelerden ibaret olduğu tutanakla tespit edilir. Bu tutanağın altı, duruşmada hazır bulunan taraflarca imzalanır. Tahkikat bu tutanak esas alınmak suretiyle yürütülür.” hükmü düzenlenmiştir.

3. Somut olaya gelince, Mahkemece, ön inceleme duruşmasında; "Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, muris muvazasına dayalı tapu iptali ve tescil davasına ilişkin olduğu görüldü." denilmek suretiyle, davanın muris muvazaası hukuki nedenine dayandığına ilişkin hukuki nitelendirme yapıldığı değerlendirilerek, HMK’nın 140 ıncı maddesinin 3 üncü fıkrası gereğince uyuşmazlığın bu hukuki sebep esas alınmak suretiyle çözümlenmesi gerekeceği kuşkusuzdur.

4. Bilindiği ve 01.04.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere ''muris muvazaası, mirasbırakanın danışıklı olarak mirasçılarını miras hakkından yoksun bırakmak amacıyla gerçekte bağışlamak istediği tapuda kayıtlı taşınmaz malı hakkında tapu sicil memuru önünde iradesini satış doğrultusunda açıklaması halinde, saklı pay sahibi olsun yada olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçıların görünürdeki satış sözleşmesinin BK'nın 18 inci maddesine dayanarak muvazaalı olduğunu ve gizli bağış sözleşmesinde şekil koşulundan yoksun bulunduğunu ileri sürerek, dava açabilmelerine olanak veren hukuki bir olgu'' olarak tanımlanmaktadır. Kural olarak Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararları konuları ile sınırlı, gerekçeleri ile aydınlatıcı ve sonuçları ile bağlayıcıdır. Butlan sonucunu doğurarak, mirasbırakanın temliki tasarruflarının iptaline imkan tanıyan 01.04.1974 tarih, 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının uygulanabilmesi için, temliki tasarrufa konu yapılan taşınmazın mirasbırakanın tapulu malı olması, gerçekte bağışlamak istediği bu malı ile ilgili olarak tapu memuru huzurunda, iradesini satış doğrultusunda açıklaması icap eder.

5. Somut olayda; 4926 ada 4 parsel sayılı taşınmazın çekişme konusu 132/205 payının dava dışı ... tarafından 25.04.2007 tarihinde satış suretiyle ... ...'e devredildiği, mirasbırakan tarafından tapu sicil memuru önünde yapılan temliki bir işlem bulunmadığı, başka bir deyişle dava konusu pay mirasbırakan tarafından devredilmediği açık olup, İçtihadı Birleştirme Kararının uygulama yeri bulunmamaktadır. Öte yandan, eldeki davada davacıların tenkis isteği de yoktur.

6. Hal böyle olunca; ön inceleme duruşmasında uyuşmazlığın muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olarak nitelendirildiği, mirasbırakan tarafından tapu sicil memuru önünde yapılan temliki bir işlem olmadığından somut olayda İçtihadı Birleştirme Kararının uygulama yeri bulunmadığı gözetilerek, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde temyiz eden davalılara iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.