"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar, dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi...mevkiinde bulunan 102 ada 1 parsele bitişik 102 ada 2 parsel içerisinde bir kısmı tarla bir kısmı biçenek olarak kullanılan yaklaşık 40 dönümlük arazinin 2016 yılında yapılan kadastro çalışmaları sonucu mera vasfıyla Hazine adına tapuya tescil edildiğini, ilgili yerin geçmişten beri kendi ailelerinin kullanımında olduğunu ileri sürerek, tapu iptali ve eşit hisseler halinde davacılar adına tescil edilmesini talep etmişlerdir.
II. CEVAP
Davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin16.04.2019 tarihli ve 2017/418 Esas, 2019/37 Karar sayılı kararıyla davanın hak düşürücü süre nedeniyle usûlden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. İstinaf Nedenleri
Dava dilekçesindeki iddialar tekrarlanıp, verilen kararın kaldırılması talep edilmiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 17.11.2022 tarihli ve 2020/1705 Esas, 2022/2195 Karar sayılı kararıyla; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi uyarınca hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Dava ve istinaf dilekçelerindeki iddialar tekrarlanarak kararın bozulması istenilmiştir.
3. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu′nun 12/3. maddesinde; kadastro tutanaklarında belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanılarak itiraz olunamayacağı ve dava açılamayacağı belirtilmiştir.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Somut olayda, dava konusu yenileme öncesi 197 ada 8 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının 28.06.1993 tarihinde kesinleştiği ve 28.06.2003 tarihinde dava açma süresinin sona erdiği tespit edilmiş olup davacının işbu davasını 3402 sayılı Kanun′un 12/3. maddesinde belirlenen 10 yıllık hak düşürücü süre dolduktan sonra 11.10.2017 tarihinde açtığı belirlenmiştir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacı tarafın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan nedenle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Alınması gereken 179,90 TL onama harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına;
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
22.06.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.