"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/635 E., 2022/2344 K.
DAVA TARİHİ : ...
HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Hakkari Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2014/455 E., 2019/345 K.
Taraflar arasındaki tapu kaydının iptali ile tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından duruşma istekli olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 20.02.2024 Salı günü duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde, temyiz edilen davalı ... vekili Avukat ... geldi, davetiye tebliğine rağmen temyiz eden davacılar vekili ve ihbar olunan ... vekili gelmediler. Gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. Temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I.DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde, ... Beldesinde 2010 yılında yapılan kadastro çalışmaları sonucu davacıların zilyet olduğu taşınmazın 339 ada 1 parsel sayılı taşınmazın içerisinde hatalı olarak davalı ... adına tespit ve tescil edildiğini, oysa taşınmaza davacıların eklemeli olarak 100 yılı aşkın zilyet olduğunu, vergi kaydının bulunduğunu ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının kısmen iptali ile davacılar adına tescilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde, davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmaza ilişkin olarak 23.05.1974 tarihli tutanak ile davacıların mirasbırakanlarının dava konusu taşınmaza tecavüzde bulunmayacaklarını belirttikleri, Valilik İl İdare Kurulunun 25.05.1982 tarihli kararı ile ... hakkında müdahalenin men'i kararı verildiği ve buna istinaden yapılan evin yedi emin sıfatıyla köy tüzel kişiliğine teslim edildiğine ilişkin tutanak tutulduğu, 18.07.1982 tarihli tutanak ile tecavüzün devam ettiğinin tespit edildiği, 06.02.2002 tarihli tutanakta dava konusu yerin Hazine arazisi olduğu ancak davacıların mirasbırakanlarının dava konusu yere müdahale ettiklerinin tespit edildiği, ispat yükü davacıda olup iddialarının dayanağı olan 40 tahrir nolu kaydın dava konusu yere ait olduğunun ispat edilemediği ve dava konusu taşınmaza ilişkin kadastro çalışmalarına dayanak teşkil eden 02.06.1958 tarih, 5 sıra nolu Hazineye ait tapu kaydının sınırlarının mevcut zemine uygulanabildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde, kadastro çalışmaları sonucunda eklemeli zilyetlik yoluyla yüz yılı aşkın süredir müvekkilleri ve ailelerinin malik sıfatıyla zilyet ve tasarrufu altında bulunan, üzerinde ev, ahır, tandır ve meyve- sebze bulunan taşınmazın müvekkillerine ait olan kısmının sehven Hazine adına tespit edildiğini, tanık ve mahalli bilirkişi beyanlarının müvekkilleri lehine olduğunu, bilirkişi raporunun gerçeği yansıtmadığını, eksik ve yanlı olduğunu, bilirkişi raporunda iki adet krokiden söz edilmesine rağmen bir adet krokinin bulunduğunu, İl İdare Kurulu Kararının dava konusu taşınmaza ilişkin olmadığını, 25.05.1982 tarihli karar, 18.07.1982 tarihli tutanak ve 02.06.1958 tarih, 5 sıra nolu Hazineye ait tapu kaydının keşif alanına uygulanmadığını ve bilirkişi raporunda değerlendirilmediğini, yalnızca tahrir kaydına dayanmadıklarını ve zilyetlik hususunu vurgulamış olmalarına rağmen verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkillerinin mülkiyet haklarının ihlal edildiğini ileri sürerek hükmün kaldırılmasını ve yeniden yargılama yapılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ileri sürülen istinaf nedenlerine kamu düzenine ilişkin hususlara, dosyadaki belgelere, taraflarca ileri sürülen ve kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle İlk Derece Mahkemesince delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırılık görülmediği gerekçesi ile davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.(1) maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle, İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf dilekçelerindeki taleplerini tekrar ile ret kararının hükmen bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu kaydının iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 190 ıncı maddesi; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14, 16, 17, ve 20 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 6 ve 713 üncü maddeleri
3. Değerlendirme
... Mahallesinde 2010 yılında yapılan kadastro çalışmaları sonucunda ... parsel sayılı 3.747,86 m² yüz ölçümü taşınmaz, tapu kaydı nedeniyle İlköğretim Okulu, müştemilatı ve bahçesi vasfı ile Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 247,70 TL bakiye onama harcının davacılardan alınmasına
21.09.2023 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca gelen temyiz edilen Hazine vekili için 17.100.00 TL duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20.02.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.
...