Logo

1. Hukuk Dairesi2023/755 E. 2024/1800 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın malik olduğu ve paydaşı bulunduğu taşınmazları ağır hastalığı sırasında devretmesi nedeniyle, mirasçısının ehliyetsizliğe dayanarak açtığı tapu iptali ve tescil davası.

Gerekçe ve Sonuç: Adli Tıp Kurumu raporları ile mirasbırakanın temlik tarihinde fiil ehliyetine sahip olduğunun tespit edilmesi ve davacının diğer iddialarının da yerinde görülmemesi gözetilerek, yerel mahkeme kararındaki harç miktarı hatası düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1282 E., 2022/2236 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Polatlı 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2015/765 E., 2022/67 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; annesi mirasbırakan ...’in 2010 yılından itibaren alzheimer ve kanser hastalığı nedeniyle tedavi gördüğünü, mirasbırakanın 2014 yılı Eylül ayında habersizce Polatlı’ya gelerek dava konusu maliki ve paydaşı olduğu 128 ada 4 parsel,139 ada 22 parsel, 103 ada 150 parsel, 103 ada 111 parsel, 106 ada 81 parsel,106 ada 66 parsel, 107 ada 20 parsel,103 ada 154 parsel, 107 ada 6 parsel,105 ada 13 parsel, 103 ada 51 parsel,1710 ada 5 parsel sayılı taşınmazların satış işlemi ile değerinin çok altında bedelle davalılara devrettiğini, devir işlemini annesinin vefatından sonra öğrendiğini, mirasbırakanın hastalıkları nedeniyle taşınmazların değerini bilmesinin olanaksız olduğunu ve işlemlerin hukukça sakat ve yok hükmünde olduğunu ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalılar; dava konusu taşınmazları bedelini ödeyerek satın aldıklarını, davalı ...'in ...’e 66.000,00 TL’yi elden verdiğini, ...'in ise üvey babaannesi olan mirasbırakana 50,000,00 TL’yi elden nakit ve 135.000,00 TL’yi de senet olarak verdiğini, senedin mirasbırakanın ölümünden sonra davacı tarafından icraya konularak davacıya ödendiğini, satış işleminden haberdar olduğunu, mirasbırakanın 24.04.2014 tarihinde vekalet verdiğini ve dava dışı taşınmazının 3. kişiye satıldığını, davacının bu satışa itirazı olmadığını, satış işleminin yapıldığı gün ...’in yanında kız kardeşi ... ve eniştesi ...'ın bulunduğunu, irade sakatlığı için 1 yıllık süre içinde dava açılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEME KARARI

Mahkemece, temlik tarihinde mirasbırakanın ehliyetli olduğu, iradesinin fesada uğratıldığının ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Mahkemece iddianın ana nedeni olan demans, kanser gibi ağır hastalıkların yaşandığı gerçeğinin göz ardı edilerek hukuka ve hakkaniyete aykırı karar verildiğini, bilirkişi raporunda belirtilen bedel farkının fahiş olduğunu, mirasbırakanın yaşadığı alzheimer başlangıcı ve ağır kanser sorunları nedeni ile bu fahiş farkı algılamasının imkansız olduğunu belirtip kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesince; mirasbırakanın temlik tarihinde ehliyetli olduğu, iddianın ispatlanamadığı gerekçesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 353/1-b.1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz talebinde bulunmuştur.

B. Temyiz Nedenleri

Davacı vekili temyiz dilekçelerinde; mirasbırakanın çok yaşlı ve hem kanser hem demans hastası olduğunu, Adli Tıp Kurumu’nun bu durumları değerlendirmeden, mirasbırakanın daha önce sadece 24 saat için verilen bir rapor ile yaptığı başka bir işleme dayandırarak fiil ehliyetini varsaydığını, mirasbırakanın hastalıkları nedeniyle yaptığı işlemlerde algılama yeteneğinin zayıf olduğunu, satışa konu taşınmazların rayiç değerleri ile satış değerleri arasındaki farkın yarıya çok yakın olmasının bunun kanıtı olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 9, 10, 13, 15 inci maddeleri ve 409 uncu maddesinin ikinci fıkrası; 11.06.1941 tarihli, 4/21 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı.

3. Değerlendirme

Mirasbırakan 1933 doğumlu ...’in 27.08.2015 tarihinde ölümü ile geride tek kızı davacı ...’nin mirasçı olarak kaldığı, mirasbırakanın maliki olduğu 128 ada 4 parsel (eski 318), 139 ada 22 parsel (eski 473), 103 ada 150 parsel (eski 431), 103 ada 111 parsel (eski 406), 106 ada 81 parsel (eski 275) parsel sayılı taşınmazları, paydaşı olduğu 106 ada 66 parsel (eski 257), 107 ada 20 parsel (eski 100), 103 ada 154 parsel (eski 283), 107 ada 6 parsel (eski 105), 105 ada 13 parsel (eski 347), 103 ada 51 parsel (eski 58) parsel sayılı taşınmazlardaki 1/2 payını ve 1710 ada 5 parsel sayılı taşınmazın 6/72 payını bizzat 26.09.2014 tarihinde 318 ve 473 parsel sayılı taşınmazı davalı ...’a toplam 82.300 TL bedelle, diğer taşınmazları toplam 170.860 TL bedelle davalı ...’a devrettiği, Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Dairesi’nin 28.11.2018 tarihli raporunda ve itiraz üzerine alınan Adli Tıp Üst Kurulu’nun 17.12.2019 tarihli raporunda mirasbırakanın temlik tarihinde fiil ehliyetini haiz olduğunun tespit edildiği anlaşılmaktadır.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

Hemen belirtilmelidir ki, harç kamu düzeninden olup re’sen gözetilmesi gereken hususlardandır.

Somut olayda, davanın reddine karar verilmiş olup maktu karar ve ilam harcına hükmedilmesi gerekirken davacı aleyhine fazla olacak şekilde dava konusu taşınmazların değeri üzerinden nispi karar ve ilam harcına hükmedilmesi isabetsizdir.

Ne var ki, anılan hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan nedenlerle;

Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine,

Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, kamu düzeni gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinin hükümden çıkarılmasına yerine “ Alınması gereken 80,70 TL harcın 853,88 TL peşin ve 5.924 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 6.777,88 TL harçtan mahsubu ile fazla yatan 6.697,18 TL harcın istek halinde davacıya iadesine” cümlesinin yazılmasına, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

İstek hâlinde peşin alınan temyiz harcının ilgiliye iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.03.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.