Logo

1. Hukuk Dairesi2023/725 E. 2024/2711 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalı adına tescil edilen taşınmazların bir kısmının davacıya ait olduğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, taşınmazlar üzerindeki zilyetlik iddiasını ispatlayamaması ve delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırılık bulunmaması gözetilerek, yerel mahkeme kararının Bölge Adliye Mahkemesi tarafından onanması temyizen de onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/963 E., 2022/1476 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kiğı Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/42 E., 2018/95 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I.DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde, Bingöl ili, Adaklı ilçesi, ... köyünde yapılan kadastro çalışmaları sonucunda, 104 ada 22 parsel sayılı taşınmazın davalı ... adına tespit ve tescil edildiğini, bu taşınmazın tamamının davalıya ait olmadığını, taşınmaz içerisinde yaklaşık 8 dönümlük bölümün davacının zilyet ve tasarrufunda olduğunu, yine aynı köy 104 ada 37 parsel sayılı taşınmazın mera vasfıyla Hazine adına tespit gördüğünü, bu taşınmaz içerisinde kalan yaklaşık 22 dönümlük bölümün mera ile ilgisinin bulunmadığını, davacının mülkiyetindeki tarım arazisi olduğunu ileri sürerek dava konusu taşınmazların tapu kayıtların iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı ... cevap dilekçesinde, dava konusu 104 ada 22 parsel sayılı taşınmazın kendisine ait olduğunu, davacının yeri ile bitişik olduğunu, dava konusu taşınmazın dedesinden babasına, babasından da kendisine kaldığını beyan ederek davanın reddini istemiştir.

Davalı Hazine vekili yargılama sırasında davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEME KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacının talebinin tapu kaydının kendi adına tapuya tescili olması sebebiyle rıza-i taksim sonucu taşınmazların kendisine bırakıldığının ve kadastro tespitine kadar zilyetliğin kendisi tarafından sürdürüldüğünün ispat edilmesi gerektiği halde davacı tarafından mirasbırakanlarının taşınmazları rıza-i taksim edip etmediğinin mahalli bilirkişi ve tanık beyanları ile ispatlanamadığı, dava konusu taşınmazlarda davacı tarafın bizzat zilyetliğinin olmadığı, icar suretiyle zilyetliğin sürdürüldüğü düşünülse dahi mahalli bilirkişi Şevket Kılıç'ın beyanına göre köylünün taşınmazı kullanmak için davacı dışında Hakkı Sevin adlı şahıstan izin alındığının belirtildiği, davanın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Yerel Mahkemece davanın reddine karar verildiğini, icra edilen keşifte bir takım usul kurallarının yanlış uygulandığını, dava konusu taşınmazları bilmeyen mahalli bilirkişiler dinlendiğini, sunmuş oldukları delillerin dikkate alınmadığını, mahalli bilirkişilerin davalıya ait yerlerin sınırlarını bilmediklerini, rızai taksim olup olmadığı hususunu bilmediklerini, genel olarak beyanların taşınmazlarla ilgili sorulan hususlar hakkında sağlıklı cevaplar içermediklerini, dinlenen bilirkişi beyanlarına göre karar verildiğini, keşifte Sevinlerin dava konusu taşınmazları icara verdikleri, icara vermede kendilerinden izin alındığı hususunun da tüm mahalli bilirkişi beyanlarına yansıdığını, mahalli bilirkişilerce bilmediklerini söyledikleri hususların davacı taraf aleyhine değerlendirildiğini, icar hususundaki net beyanların dahi davacı lehine yorumlanmadığını, beyanlar arasındaki çelişki ve tutarsızlıkların dahi giderilmeden haksız ve hukuksuz bir karar verildiğini, dava konusu taşınmazların olduğu köyden bilirkişi seçilmesinin gerekli ve yeterli olduğunu, Dolutekne köyünde ikamet eden kişiler taşınmazları bilmediğinden tarafsız olacak kişilerin ... köyünden seçilmesi gerektiğini, keşif icrasının davacının itiraz ettiği mahalli bilirkişilerle icrası yerine ismi geçen kişilerin hazır edilebilecekleri bir tarihe ertelenme olanağı varken sağlıksız bir keşif icrası söz konusu olduğunu ileri sürerek hükmün kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İleri sürülen istinaf nedenleri, kamu düzenine ilişkin hususlar, dosyadaki belgeler, taraflarca ileri sürülen ve kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebepler ve özellikle İlk Derece Mahkemesince delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırılık görülmediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle, İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf dilekçesinde ki taleplerini tekrar ile ret kararının hükmen bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190 ıncı maddesi, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14, 16,17 ve 18 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6 ve 713/1 inci maddeleri

3. Değerlendirme

Bingöl ili, Adaklı ilçesi, ... köyünde yapılan kadastro çalışmaları sonucunda 104 ada 22 parsel sayılı taşınmaz 10.771 m2 yüz ölçümü ve tarla niteliğiyle senetsizden davalı ... adına tespit ve tescil edilmiş,104 ada 37 parsel sayılı taşınmaz mera niteliğiyle tespit edilmiş, 3. kişilerin itirazı üzerine Kadastro Mahkemesinin 23.07.2015 tarih ve 2009/222E - 2015/51 K. sayılı kararıyla kısmen ifraz ile geri kalan kısmı hükmen mera niteliğiyle tescil edilmiştir.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 346,90 TL bakiye onama harcının davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.04.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.